İnanç belli bir varsayımı sezgilerimizle hissettiğimiz doğru yada yanlış kabul ettiğimiz psikolojik bir durumdur.
İnanç merkezli bir beyin için bilimsel ispatın bir önemi yoktur. İnancın tanımlanmasının bir başka yolu ise bunun gerçek olma olasılığına karşı pozitif yönde tutum göstermektir .
Toplumlarda farklı inançlar ele alındığında aslında tüm insan psikolojisinin inanç üzerine bir yaşam sürdüğünü ifade edebiliriz.
Belki de inançlar öğretilmiş duygularımızdır. Bizleri esir alan inançlara karşı koyamıyoruz çoğu zaman. Mesela ben yıllarca çok gülmenin ağlamak getireceğine inandım ve çoğu zaman kahkahalarımı kıstım. Korkularım çoğu zaman beni esir aldı .. evdeki işlerin ters gitmemesi için terlikleri düz koyma çabası da cabası. İnançların güzel hissiyatlar olması gerektiğini düşünüyorum. Korkudan çok rahatlık ferahlık hissi vermeli. İyilik et iyilik bul gibi. Kendimizi inançlarımızı daha pozitif yönde kullanmak bize iyi gelecek diye düşünüyorum.
İnsan beyni her zaman kaç-kurtul metoduyla çalışıyor, reflekslerimiz bizi hayatta tutmak için düzenlenmiş resmen. Ama korkularımız inançlarımız yaşam biçimi haline geldiğinde bu durum bizleri psikiyatrik hastalıklara kadar götürüyor. Varsayım olan bir negatifliği sorgusuz kabul etmek hastalığın en temel göstergesidir, çünkü bu inançlar birlikte toplum içinde yaşayan insanlar arasında kimi zaman korkudan kimi zaman çaresizlikten kimi zamanda rastlantılardan doğan ve çoğu zamanda dini bir kaynağı olmayan ‘folklorik’ bir takım inanışlardır. Mesela çocuğumuzun ayak tabanı düz ise bunu tıbbi bir çözüme dayandırmadan ‘düz tabanlık uğursuzluk getirir’ diyebiliyoruz. Bu inanç bizi bilimsel gerçeklerden uzaklaştırıp negatif bir düşüncenin inanışına esir edebiliyor. Bireyler söz konusu inançları içselleştirip sebebi bilinmeyen tekrarlanan, hayatın pek çok alanını etkileyen, hatta belirleyen alışkanlıklara dönüştürüyor . Bu durumlarda nesilden nesile aktarılarak hepimizi etkiliyor..
Günümüzde daha çok okuyan daha çok gezen ve daha çok sorgulayan bireyler yetiştirmeye özen göstererek bizlere atalarımızdan gelen burada saydığım saymadığım birçok asılsız inancı hayatımızdan çıkarıp gelecek nesillere daha pozitif daha net yarınlar bırakmak bizim elimizde. İlim ışığında bilimi savunan travmasız bir toplum için.. Hep beraber el ele diyorum :)
Herkese içindeki iyilik kadar iyi arınmış bir hayat diliyorum.
Yorumlar kapalı.