Muammer Kırca

MERHABA SEVGİLİ DOSTLAR…

Muammer Kırca

Tekrar sizlerle birlikte olabilmenin mutluluğunu yaşıyorum…

Çünkü “yazabiliyorum”…

Kişi, 51 koca yıl hiç aralıksız her gün yazıyorsa…

Bırakın yıllık izini, haftanın yedi günü başka bir şey yapmak aklına dahi gelmiyorsa…

Gerek ülke sorunlarını, gerek yerel yönetimlerin artı ve eksilerini ve gerekse de sokaktaki adamın derdini, kendi derdi kabul edip üzüldüğü gibi, sevinçlere de ortak oluyorsa…

Kısacası;

Ağlayanla ağlayıp, gülenle gülüyorsa…

Ve de bunu kalemi ile yapıyorsa…

Bunun tek ifade yeri “yazmak”tır sevgili okurlar…

Yazmak…

Öyle bir “ulvi” tutku ki kelimeler ile anlatabilmek mümkün değil…

Kafa tutmak, öfke kusmak, meydan okumak, haykırmak…

Ya da…

Bravo, demek… Helal olsun sana, demek… Övmek, göklere çıkarmak… Takdir etmek…

Her ikisini de çoğaltın çoğaltabildiğiniz kadar…

Kısacası…

Bu mecra….

Kalemine göre…

Hak edenin hakkını kalemle verebilmektir bir gazeteci için…

Sevgili dostlar;

Bu kapı benim için “taş üstüne taş koymaya” devam etme kapısıdır…

 

Bu kapı benim için yine kendi çapımda,“hakkı olana hakkını verebilmenin” meydanıdır…

Bir hususu daha belirtmeden geçemeyeceğim;

Patron bazında olsun, yetkili müdür bazında olsun,ve de genç kardeşlerimden olsun, pek çok meslektaşım, geçtiğimiz zaman içinde birlikte çalışmayı teklif ettiler…

Hepsine çok, ama çok teşekkür ederim…

Beni bu tercihim için hoş görsünler…

Kısmet böyleymiş…

Hani derler ya…

“Yaptıklarım, yapacaklarımın teminatıdır” diye…

İşte aynen öyle…

Sağlıcakla kalın, görüşmek dileğiyle…

Yazarın Diğer Yazıları