Siyaset yaparken üreten, istihdam sağlayan, ekonomiye can katan, milli ve manevi değerleri gözeterek ticaret yapan ve en önemlisi ticaretin imtiyazını kullanmadan şimdiki güçlü konumlarına gelen ticaret ehli siyasetçilere hayranım. Siyasetteki makama, konumuna güçlü oturan, siyasetin güçlendirdiği değil siyasete güç veren iş adamlarının yoğun olduğu Bilal Saygılı ve yönetiminden bahsetmek istiyorum.
Adem Özmen-Özmen Grup,
Ayşe Cankurtaran-aile olarak istihdam ve yeni projelerle,
Cüneyt Dayhan-Dayhan Mühendislik,
Elif Özüm-Özüm Lokantası,
Erkan Özkan-Taksiler Odası Başkan Vekili,
Feyim Özçelik-Özçelikler Şirketler Grubu,
Hakan Karataşlı-Heber Mühendislik,
Hayrettin Uçak-Uçak Kardeşler Şirketler Grubu Yönetim Kurulu Başkanı & Ege Yaş Meyve Sebze İhracatçıları Birliği Başkanı,
Mehmet Kaya-İzmir Gıda Çarşısı Ticaret Merkezi Kooperatifi Başkanı
Mustafa Beşer-Beşer Polyester,
Ozan Işık-Emsale,
Safa Narlı-Nar Light,
Sinan Şener-Liva İnşaat,
Bir de Özcan Tekin var ki çok ilginç bir kişilik. Siyaset ve sanatı birleştirmiş. Müzik yapımcısı, reklamcı desek az demiş oluruz. Şarkı ve klibi var, bende çok severek dinlerim desem hadi be AK Parti’de mi? Demeyin, Google’a sorun.
Bir de madalyonun diğer tarafına bakalım; bazı il yöneticileri ise hiç tanınmıyor. Ne sosyal medyada aktifler ne de sahada. CV’ler çok iyi, kariyerler muhteşem ama bunlar sahada işe yaramıyor. Koordinatör oldukları ilçede sadece posta güvercini olmaları yetmez, o ilçenin atmaca kuşu olmaları lazım. En önemlisi il yönetimleri teselli armağanı olarak hediye edilen makam olmaktan çıkarılmalı. Kaybeden belediye başkanı, başarısız ilçe başkanları katkıdan çok zarar getirir. İflas eden, şirketi batıran birini şirketinize CEO yapar mısınız? İşte o hesap.
Sosyal medya kullanmayan ya da az kullanan siyasetçi olmaz, olmamalı. Çünkü, başta vekilleri, il başkanını ve parti yöneticilerinin mesajlarını görmediğiniz için dezavantaj ile başlıyorsunuz. Gündemi takip edemeyerek geri düşüyorsunuz ve en büyük propaganda aracınızı doğru kullanamıyorsunuz. X eski adıyla Twitter kullanmak resmi paylaşımlar için şart, Instagram ise bizde insanız, bizim de sosyal yaşantımız var demek için olmazsa olmaz. Facebook olmazsa da olur. Parti yöneticilerine sosyal medya eğitimi verdiğim bir dönemde, yönetimin başındaki başkanının bile paylaşımını görmeyen, beğenmeyen, paylaşmayan yöneticiler görmüştüm. Yönetim 50 kişi, başkanın beğenisi 40 kişi. Böyle olmaz. Akademi ile sokakları birleştiremeyen kaybeder, kaybettirir. Hem alaylı hem mektepli olmak şart.
Genel Merkezinden, Meclisteki vekiline kadar durum öyle bir hal aldı ki; sokak hayvanları tasarısı geçerken, sosyal medyada kıyamet koparken AK Partili Vekiller sosyal medyada aşure tarifi veriyor. AK Parti İzmir İl Başkanı Bilal Saygılı son yaptığı basın toplantısında belediyelerin kısırlaştırma yapmadığını, sokak hayvanlarına CHP belediyelerinin göstermelik değer verdiğini matematiksel ve görsel olarak öyle ispatladı ki, vekiller bu basın toplantısını takip ettiyse ki, çoğunun takip etmediğine eminim. Buradan çok iyi salvolar çıkarabilirler. En azından aşure tarifinden fazla etkileşim alırlar.
