Turgay Kılıç

Atatürk'ten günümüze 'suikast' ve 'saldırı' girişimleri

Turgay Kılıç

Tarihte sağ merkezden sola saldırılar hep olmuştur. CHP Genel Başkanı ve Türkiye Cumhuriyeti İlk Cumhurbaşkanı Mustafa Kemal Atatürk, 19 Mayıs 1919’da Samsun’a ayak basması sırasında Havza’ya gitmek isterken kentten ayrılıyor. Stilo adında bir Rum, bir başka Rum genciyle birlikte Atatürk’ün geçtiği güzergahta üstü açık araca saldırı düzenleniyor ve üç kişi öldürülürken farklı araçta bulunan Atatürk, yara almadan kurtuluyor.

Buna benzer bir diğer saldırı ise, yine 29 Ağustos 1919 günü Erzurum’da, Eskişehir’deki trende, Yozgat’taki isyanda Suikastçı Çerkez Ethem, Temmuz ve 11 Aralık 1920’de Mustafa Sagir isimli Hintli… gibi birçok suikast girişimlerini sayabiliriz. Ve bunlar, tamamen Cumhuriyet’in kurucusu Atatürk’e yapılan saldırıların sadece birkaçı…

Bu saldırıların ortak noktasında ‘Laik ve Cumhuriyet’ karşıtlığı yer alıyor. Yıkamadıkları bu iki önemli değeri, saldırı ve ‘yakın onları’ diyerek yıkmaya çalışıyorlar.

Atatürk’ten sonra İsmet İnönü’ye de 21 Şubat 1964 yılında bir suikast girişimi oluyor.

Yine Bülent Ecevit’e de;

Isparta, 27 Eylül 1973,

Gerede, 23 Haziran 1975,

Elazığ, 4 Eylül 1975,

New York Waldorf Astoria Oteli, Temmuz 1976,

Niksar, 26 Nisan 1977

Şiran, 27 Nisan 1977

İzmir Çiğli Havaalanı, Mayıs 1977

Taksim Mitingi,

Nevşehir, 17 Haziran 1980 tarihlerinde suikastlar düzenlendi.

GÜNÜMÜZDE BENZER SALDIRILAR

Tarih: Nisan 2019.

CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Ankara Ulus’taki şehit cenazesine katılması sonrasında 7 kişi tarafından saldırıya uğramış, bir eve sığındığında ise ‘Yakın o evi’ diye naralar atanlar olmuştu. Korumalar yek vücut olmuş, Kılıçdaroğlu’nu korumaya çalıştı. Saldırıyı yapanlar serbest bırakıldı. Asıl baş saldırganlardan birinin evinde yapılan ziyarette, saldırganın eli öpüldü.

Geçen gece ise doğup büyüdüğü Manisa’ya giden CHP’nin 8. Genel Başkanı Özgür Özel, şehit cenazesi ziyareti sırasında kendini bilmezlerin hedefi altına alındı. Konak Belediyesi Başkanı Abdül Batur da oradaydı ve Batur, “Biz, orada Madımak’ı, Kahramanmaraş’ı yaşadık” dedi.

CHP’nin değil sadece, diğer partilerin buna benzer saldırıya maruz kaldığını gördük, görüyoruz.

Her yıl seçimler yaklaşırken ‘belediye çalışmaları’ hız kazanıyor. Başka cepheler ise ‘saldırılar, tehditler’ baş gösteriyor.

Madımak ve Kahramanmaraş saldırıları, Alevi yurttaşlar ve Alevi aydın, sanatçılara yapılan bir saldırıydı. Bu saldırılar arasında yaşananların hiçbiri tesadüf de değil, ayrı da değil. Hepsi bir bütün. Bu saldırıları ve bu tehdit dillini siyasetten silmek gerek.

Yazarın Diğer Yazıları