Haldun Çıray

Seçim ve aday

service
Paylaş

Bu Yazıyı Paylaş

veya linki kopyala

Uzun zamandır yerel seçimi, partileri, genel başkanları, anketleri, basını, adaylığını ilan edenleri, aday olabilecekleri, takip ediyorsunuz. Bende takip ediyorum. Gördüğüm, şahit olduğum konularda tespitlerim iç açıcı değil. Partilerin tamamında teşkilatlarının hep ayni insanlar ile haşır neşir oldukları biliniyor diyorlar.

Kalite konusunda ise siyaset hakkında laf etmek manasız. Çünkü kimse kimseyi tanımıyor. Halka sorarsanız yirmi yıldır herkesi tanıyor biliyoruz birinin referansına gerek duymuyoruz.

Ancak partilere gelen kişiler az sayıda. Beklentileri neyse? Kimi söylüyor, kimi seyredip susuyor söylemek için zamanını bekliyor. Bir beklenti bir umut için öylesine savrulup duruyorlar. Partilerin ilçe teşkilatlarında da il teşkilatlarında da durum bu. Kimse adaylığa hevesli değil. Olmak ise gurur kırıcı, mevcut eskilerden burun kıvıranlar şimdiye kadar neredeydin diyenler selamı dahi esirgeyenler. Duyulan bazı adaylar için ise eski ve etkisiz partililer evlere şenlik diyebiliyor. Mahalli seçimlerin her kademesi için bu böyle. Partilerde ya yıllarca mesaisini partisine vermiş eski ve değişmez tüfekler veya daha itibarlı yerlere göz koyanlar var. Göze batan istikrarlı iş adamları yok kariyerli uzman kişiler gençler yok. Partiler ise süs biberleri arıyor ama öyle çok sayıda değil, gençlerden kadınlardan bir veya iki bilemedin üç kişi meclis adaylığı için yeterli. Başkanlık için eskisi gibi paylaşan olmalı deniliyor.

Partilerin yetkililerinden kimse, komşusunu, arkadaşını, başarıları bilinen, uzmanlıkları, esnaf, genç,
emekli, her kim olursa partime gel aday ol demiyor. Sonuçtan emin olduğunu bilen insanlar partililer kişiler ise cevheri taşa vurmamak için olsa gerek ortada yoklar.

Partilerin yetkilileri de birileri aramasın diye ortada gözükmedikleri ifade ediliyor. Saygın insanlardan biri arasa kibrin zirvesinde tepeden konuştukları söyleniyor. Hatta teşkilat başkanlarının dahi telefona çıkmadıkları randevu verip randevularında bulunmadıkları ifade ediliyor. Birde yöneticilere yakın olduğu söylenen sıradan kişilerin dahi ayni tutumda oldukları tevatür ediliyor. Bilemeyiz olabilir. Zaman zaman bizde bu tür davranışlara şahit olsak bile. Bütün partiler seçici olduklarını adaylıklar için anket dahi yapılacağını söylese de kimler ön planda biliniyor. Lafa gelince bütün siyasi partilerin ve yetkililerinin çoğu kibir kokuyor diye düşünülüyor. Partililer dahil vatandaş hiçbir siyasi beyana inanmadıklarını ifade ediyor. İzmir için bir kaç kelime yazmak gerekir tabi. Ancak öyle bir görüntü var ki herkes İzmir’i görüyor yazmamıza gerek duymuyorum. Konuşulanlar vahim denilecek kadar var, konuşulmayan ise daha vahim. Yönetenler partinin sahipleri düşünüyor kanaatindeyiz. İzmir’de CHP durmadan ‘sağdan kimse istemiyoruz’ demeye devam ederse DYP,DP,DSP,ANAP,BBP,TP VE YENİ RP’li seçmenler partilerine dönebilir. İnsanlar diyor ki partiler ve mevcut yöneticileri kendine ne süs veriyor bilemeyiz, amma halk olarak bizler hiç bir parti ve muhtemel adayları tasvip etmiyoruz kardeşim. O zaman İzmir’li seçmenin sempatisini kazanan şansını arttıracaktır. Seçildikten sonra telefona çıkmayanları seçim yaklaştığında isim isim yazmalı. Faytonların Basmaane çukurunun saçma sapan tramvay güzergahları, internasyonal fuarın sucuk kokuları, sadece bazı başkanlar ve çevrelerindeki insanlara ait bir İzmir olmadığı anlatılmalı. Anlatacağız ulusal bir televizyon olmamasını yüksek binaları, Alsancakta’ki yapıları. Büyük şehrin seçimlerde nerelerde gezindiğini Balçova’nın göbeğindeki inşaatı, Balçova arsa mağdurlarının nasıl kandığını Baykuş seyrü seferinin durumunu, başkan ve meclis adaylarının tek tek yeterliliklerini birileri yazmalı. Ne bu hep ayni insanlar ayni laflar. Yenileri gelmeli yeni şeyler söylenmeli, yazılmalı.

Seçim ve aday

Yorumlar kapalı.