Anfisa Zinyeddin

Gıybet, Laf Taşıma ve İftira

Anfisa Zinyeddin

Değerli okurlarım, bu yazımda sizlere “gıybet”ten bahsetmek istiyorum. Gıybet etmek ve sohbet etmek arasındaki fark gerçekten büyüktür. “Gıybet” kelimesi, gayb kökünden türetilmiştir. Bir kimsenin arkasından, o kişinin hoşlanmayacağı şeyleri konuşmak gıybet anlamına gelir. Eğer arkasından söylenenler doğruysa, bu gıybet olur; ancak eğer söylenenler yanlışsa, bu iftira olur. Her ikisi de dinimizde günah sayılmaktadır. Hatta Kur’ân-ı Kerîm’de bir âyette gıybet yasaklanmış ve “ölmüş bir din kardeşinin etini yemek” gibi iğrenç bir davranışla benzetilmiştir. Bu benzetmeden, gıybet etmenin haram olduğu hükmü çıkarılmaktadır.

Sohbet etmek ise, çok sevdiğiniz bir kişiyi yanınızda olmasa bile, onun güzel ahlakı ve davranışları hakkında konuşmaktır. "Yanımızda olmasan da seni unutmadık, hep bizimle olduğunuzu hatırlıyoruz" demektir. Gıybet, laf taşıma ve iftira gibi günahları işleyen kişi, mutlaka tövbe ve istiğfar etmeli, eğer konuştuğu kişinin duyduğu bir durum söz konusuysa, gidip helallik istemelidir. Gıybet eden kişiler, her zaman karşı tarafa hakaret ederek onu küçültür ve böylece kendi öz saygısını kazanmaya çalışırlar. Arkadaşınızı savunmakta ve ona kötü bir arkadaşının arkasından konuştuğunu söylemekte haklı olsanız bile, her iki tarafı da kızdırma şansınız vardır.

Sevgili Peygamberimiz de bu konuda şöyle buyurmuştur: "Gıybet, zinadan daha şiddetlidir." Nasıl olur diye sorulduğunda ise, "Zira adam zina ederse, sonra da tövbe ederse, Allah onu affeder. Ama gıybet eden kimse, gıybet edilen kimse tarafından affedilmediği müddetçe bağışlanmaz." demiştir.

Bu yüzden, bir insan yanınızda olmadığında onun hakkında iyi ya da kötü konuşmak doğru değildir. Bu, haksızlık yapmak kadar büyük bir günahtır. Arkadaşlarınız ya da çevrenizdeki insanlar hakkında duyduğunuz bir sözü, karşı tarafa düşünmeden iletmek, aranızda büyük sorunlara yol açabilir. Bu nedenle yıllar boyunca biriktirdiğiniz arkadaşlıkları ve kişileri kaybetmemek için söylediğiniz her söze dikkat etmeli, düşünerek söylemelisiniz. Kendinize yakıştırmadığınız ve kıymet vermediğiniz bir şeyi başkasına yapmamalısınız.

Ağzımızdan çıkan her kelimeye dikkat etmemiz, sonrasında ise söylediklerimizi telafi etmeye çalışmamız gerekir. Düşünmeden söylediğimiz her bir söz, bir ömür boyu birinin kalbinin paramparça olmasına ve size karşı olan saygı ile sevginin bitmesine sebep olabilir. Derler ya: “Hançer yarası sağalır, dil yarası sağalmaz.” Helallik ve vicdan rahatlığı ise her şeyden daha değerlidir.

Yazarın Diğer Yazıları