TÜM BEL-SEN 1 Nolu Şube, İzmir Büyükşehir Belediyesi ile bugün gerçekleştirdikleri toplu sözleşme görüşmelerinin ardından açıklama yaptı. Açıklamada, sürecin belediye yönetimi tarafından görmezden gelindiği, emekçilere açlık ve yoksulluğun dayatıldığı vurgulandı.
Tüm BEL-SEN’in açıklaması şu şekilde:
“İzmir Büyükşehir Belediye Başkanlığı ile sendikamız TÜM BEL-SEN 1 Nolu Şube arasında devam eden toplu sözleşme görüşmelerinin beşincisini bugün gerçekleştirdik. Daha önce yaptığımız görüşmelerde uzlaşamadığımız konu pirimi, tahsildar ve veznedarlar için kasa tazminatı, şoför kadrosunda çalışanlara kaza risk primi, itfaiye, zabıta ve sağlık hizmetleri gören birimlerde çalışan emekçilere teşvik pirimi gibi taleplerimiz reddedilmiştir. Sosyal denge tazminatı için 8.500 olan talebimize karşı 6.500 TL. ve her biri 3.000 TL. olan altı ikramiye talebimize 2.200 TL. ve yılda bir kereye mahsus 2 kilo kıyma önerilmiştir. Belediye yönetiminin sadaka mahiyetindeki bu önerilerini reddettiğimizi taleplerimiz kabul edilene kadar direneceğimizi belirtmek isteriz.
Bizlere büyükşehir belediyeleri içinde en yüksek sosyal denge tazminatını biz ödüyoruz diyen belediye yönetimine diyoruz ki uzaklardan örnek vermeyin, biz size aynı şehirde, aynı partinin yönettiği 16.500 TL. alan Buca Belediyesinden, 9.500 TL. alan Konak Belediyesinden, 12.000 TL. alan Bayraklı Belediyesinden örnekler vererek, uzaklara değil yakınınıza bakmayı öneririz.
Başınızı sokacağınız bir evin kirası 8 ila 10 bin lira arasında olduğu, 1 kilo etin 350 TL, 1kilo peynirin 250 TL., 1 kilo kuru soğanın 30 TL. , 1 simidin 6 TL. olduğu ve bu fiyatların hemen her gün zamlandığı bir ortamda, dört kişilik bir ailenin gıda ve tüm diğer harcamaları için hanesine girmesi gereken aylık ücret (yoksulluk sınırı) 31 bin 241.TL., açlık sınırı ise 9 bin 591 TL. yi aşmıştır. Belediye emekçileri yoksulluk sınırının altında açlık sınırının bir tık üstünde maaş almaktadır. İktidara aday bir partiye mensup olan belediyemizin değerli yöneticilerine buradan seslenmek istiyoruz iktidarda olduğunuz belediyelerde emekçileri açlık ve yoksulluk içinde bırakırsanız inandırıcılığınızın kalmayacağını hatırlatmak isteriz.
Sabırla, sükûnetle yürüttüğümüz bu süreç belediye yönetimi tarafından görmezden gelinerek emekçilere açlık ve yoksulluk dayatılmaktadır. Açlığı da yoksulluğu da Sefaleti de kabul etmiyoruz. Bu saatten sonra belediye emekçileri olarak üretimden gelen gücümüz de dahil olmak üzere her türlü demokratik direnme hakkımızı kullanacağımızdan hiç kimsenin şüphesi olmasın. İlk uyarımızı bu gün 1 saat iş bırakarak yapacağız. Saat 17.30 da paydos etmemiz gerekirken saat 16.30 da iş bırakarak kartlarımıza basıp çıkacağız.
Toplu sözleşme taslağımızda belirttiğimiz taleplerimizin arkasındayız, bu taleplerin bizi zengin etmeyeceği ancak yoksulluğa karşı verdiğimiz mücadeleye ufak bir katkı sunacağı gerçeğinin altını çizerek, önümüzdeki hafta her gün açlığa ve yoksulluğa karşı direnme hakkımızı kullanarak insanca yaşam mücadelemizi yükselteceğiz.
SADAKA DEĞİL TOPLU SÖZLEŞME”
Haber Merkezi
