Adem Örengül

AMAÇ ÜZÜM YEMEK DEĞİL, BAĞCIYI DÖVMEK

Adem Örengül

Değerli okurlarım, iktidar sgk'yı koruyor kolluyor gibi gözükse de gizli bir planı var!! Bir yandan kayyum, bir yandan muhalefete ait belediyeleri zor durumda bırakmak, hizmetleri durdurmak için ekonomik yaptırımları olduğu bir gerçektir. Biz buna "Üzüm yemek değil, bağcıyı dövmek" diye tanımlayabiliriz.  

Üzüm yemek değil, bağcıyı dövmek, sözünün asıl amaç bir şey yapmaksa da, farklı bir gerekçe göstererek başka bir şeyi yapma durumunu anlatır. Yani, üzüm yemek (asıl amaç) yerine, bağcıyı dövmek (farklı bir amaç) bahanesiyle farklı bir iş yapılır. Bunun amacı insanlar, bazen kendi çıkarları veya başka nedenlerle, gerçek amaçlarını gizleyerek farklı gerekçeler öne sürebilirler. Bu durum, tarih boyunca birçok farklı alanda gözlemlenmiştir. İktidarın yaptığı tam da budur. Özellikle politik ve sosyal yaşamda, sıkça karşımıza çıkar. Örneğin, bir siyasi kararın gerekçesi, halkın yararına olduğu şeklinde gösterilebilirken, asıl amaç siyasi bir hesaplaşma veya başka bir çıkar peşindedir.  Eski Yunan Mitolojide tanrıların ve kahramanların gerçek amaçlarını gizleyerek farklı gerekçeler öne sürdükleri görülmektedir. Tarih boyunca, siyasi liderlerin rakiplerini ortadan kaldırmak veya kendi güçlerini pekiştirmek için çeşitli entrikalar düzenledikleri ve bu entrikaları farklı gerekçelerle meşrulaştırmaya çalıştıkları görülür. Günlük yaşama gelince, insanlar bazen kendi hatalarını başkalarına yıkmak veya bir suçtan kurtulmak için yalan söyleyebilir. Özellikle politik tartışmalarda, medya haberlerinde ve sosyal medyada, bir olayın arkasındaki gerçek amacın farklı olduğu düşünülüyorsa gerçeklerden uzaklaşabiliyor. Aynen bugünkü olduğu gibi.

Muktedirler, Belediyelere kayyum atayarak, ekonomik olarak döverek siyasetine devam ettirmek istiyor. Güncel politik ve sosyal bir durumu ele alarak daha geniş bir anlam yüklemeniz gerekmektedir. Asıl amaç SGK tahsilatı olsa bile Belediyelerin elini kolunu bağlamak hizmet veremez hale getirmektir. Yani, asıl amaç üzüm gibi görünse bile, belediye yöneticilerine itibar suikastı yapılmaktadır. Belediyelere Kayyum Atanması ve gelirlerine haciz konulması tam bir skandaldır. Kayyum atayarak ve gelirlerine el konurarak belediyenin iyi yönetilememesi veya yasaları çiğnemesi gibi gösteriliyor. Ancak, asıl amaç, o belediyenin siyasi kontrolünü ele geçirmek veya başka çıkarlara hizmet etmektedir. Belediyeyi iyi yönetmek yerine, siyasi rakipleri zayıflatmayı amaçlayor. Türkiye'de özellikle yerel seçimlerde farklı siyasi partilerin kazandığı belediyelere sıkça kayyum atanması topluma bir ihanettir. Bu durum, birçok kişi tarafından siyasi bir hesaplaşma olarak değerlendirilmekte ve demokratik yönetime aykırı bulunmaktadır.

Sonuç olarak, Belediyelere kayyum atamak ve gelirlerine bloke etmek, üzüm yemek değil bağcıyı dövmek anlamına geliyor. Siyasi iktidarların, gerekçeleri ne olursa olsun, kendi çıkarları doğrultusunda keyfi uygulamalarda bulunduğu ve demokratik kuralları aşabileceğini düşünmektedir. Bu durum, hukukun üstünlüğü ilkesine ve demokratik yönetime yapılan bir saldırı olarak değerlendiriyorum. Bu duruma herkesin anlayacağını düşünmüyorum ancak cehaletten medet umanlar maalesef bu yola başvurabiliyor. Halbuki bu borçlar iktidar partisinin zamanından devir alınan borçlardır. Şaka gibi...
 

Yazarın Diğer Yazıları