Bülent Gürgöz, Elazığ’dan çıkıp, İstanbul Üniversitesi’nden orman mühendisi olarak mezun oldu. Uzun yıllar Orman Genel Müdürlüğü bünyesinde Türkiye’nin ağaç varlığının korunması ve zenginleştirilmesi için çalıştı.7 yıl önce tayini memleketi Elazığ’a çıkınca, yıllar sonra kendi topraklarına döndü. Keban Baraj Gölü kıyısında bulunan merkeze bağlı Çatalharman köyünde ağaç sayısının yetersizliğini farkeden Orman Mühendisi Bülent Gürgöz, köyde atıl durumdaki hazine arazilerini tespit etti. Köylülere örnek ve öncü olmak isteyen Gürgöz, kiraladığı 100 dönüm atıl araziye kendi imkanlarıyla gelir getirici yaklaşık 5 bin badem fidanı dikti. Gürgöz, sulamada kullandığı enerjiyi karşılamak için de alana 19 kilovat kapasiteli güneş enerjisi santrali kurdu.
Orman mühendisini örnek alan köydeki vatandaşlar da kiraladıkları ya da kendilerine ait olan arazilere badem fidanı dikti. Bu fidanlar sayesinde bölge yeşil bir görünüme kavuştu.
Bülent Gürgöz, köyde kullanılmayan çorak arazilere gelir getirici fidanlar diktiğini, bu sayede köylüleri de bu üretime teşvik ettiğini söyledi. Yaptığı bu çalışmanın hem kendi köyüne hem de komşu köylere örnek olduğunu dile getiren Gürgöz, “Orman Genel Müdürlüğümüzün ‘ağaçlandırma yönetmeliği’ vardı. Köylüleri ağaç dikmeye teşvik etmek istedim. Köylüler bu tür şeylere görmeden inanmıyor. Ben de örnek olsun diye Milli Emlak Genel Müdürlüğünden 100 dönüm alanı kiraladım.” dedi.
Bu alana yaklaşık 5 bin badem fidanı diktiğini, ağaçların 7 yaşına girdiğini belirten Gürgöz, şunları söyledi: “Geçen yıl 9 bin 380 kilogram ürün aldım. Bu yıl 15 bin kilogram civarında rekolte bekliyorum. Umarım başarırız, katma değer yaratırız. Bu yatırımımdan sonra yurt dışındaki ve köydeki üreticiler hem Hazine arazilerine hem de kendi arazilerine badem bahçeleri kurdu. Köyüme benden sonra yatırımlar geldi. Üreticiler başarılı oldu. Buralar badem ormanı oldu. Taşlık, kayalık arazi ekonomiye kazandırıldı. Dikimler giderek artacaktır çünkü kazanç görüldükçe daha çok yatırım olacak.”
Köylerinin Keban Barajı’nın kıyısında olduğu için su sorunlarının olmadığını belirten Gürgöz, şehir dışında yaşayanların da bu gelişmeleri gördükçe köyünde bu yatırımı yapmaya başladığını söyledi.
Herkese ürün veren ağaçlara yönelik yatırımları tavsiye eden Gürgöz, “Eskiden bozkır olan bu araziler atıl vaziyetteydi. Bu atıl araziler üretime geçti. İnanılmaz derecede verimli topraklarımız var. Gübre bile vermiyoruz. Ağaçlarımız gayet sağlıklı” dedi.
Köyde dikilen badem fidanlarının olgunluk aşamasına geldiğinde büyük bir üretim olacağını kaydeden Gürgöz, bu alanın 7 yılda bu seviyeye ulaştığını vurgulayarak, şöyle devam etti: “Eserimizi gördükçe mutlu oluyorum. Emeğimin karşılığını aldım. Bu tür çorak arazilere fidanlar dikerek badem ormanları yetiştirmek çocuklarımıza büyük bir gelecektir. Alana 19 kilovatlık güneş panelleri de kurdum. Güneşten aldığımız enerjiyle pompa çalışıyor. O pompayla tüm ağaçlarımı suluyorum. Yer altı damlama sistemi yaptım. Elektrikten de tasarruf ediyoruz. Diktiğimiz fidanlar isterse hiç ürün vermesin, ben toprakları korudum, erozyonu önledim.”
HABER MERKEZİ
Yorumlar kapalı.