Hareket yoksa selülit var Selülit eğer genetik bir yatkınlık nedeniyle oluşuyorsa medikal estetik işlemler ile tedavi...
Hareket yoksa selülit var
Selülit eğer genetik bir yatkınlık nedeniyle oluşuyorsa medikal estetik işlemler ile tedavi edilebiliyor, hormonal kaynaklı ise hormon tedavisi yoluyla tedavi de çoğu zaman mümkün olabiliyor. Bunlar selülite düşük oranda da olsa neden olabiliyor; ama selülitin asıl nedeni çoğu zaman yanlış beslenme. Uzmanlar, beslenme düzeltildiği takdirde, selülülitin de engellenebileceğini düşünüyor.
SELÜLİTLE MÜCADELE EYLEM PLANI
Doktorlar, eskiden selülitin daha çok yaştaki ilerlemeye bağlı vücudumuzdaki dokulardaki bozukluk olarak kendini gösterdiğini ifade ederken, bugün selülitin birincil kaynağının hareketsiz yaşam ve yanlış beslenme olduğuna dikkat çekiliyor. Selülit ile başa çıkmanın ilk adımı ise sağlıksız yiyeceklerden uzak durmak.
PAKETLİ GIDALAR SELÜLİT DEPOSU
Selülit ve selülitin nedenleriyle ilgili konuşan Uzm. Dyt. Anıl Öztürk, paketli ya da rafine gıdaların neredeyse tamamının tıpkı şeker gibi vücuda gerekli olan neredeyse hiçbir besini sağlamadığı gibi, alınan kalorilerin direkt yağ olarak depolanmalarına neden olarak selülite yol açtığını ifade etti. Dyt. Öztürk, “Kızartılmış yiyecekler de çok miktarda kalitesiz yağ içerirler. Kızartma yapmak için çok yüksek ısılara çıkarılan yağ, vücudun yağa dönüştürerek tutmak istediği türden toksinler içerir. Vücudumuz bu toksinleri, iç organlarına zarar vermemek için onlardan mümkün olduğunca uzak yerlerde yağa dönüştürerek depo eder ve böylece yine selülit oluşmasına zemin hazırlanmış olur. Alkollü içecekler vücudumuzda ödeme neden olurlar. Bu ödemde karında, bacaklarda, kollarda ve kalçada yağ birikmesine sebep olup selülit oluşmasına zemin hazırlar” şeklinde konuştu.
SOMON, CEVİZ VE BADEM TÜKETİLEBİLİR
Uzm. Dyt. Anıl Öztürk, selülitten korunmak için şu önerilerde bulundu:
“Öncelikle her gün 1 limonla hazırlayacağınız şekersiz ve zencefilli limonata tüketilmelidir. Bunun yanı sıra, limonlu ve zencefilli yeşil çay tüketilmesi de faydalı olacaktır. Ancak iki içecekten de önemlisi her gün en az 2.5 -3 litre su tüketilmesidir. Düşük yağlı ve yağsız süt ürünleri ile ev yapımı yoğurdu beslenmemize eklemeliyiz. Somon, ceviz, badem ve zeytinyağı gibi sağlıklı yağ kaynaklarını beslenmemize ekleyelim. Beyaz un içeren gıdalar yerine tam tahıllı ürünler tercih edelim. Paketli tüm ürünleri, fazla tuz içeren tüm gıdaları, krema ve süt tozu içeren tüm kahveleri beslenmemizden çıkaralım. Hayatımıza hareket ekleyelim.”