Ağız bakımıyla maliyetli diş tedavileri azalabilir!

Düzenli ağız hijyeninin ağız ve diş sağlığı ve genel sağlık açısından önemlini vurgulayan uzmanlar, kötü ağızın bazı hastalıkların gelişmesi veya kötüleşmesine katkıda bulunabileceğini söylüyor

Diş ve diş eti hastalıklarının yanında ağız kokusunun da düzenli ağız hijyeniyle önlenebileceğini belirten Üsküdar Üniversitesi Üsküdar Diş Hastanesi Periodontoloji Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Nihal Bahar, “Uygun hijyen uygulamalarıyla önleyici ve koruyucu ağız bakımı, daha kapsamlı ve maliyetli diş tedavilerine olan ihtiyacı azaltabilir. Erken müdahale ve düzenli bakım, karmaşık prosedürler gerektirebilecek daha ciddi durumların önlenmesine yardımcı olur.” uyarısında bulundu.

Ağız hijyeninin, genel sağlık ve refahın temel bir yönü olduğunu hatırlatan Dr. Öğr. Üyesi Nihal Bahar, “Optimum ağız hijyenini korumak birkaç temel nedenden dolayı önemli.” dedi.

Florürlü diş macunu ile günde iki kez diş fırçalama ve günlük diş ipi kullanımı gibi düzenli ağız hijyeni uygulamalarının, diş çürükleri ve periodontal hastalıkları önlemede kritik öneme sahip olduğuna dikkat çeken Dr. Öğr. Üyesi Bahar, “Bu uygulamalar, diş minesinin aşınmasına ve diş eti iltihabına yol açabilen bir bakteri biyofilmi olan diş plağının çıkarılmasına yardımcı olur” açıklamasını yaptı.

Kötü ağız hijyeni ile kardiyovasküler hastalıklar, diyabet ve solunum yolu enfeksiyonları gibi sistemik sağlık koşulları arasında ilişki olduğunu ifade eden Dr. Nihal Bahar, “Ağız enfeksiyonları ve kronik iltihap, koşulları kötüleştirirken kapsamlı ağız bakımına olan ihtiyacı vurgular” dedi.

Dr. Öğr. Üyesi Nihal Bahar, ‘nefes kokması’ olarak bilinen halitozisin önlenmesinde ağız hijyeninin önemini vurguladı ve şöyle devam etti; “Yiyecek parçacıklarının birikmesi, bakteri büyümesi ve ağız hastalıklarından kaynaklanabilen halitozisi kontrol etme ve önlemeye yardımcı olur. Doğru teknikle fırçalama, diş ipi kullanımı ve antimikrobiyal gargara kullanımı ağız kokusunu gidermede çok etkili.”

Doğru fırçalama tekniğinin  diş ve dişeti yapısına uygun diş fırçasını seçmekten geçtiğinin altını çizen Dr. Öğr. Üyesi Nihal Bahar, “Çok yumuşak fırçalar diş plağını tam kaldıramadığından rutinde çok kullanılması tavsiye edilmez. Orta sertlikteki fırçalar diş ve diş eti üzerine çok fazla baskı uygulamadan kullanılması halinde tercih edilebilirler. Yumuşak fırçalar daha çok hastalıklı ve iltihaplı diş etlerinde veya ağız içinde herhangi bir ameliyat işlemi yapıldıysa tercih edilmeli.” dedi.

Fırçanın 45 derece açıyla diş eti ve dişin birleşim alanına konumlandırılarak süpürme hareketiyle diş etinden dişe doğru olmak üzere fırçalama yapılması gerektiğini hatırlatan Dr. Öğr. Üyesi Nihal Bahar, “Bu hareket, dişlerin dile ve yanağa bakan yüzeyleri de dahil olmak üzere her yüzeye en az beş kez uygulanmalıdır. Uygun fırçalama süresi 2-3 dakika arasındadır ve bahsettiğim şekilde dişlerin bütün yüzeyleri fırçalanırsa ideal süreye ulaşılır” şeklinde konuştu.

Günde 2 defa fırçalama ve akşamları diş ipi veya arayüz fırçası kullanımının diş aralarının temizliğinin sağlanmasına ve ideal bir ağız bakım rutinin oluşmasına yardımcı olacağını dile getiren Dr. Öğr. Üyesi Nihal Bahar, sözlerini şöyle tamamladı; “Uygun hijyen uygulamalarıyla önleyici ve koruyucu ağız bakımı, daha kapsamlı ve maliyetli diş tedavilerine olan ihtiyacı azaltabilir. Erken müdahale ve düzenli bakım, karmaşık prosedürler gerektirebilecek daha ciddi durumların önlenmesine yardımcı olur.
Özetle, düzenli fırçalama, diş ipi kullanımı ve profesyonel diş kontrollerinden oluşan sıkı bir ağız hijyeni rutinine uymak, ağız sağlığını ve dolayısıyla genel sağlığı korumak için vazgeçilmezdir. Bu, yalnızca ağız hastalıklarını önlemekle kalmayıp aynı zamanda sistemik sağlığı destekleyen, yaşam kalitesini artıran ve uzun vadeli sağlık bakım maliyetlerini azaltan proaktif bir önlemdir.” 

Bakmadan Geçme