Bilgeye sorarlar "Felsefe nedir?"Cevap verir "Madenden iki kişi çıktı, biri kirli, biri temiz, hangisi temizlenmeli?"Öğrenciler cevap verir "Kirli olan."
Bilge devam eder "İşte felsefe temiz olanın neden kirlenmediğini merak eder, görülene değil, görülmesi gerekene odaklanır." Aslında edebiyat da tam olarak böyledir. İlgilendiği konular daha çok sorulmayan sorulardır, onları toplumun diğer üyeleri için sesli hale getirir, konuşulmasına, tartışılmasına imkan yaratır. Edebiyat felsefe ile bu sebeple çok yakındır ama bir diğer yakınlığı psikolojiyledir. Bu nedenle bu alanda yazılan kitaplar hemen ilgimi çeker.
Destek Yayınları, Kendi Kendine Terapi Serisi’nin yeni kitabı Kaygı’yı okurlarıyla buluşturuyor. Bu kitap, modern yaşamın kaçınılmaz bir parçası haline gelen kaygıyı anlamak, yönetmek ve sağlıklı bir şekilde başa çıkmak isteyenler için yazılmış kapsamlı bir rehber niteliğinde. Kaygı kitabı, okuyuculara kaygının doğasını, tetikleyicilerini, belirsizlik karşısında nasıl şekillendiğini ve bu duyguyu yönetmek için geliştirebilecekleri stratejileri sunuyor. Kaygı duyma sebeplerimizi bilimsel ve psikolojik temelleriyle açıklarken, etkili çözüm yolları sunarak bireylerin daha sakin ve dengeli bir yaşam sürmelerine yardımcı olmayı amaçlıyor.
Kitapta, insanın tehdit algısı, zarardan kaçınma mizacı, belirsizlikle başa çıkma yolları ve kaygının hayatımız üzerindeki etkileri gibi birçok önemli konu ele alınıyor. Şenay Kahraman, derinlemesine analizlerle okura hem duygusal hem de zihinsel bir yolculuk sunuyor ve kaygının sadece olumsuz bir duygu değil, doğru yönetildiğinde hayatımızı iyileştiren bir araç olduğunu gösteriyor.
Ya hata yaparsam!
Ya sevdiklerime bir şey olursa!
Ya işimi kaybedersem!
Ya deprem olursa! Ya beni sevmezse!
Ya başarısız olursam!
Ya beni terk ederse!
Bunlar size tanıdık geldi mi?
Peki ya bu soruların getirdiği duygular?
Hepimiz kaygılarımızdan kurtulmak isteriz. Ne var ki bu çabayla debelenirken adeta o bataklığa gömülürüz. Kaygının kaçınılmaz olduğu bu dünyada, kazanamayacağımız bir savaşa girmektense ona “doğru ayarı” verebilmek daha mantıklı bir seçenektir. Hayatımızı zorlaştıran hiçbir şeyi sevmek zorunda değiliz. Kaygıyı da... Fakat onunla barış içinde yaşamayı öğrenmeden geçecek bir ömür, canlılıktan ve doyumdan uzak olacaktır.Yazar, klinik psikolog ve psikoterapist Şenay Kahraman bu kitabıyla kaygıyı başka bir gözle anlayıp sakinlikle karşılamanıza yardımcı olacak.