Cimrilik deyince aklımıza ilk gelen maddi açıdan tutumlu olmaktır. Fakat cimrilik sadece maddiyatla sınırlı kalmaz, bunun çok ötesinde bir kavramdır.
Cimriliğin bir yönü de her durumda kendi çıkarlarını ön planda tutan, dar görüşlü ve değişime kapalı insanları tanımlamak için kullanılır. Bu tür insanlar, kendi doğrularının tek doğru olduğuna inanır ve farklı bakış açılarını kendi bakış açılarının altına indirgemeye çalışırlar. Bu da, onlarla ortak paydada buluşmayı neredeyse imkansız hale getirir.
Bu kişiler, sadece kişisel ilişkilerde değil, iş hayatında, toplumsal olaylarda ve hatta politik arenada da kendini gösterir. Farklı düşüncelere ve yeniliklere kapalı olan bu insanlar, çoğu zaman büyük çatışmalara ve anlaşmazlıklara yol açarlar. Bu durum, hem bireysel hem de toplumsal gelişmeyi olumsuz etkiler.
Maddi olarak cimri olan insanlarla hayat sürebilir lakin manevi olarak cimrilik diğer adı bencillik olan insanlardan uzak durulması gerektiğine inanıyorum. Bu tür insanlar başkalarının ihtiyaçlarını ve duygularını göz ardı ederek, sadece kendi çıkarlarını düşünürler. Manevi cimrilik, duygusal desteği, anlayışı ve paylaşımı kısıtladığı için, insanlar arasında güven duygusunu zedeler ve samimi ilişkilerin kurulmasını engeller.
‘Ben’ değil ‘biz’ olabilmeyi öğrenmiş cimri değil empati yeteneği kuvvetli bireylerin oluşturduğu bir toplum yaratabilmek ümidiyle…
