‘Alsancak Limanı’na ne olduğu hakkında bir bilgi yok’

İMEAK DTO Ağustos ayı meclis toplantısı gerçekleştirildi. Başkan Öztürk, Alsancak Limanı hakkında resmi bir gelişme olamadığını ve satılıp satılmadığına dair bir bilgilerinin olmadığını ifade etti.

alsancak limanina ne oldugu hakkinda bir bilgi yok images

yenikiraz.com’dan Semi Tektaş’ın haberine göre, İMEAK Deniz Ticaret Odası Ağustos ayı meclis toplantısı İİMEAK Deniz Ticaret Odası toplantı salonunda gerçekleşti. Toplantıda konuşan İMEAK İzmir Deniz Ticaret Odası Yönetim Kurulu Başkanı Yusuf Öztürk, “Türkiye’nin ihracat pazarlarında bir durgunluk yaşanıyor. Çin’den gelen dezenflasyon ve düşük dış ticaret rakamları, dünya ekonomisi açısından sıkıntı kaynağı haline geldi” dedi.

“RESMİ BİR GELİŞME YOK”

Alsancak Limanı hakkında konuşan Öztürk, liman hakkında resmi bir gelişme olmadığını söyledi. Öztürk konuyla ilgili olarak “ İzmir Alsancak Limanı hakkında resmi bir gelişme yok. Üzerinde bir çalışma var mı yok mu bir bilgimiz yok. Bakanlık ile gerekli görüşmeler yapılıyor ama satıldı mı satılacak mı özelleştirilecek mi bilmiyoruz. Ama biliyoruz ki devlet aklı ne yapması gerektiğini bilir. İzmir Limanı İzmir için çok önemli bir yere sahiptir. Alsancak Limanı’na gereken değeri verilecektir” bilgisini paylaştı.

“KÜRESEL EKONOMİDEN DE ÇOK FAZLA POZİTİF İŞARET GELMİYOR”

Enflasyon ile mücadele ederken küresel ekonomilerde pozitif sinyallerin gelmediğini söyleyen Öztürk, “Yüksek enflasyonla mücadele, ülkemiz ekonomisinin temel gündem maddesi olmaya devam ediyor. Geçtiğimiz hafta Merkez Bankası politika faizini sürpriz oranda artırdı. Enflasyon iş dünyasının önünü görmesine, uzun vadeli plan yapmasına engel oluyor. Lojistik sektöründe yakıt fiyatlarından dolayı anlık fiyat uygulamasına geçildiğinden bahsediliyor. Turizm sektörü de rekor kıran ziyaretçi sayısına rağmen, artan maliyetlerle baş edemiyor. Tüketici Güven Endeksi’ndeki gerileme de, iç pazardaki daralmanın sinyalini veriyor. Önümüzde Kur Korumalı Mevduat’ın tasfiyesi, finansmana erişim gibi bir dizi kritik konu var. Eylül ayında açıklanacak Orta Vadeli Program ve Ekim’de açıklanacak 12. Kalkınma Planı ile geleceği daha net planlayabileceğimizi düşünüyoruz. Ülkemiz yüksek enflasyonla baş ederken, küresel ekonomiden de çok fazla pozitif işaret gelmiyor. Türkiye’nin ihracat pazarlarında bir durgunluk yaşanıyor. Çin’den gelen dezenflasyon ve düşük dış ticaret rakamları, dünya ekonomisi açısından sıkıntı kaynağı haline geldi. Çin’in yüzde 5 büyüme hedefini yakalayamayacağı beklentisi, hammadde fiyatlarından deniz taşımacılığına kadar birçok alanda belirsizlik yaratıyor” diye konuştu.

ABD’nin sıkı para politikasının, uluslararası ticareti yavaşlattığını belirten Öztürk, “Örneğin Los Angeles Limanı sevkiyatları bir önceki yıla göre yüzde 26,8 düştü. Dünyanın önde gelen konteyner gemi operatörleri, 2023 yılının geri kalanında taşımalarda muhtemelen düşüş yaşanacağını bekliyor. Global konteyner taşımacılığındaki daralmanın yüzde 4’e kadar çıkabileceği tahmininde bulunanlar da var. Navlunlarda pandemi sonrası başlayan hızlı düşüş devam ediyor. Dökme kuruyük navlunları için temel gösterge olan Baltık Kuruyük Endeksi’nde beklenen toparlanma bir türlü gerçekleşmiyor. BDI, 1,000 puanın biraz üzerinde bulunuyor. Ocak 2022’de 20’lik konteyner için 5 bin doların üzerinde bulunan Şangay Konteyner Endeksi ise, 25 Ağustos haftasında bin 13 dolar oldu. Rusya’nın 17 Temmuz’dan itibaren durdurduğu Tahıl Koridoru nedeniyle tahıl fiyatları yükselmeye devam ediyor. Şu ana kadar görüşmelerden olumlu bir sonuç alınamadı. Bölgedeki tahılın sevkiyatı için yeni yollar aransa da, Tahıl Koridoru’na alternatif bir rota bulunamadı. Umarız vakit kaybetmeden bu koridor yeniden tesis edilir ve gıda kıtlığı nedeniyle dünya açlık tehlikesi yaşamaz” ifadelerini kullandı.

