Bir şehri yönetmek zor iş mutlaka. Ama oylarımızla seçilip bu zorluğa talip olan kişilerin elbette bir bildiği, planı olmalı. Hepimizin ağzındadır sosyal belediyecilik… İyi de nedir bu kavram tam olarak? Sosyal belediyecilik, temelde sosyal risk gruplarına ve dezavantajlı kesimler olarak ifade edilen kadınlara, çocuklara, yaşlılara, yoksullara, işsizlere ya da etnik kimlik, cinsiyet, göçmenlik gibi nedenlerle toplumdan dışlanmış gruplara yönelik hizmetler sunulmasıdır. Peki bunu gerçekten yapan, başaran dahası yapmayı sahiden önemseyen kaç belediye var sizce Türkiye’de? Mesleğim gereği yıl içinde birçok farklı şehre, ilçeye davet ediliyorum. Vaktim el verdiğince çoğuna gitmeye de gayret ediyorum. Hani gitmediğimiz yer bizim değilse, bir aydın olarak vatanımdaki her bir şehre ulaşmak, oradaki insanlarla tanışmak benim için bir görev aynı zamanda.
Bu hafta da benim için duygusal olarak da önemli bir şehre davetliydim. Aydın’ın Efeler ilçesine. Büyük dedeleri Kurtuluş Savaşında Demirci Mehmet Efe ile savaşmış efelerin torunu olarak, bu ilçeye davet edilmek benim için çok güzeldi ama daha da güzel olan bir kitap cafenin açılışı için davet edilmiş olmaktı. Ben anneannesinden masallar dinleyerek büyümüş bir çocuğum, okuma yazma bilmeyen anneannem müthiş bir hikaye anlatıcısıydı ve ondan aldığım ilhamla bunca romanı yazdım, yurt dışında başarılar kazandım. Şimdi atalarımın savunduğu, yaşadığı, koruduğu o topraklara bir yazar olarak gidebilmek, onların çabasının kıymetini de gösteriyor bize.
Efeler ilçe olarak bildiğim ama son yıllarda pek yolumun düşmediği bir yerdi doğrusu. Beni ilçede karşılayan, kendisi de çocuklara kitaplar yazan bir öğretmen olan Mustafa Ünver, ilçede belediyenin çalışmalarını gezdirerek paylaştı benimle. Öncelikle Kadın Emeği fabrikasından söz etmek isterim. 65 kadına istihdam sağlamasının yanı sıra, bölgede yetişen enginar, kestane, domates gibi önemli gıdaların işlendiği, konservelendiği son derece gelişmiş bir fabrika bu. Hatta isteyen internetten bile sipariş verebiliyor bu ürünleri. Amerika ve Yunanistan’a kadar ulaşmış bu doğal ürünler. Peki bu kadınlar fabrikada çalışırken çocukları ne olacak derseniz, ona da çözüm düşünülmüş. Çocuk Bakım Evleri, Kreşleri anneler çalışırken ya da gezerken çocuklara göz kulak oluyor, ister üç saat ister tüm gün. Kadınları sosyal hayatın ve iş yaşamının içine alan bu sisteme ayrıca bayıldım. Olması gereken de bu.
Yine çok önemsediğim iki diğer çalışma; Otizm Merkezi ve Psikolojik Danışma Merkezi. Otizm tanısı alan çocukların annelerine yol gösteren, çocuklara sanatsal ve spor anlamında destek olan bu merkez çok kıymetli. Her geçen gün psikolojimizin bozulduğu, depresyonun arttığı ve maalesef intihar vakalarının çoğaldığı şu günlerde psikolojik danışmanlık ücretini ödeyerek özel olarak almak herkesin ekonomik olarak baş edebileceği bir şey değil. Duyduğuma göre Aydın dışından da buraya epeyce gelen giden var.
Gelelim açılışını benim yaptığım kitap cafeye; daha doğrusu 15. Kitap cafeye. İçinde çocukların rahatça ders çalıştığı, kitap okuduğu, sıcacık yerler. Dahası çay, kahve ve internet de ücretsiz. Başkan Mehmet Fatih Atay’ın makamında yaptığımız keyifli sohbette öğrendiğime göre, yakında burada çocuklara börek ikramı da olacak. Ekonomik olarak dar gelirli ailelerin oldukça zorlandığı şu günlerde bu hizmet çok mühim. Atatürk’ün geleceği emanet ettiği yeni nesil buralarda kitapla, edebiyatla, dostlukla, muhabbetle yetişecek.
Yorumlar kapalı.