Değerli okurlarım, ekonomi konusunda pek fazla mütevazı olamayacağım. Ülkemizde gerek muktedir olanlar, gerekse muktedir olmayanlar ekonomi konuşurlarken dinliyorum. O kadar boş, o kadar dengesiz ve verimsiz ki çıldırıyorum. Hiçbiri hiçbir yerde liyakat sahibi olduğu için değil, birilerinin tavsiyesi üzerine, o koltuk boş kalmasın diye oturmuşlar.
En akıllı bilimsel ekonomi yönetimi Cumhuriyetimizin kuruluş tarihinden sonra Mustafa Kemal Atatürk döneminde kullanılmış. Daha sonra 10 yıl kadar devam etmiş, sonraki dönemlerde akıldan uzak bilimden uzak ekonomimiz yönetilmiştir. Sonraki yıllarda ne yapıldığını bugünkü insanlarımızın yaşam kalitesinden anlayabiliyoruz. Ekonominin başına geçen kesesini doldurmuş.
Siyasetçi dinliyorum, ekonomiden o kadar kopuk ki, önündeki metini okuyor. O metni yazanlarda boş. Ekonomistim diye koca koca insanlar konuşuyorlar boş. İşleri sadece ekranlarında zamanı doldurmak. Ekranlardaki gazetecileri dinliyorum. Konuştukları bana o kadar saf geliyor ki; bilimden uzak, liyakattan uzak, konuştukları hiçbir yarar sağlamıyor. Ben şunu bilirim onu konuşurum; bilgi sahibi olmayan fikir sahibi olamaz. Dolayısıyla biliyorsan konuş dinlesinler bilmiyorsan sukut et biliyor sansınlar. Her konuda olduğu gibi bilim işin temelidir. Konuştuklarının altını bilimsel verilerle dolduramıyorsan. Konuştukların boşa gider.
Bilimden tamamen kopuk bir ekonomi hayal etmek bile zor. Ekonomi, üretim, tüketim, dağıtım gibi süreçleri inceler ve bu süreçler bilimsel yöntemlerle analiz edilir. Ancak, bilimsel bilginin ekonomideki etkisi ve önemi dönem ve sektöre göre değişebilir.
Neden Bilim Ekonomi İçin Önemli?
Bilimsel araştırmalar yeni teknolojilerin ortaya çıkmasını sağlar. Bu teknolojiler, üretim süreçlerini iyileştirir, yeni ürünlerin geliştirilmesine olanak tanır ve ekonomik büyümeyi destekler. Bilimsel yöntemlerle yapılan analizler, kaynakların daha etkin kullanılmasına ve üretim maliyetlerinin düşürülmesine yardımcı olur. Bilimsel gelişmeler, yeni ürün ve hizmetlerin ortaya çıkmasıyla birlikte yeni pazarların oluşmasına ve ekonomik büyümenin farklı alanlara yayılmasına katkı sağlar. Bilimsel veriler, ekonomik kararların alınmasında risklerin daha iyi değerlendirilmesine ve olası olumsuz sonuçların önceden tahmin edilmesine yardımcı olur.
Tarihte, bilimsel bilginin çok sınırlı olduğu dönemlerde de ekonomik faaliyetler gerçekleştirilmiştir. Ancak bu ekonomiler genellikle yavaş büyür, verimsiz olur ve dış şoklara karşı daha kırılgan olur.
Günümüzde ise küreselleşen dünyada, bilim ve teknolojinin gelişimi ekonomilerin rekabet gücünü belirleyen en önemli faktörlerden biri haline gelmiştir. Bilimden tamamen kopuk bir ekonominin uzun vadede başarılı olması oldukça zordur.
Sonuç olarak, bilim ve ekonomi birbirini etkileyen ve tamamlayan iki alandır. Bilim, ekonomiye yeni fırsatlar sunarken, ekonomi de bilimin gelişmesine kaynak sağlar. Bilimsel bilginin ekonomideki önemi giderek artmaktadır ve gelecekte bu ilişkinin daha da güçleneceği öngörülmektedir. İyi bir konuşmacı olabilirsin. Ünlü birisi de olabilirsin. Ekonomiste olabilirsin. Yaptığın işle verdiğin bilgiyi verirken altını bilimsel gerçeklerle doldurmadığın zaman konuşacaklarının tamamı havada kalıyor. Birileri bu yazı yazdığım için eleştirecekler ama maalesef gerçekler bu dostlar.