Panama Kanalı’nda su seviyesinin çekilmesinin deniz taşımacılığında tıkanıklığa yol açtığını söyleyen Öztürk, “Gezegenimiz, küresel ısınma kaynaklı iklim krizinin etkilerini yaşamaya devam ediyor. Kanada’dan Akdeniz ülkelerine kadar birçok yerde yangınlar devam ediyor. En son Çanakkale’deki yangın içimizi de yaktı. Dünya taşımacılığının yüzde 6’sının yapıldığı Panama Kanalı’nda su seviyesindeki çekilme, deniz taşımacılığında tıkanıklığa yol açtı. Dökme yük gemileri alternatif ve maliyetli rota arayışına girdi. Mart 2021 Süveyş Kanalı’nın karaya oturan bir gemi nedeniyle kapanmasının, küresel tedarik zincirinde yarattığı kırılmayı yaşamıştık. Konteyner gemilerinin geçişinde şimdilik sorun olmasa da Panama Kanalı’ndaki kısıtlamaların maalesef olumsuz sonuçlarıyla yüzleşmek zorunda kalacağız. Ayrıca sonbahar aylarıyla beraber El Nino’nun deniz ticaretini olumsuz etkilemesi bekleniyor. Dünya ticaretinin bir başka boyutunu da pandemi nedeniyle yavaşlayan ticaret savaşlarının yeniden kızışması oluşturuyor. Ülkeler coğrafi olarak yakın ve dost olarak nitelendirdikleri ülkelerle ticaret yolunu seçiyor. Çin’in Kuşak ve Yol Projesi’ne karşı Avrupa “Küresel Geçit” projesini gündeme getiriyor. Almanya, her isteyenin ülkede yatırım yapmasının önünü kesen bir yasa hazırlıyor. Bu rekabet, limanların cazibesini de artırıyor. Son aylarda limanlarda el değiştirmelerin, yeni liman ve dry-port dediğimiz lojistik merkez yatırımlarının arttığını gözlemliyoruz. Limancılıkta kartların yeniden karıldığı bir dönemde, ülkemiz limanlarının stratejik değerinin artacağına inanıyoruz” şeklinde konuştu.

“ÜLKEMİZDEN 4 LİMAN GİRMEYİ BAŞARDI”

Denizcilik sektöründeki veriler hakkında bilgi veren Öztürk, “Denizcilik Genel Müdürlüğü verilerine göre, limanlarımıza ilk yedi ayda 574 kruvaziyer gemisi ile 691 bin yolcu yanaştı. Sektör, bin gemi ve 1,5 milyon yolcu hedefine emin adımlarla ilerliyor. Yük hacmine baktığımızda ise ülkemizin küresel ticaretteki yavaşlamadan etkilendiğini görebiliyoruz. Limanlarımızda ilk yedi ayda 7.2 milyon TEU yük elleçlendi. Bu rakam geçen yılın gerisinde bulunuyor. Buna rağmen Lloyd’s List’in 2023 En Büyük 100 Liman Listesi’ne ülkemizden dört liman girmeyi başardı. Bu yıl 27-29 Eylül tarihlerinde ikinci kez Fuar İzmir’de düzenlenecek Logistech Fuarı’nda bir araya geleceğiz. Logistech, daha ikinci yılında sektörün parlayan yıldızı olmayı ve sektörün tüm bileşenlerini İzmir’de buluşturmayı başardı. Fuar A Holü tamamen doldu. İzmir’in uluslararası liman kenti ve Akdeniz çanağında ticaret ve lojistik merkez olması, ayrıca denizcilik ve lojistik sektörümüzün gücü hedefi tam 12’den vurmamızı sağladı. Fuar’da, üye firmalarımızın kendi stantlarının yanı sıra Oda olarak İZFAŞ işbirliği ile 234 metrekare alanda 10 katılımcı firma ile sınırlı olacak şekilde bir stant oluşturduk” dedi.

“ACİL VE KÖKLÜ MÜDAHALE”

Öztürk konuşmasının devamında, “Sektörümüzü yakından ilgilendiren bir gelişme de, geçtiğimiz günlerde Yatırım Ortamını İyileştirme Koordinasyon Kurulu toplantısında alınan kararlar oldu. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Sayın Cevdet Yılmaz’ın, demiryolları ile liman ve üretim merkezleri bağlantılarının güçlendirilmesinin en temel konular arasında yer alacağı açıklamasını memnuniyetle karşılıyoruz. Altyapı geliştirme ve iş yapma süreçlerini kolaylaştırma kararları doğrultusunda altyapısı büyük ölçüde tamamlanmış Kemalpaşa Lojistik Merkezi’nin üstyapısının yapılarak faaliyete geçmesi, TCDD İzmir Alsancak Limanı’nın içine kadar giren demiryolunun daha etkin kullanılması, Aliağa bölgesinde atıl kalan demiryolu ağının rantabl hale getirilmesi ve Kuzey Ege Çandarlı Limanı Projesi’ne demiryolunun ulaştırılması gerekmektedir. İZKA’nın hazırladığı Aliağa Limanları Arka Alanı Ulaşım Raporu, Aliağa bölgemiz ile ilgili çarpıcı verileri içermektedir. Aliağa limanlarında elleçlenen 80 milyon ton yükün yüzde 61’i trafiğe çıkarken, bu yükün sadece yüzde 2,4’ü demiryolu ile taşınmaktadır. Üstelik 2033’te elleçlenen yükün 137 milyon tona ulaşması beklenmektedir. Bölgede karayoluyla taşınan liman ve sanayi hedefli toplam yük miktarı günlük 175 bin tona, kamyon sayısı ise günlük 8 bin 800’e ulaşmaktadır. Bu veriler bize, bölgemiz limanlarının tıkanmaması için acil ve köklü müdahaleler yapılması gerektiğini göstermektedir” ifadelerini kullandı.

Haber Merkezi

Exit mobile version