'Aç kalmayın ama sürünün'
Demet Gürgen Asgari ücret ve işsizlik maaşlarındaki ara zam belirlemesinin çok sorun teşkil eden bir durum...
Demet Gürgen
Asgari ücret ve işsizlik maaşlarındaki ara zam belirlemesinin çok sorun teşkil eden bir durum olduğunu söyleyen Gıda-İş Sendikası Ege Bölge Temsilcisi Ufuktan Öden, “O konuya yaklaşımı çok yanlış ve problemli buluyoruz. Problemli olarak gördüğümüz nokta yoksulluk sınırının 34 bin TL olduğu devlet tarafından tespit ediliyor. Fakat yapılan zamlar o bu tutardan çok uzak. Yani insanları yoksulluktan daha beter durumda mı yaşatmak istiyorlar tam olarak anlamış değilim. Enflasyon koşullarında bir ay sonrası düşünüldüğünde şu anda belirlenen açlık sınırının daha da atış sağlayacağı öngörülebiliyor. Ne yazık ki belirlenen tutarlar açlık sınırına yanaşamıyor bile. Alınan kararlar bunun önüne geçmek için yeterli değil” ifadelerini kullandı.
“Türk-İş fiyat talebini kendi işçisinden bile gizleyen bir tutum izliyor”
Asgari ücret komisyonu temsilcilerinden bahseden Öden, “ Komisyon 5 hükümet yetkilisi, 5 de patron yetkilisinden oluşuyor. Asgari ücret ve işsizlik maaşı için tutarlar belirlenirken patronlar ve hükümet ekonominin kötü olcuğunu bildikleri için ne kadar az versek o kadar iyi diye düşünüyorlar. Yapılan uygulamalarda o şekilde ilerliyor. Durum bu iken komisyon karşısında işçi sendikalarını temsilen Türk-iş’in de tutumu yanlış. Dikkat edildiğinde meseleye yaklaşımında Türk-İş’in fiyat talebini kendi işçisinden bile gizlediği bir durum söz konusu. Bu durumu başka bir şekilde açıklamaya çalışıyorlar ama kabul edilebilir bir şey değil. Türk-İş her şeyden önce milyonlarca işçinin hakkında doğru bir karar verilebilmesi için masaya oturuyor. İşçilere fikirlerini sormak bir yana rakamlar hakkında bilgi dahi verilmiyor” dedi.
Açlık sınırının açıklanan rakamların çok daha üstünde olduğunun herkes tarafından bilindiğini ifade eden Öden, “bir sosyal problem yaşamamak açısından millete aç kalmayın ama sürünün deniyor. En azından devlete karşı da bir şey demeyin, bak ben sizi çalışmadan bile para veriyorum gibi bir yaklaşım söz konusu. İşsizlik maaşının da artmasının en temel nedeni bu. Kaldı ki belirlenen bu tutarın da herkese verilme gibi bir durumu yok. İşsizlik maaşı almak için bir sürü kriter belirleniyor. Portatif herkese verilen bir para değil. Bu konularda aşure gibi düşünüyorlar” diye konuştu.
Ne yapılmalı?
Yaşanan bu kısır döngünün nasıl çözüleceğini aktaran Öden, “Öncelikli olarak patronların ve işçilerin karşısında asgari ücret alan milyonlarca işçinin temsilcilerinin olması lazım. Bu temsilciler işçileri güzelce temsil ederek istenen hakları ifade ederek ihtiyaçları karşılasın. İkinci yapılması gereken iktidar adına masaya oturan sendika temsilcilerinin de bir kere ne kadarı işten yana olup olmadığının sorgulanması lazım. O sendika temsilcileri milyonlarca işçiyi temsil ediyor mu, etmiyor mu?. Sorumluluklarını bilen temsilciler her zaman işçilerin menfaatlerini göz önünde bulundurmalıdır” şeklinde konuştu.