A Partisi olurda Z partisi neden olmasın. Kurumsal kimlik, reklam ve metin yazarlığı, siyaset bilimi ekipleri kurup fikir mülahazaları yapmaya ne gerek var. Alfabede 29 harf var, koy birini partinin ismine, olsun bitsin. Gerisini teşkilatın kadrosuz kadroluları halleder, tartışır, anlamlar ve misyonlar yükler, bedavaya da reklam işini çözersin. Duygu temelli bir toplum olduğumuz için, kolayca fanatikleşip, bir anda dost ve düşman, melek ve şeytan kavramları değişebiliyor siyasette. Sonra bir bakmışsın kutuplaşmalar ve alfabe savaşları gibi olmuş ortalık. Ama konumuz bu değil. Konumuz Z kuşağı parti kursa, ne vaat verir? neleri ister üzerine.
Bir kısım Z kuşağı yok dese bile, dijital gençlik veya eskilerin tabiriyle zamane gençliği var. Hem de bu zamana kadar gelmiş en özgürlüklerine düşkün, en çoğulcu, en eleştirel bir nesil. Aynı zamanda sabırsız ve kolaya çok alışık bir kuşak.
Önceki yazılarımda, Deizm ve Ateizmin neden arttığını belirtmiştim. Bizim Z kuşağı gençlerimizde; deizm, ateizm ve varoluşu bilimsel sağlamlık ve kanıt temelli sorguluyor. Bu kadar İslami dernek ve vakfın ayıbı diyerek fazla uzatmayacağım. Yeni nesile, yeni bir siyaset anlayışı gerekli. Yol, baraj, hastane yapmak ile ikna olacak bir nesil değil bu kuşak. Bu kuşak gençleri yaşadığı çağı; yetersiz, çaresi, umutsuz görüyor o yüzden farklı görüş ve farklı düşünen siyasetçilere ihtiyacı var.
Z kuşağı da kendi arasında 2’ye ayrılıyor:
1.’si: Doyumsuz, sınır tanımayan, dünyayı sadece eğlence görüp, hedonist tatminden başka amacı olmayan, benmerkezci ve ülke gündemi ile uzaktan yakından alakası olmayan grup.
2’si: Artık ülke yönetimini bizler yapmalıyız, gündemi bizler belirlemeliyiz, zamlar ve vergiler artıkça ve geri alınana kadar şiddetsiz eylem yapacak derecede kararlı, hangi düşünce olursa olsun, kim haklı olursa olsun barışçıl ve barış isteyen nesil.
Peki Z Partisi ne vaatlerde bulunurdu:
1-Gelir eşitsizliğine ve Ekonomik adaletsizliğe son vereceğiz
2-Tüm insanların refahını gözetecek, bireysel değil küresel huzuru sağlayacağız
3-Sağlık, Eğitim ve Kültür Bakanlıkları bilge kişilerce, bilgelik değerlerine göre yöneteceğiz
4-Doğaya ve dokulara saygılı, insan ruhuna değer veren, tükettiğinden fazla üreten bir sistem kuracağız.
5-Düşman olarak sadece; önyargıları, ayrımcılığın her türlüsünü, ırkçılığı ve cahilliği göreceğiz.
6-Kutuplaşmaların değil ortak ideallerin birleştiği ittifaklar yapacağız. Kendi toplumumuzun değil, tüm toplumun menfaatlerinin esas alındığı, gücün değil hakkaniyetin esas olduğu yasalar çıkaracağız.
7-Çocuklar geleceğimiz ise onlara çocuk muamelesi yapmadan, çıkan her kanun ve yasadan onlarda dolaylı olarak etkilendikleri için, İlkokul düzeyinde, kendi ifadeleri ile fikirleri ve görüşlerini alacağız.
8-Btk Akademi programlarını kademeli olarak ilköğretimden liselere kadar müfredata ekleyip, en az 1 yazılım dili ve 1 yabancı dil bilecek öğrenciler yetiştireceğiz.
9- En büyük desteği oyun yazılımına vererek bilgisayar ve konsol oyunlarındaki vergiyi %1'e indireceğiz.
10-Vergi muafiyeti kapsamını sadece sosyal adaleti sağlayan, öğrencilere burs veren ve ihtiyaç sahiplerinin 1 senelik mutfak masraflarını karşılayan firmalara vereceğiz.
Z’ye gelene kadar birçok eksiğimiz var, dediğinizi duyar gibiyim. Elbette bu 10 madde uygulanırsa rekor bir oy patlaması yaşatacağı aşikâr fakat öncelikle başta vergideki adaleti sonra hukuk sistemini ve liyakatli atamaları halletmemiz gerekli.