Balçova'da kadın ve çocuk cinayetlerine karşı yürüyüş
Son günlerde artan kadın ve çocuk cinayetlerine dikkat çekmek amacıyla düzenlenen yürüyüşte neler yaşandı? Balçovalılar, sokakları doldurarak hangi mesajları verdi? Bu hareket, toplumda nasıl bir etki yaratacak? Kadın hakları ve güvenliği için hangi adımlar atılmalı? Yürüyüşün arka planında yatan acı gerçekler ve bu konuda atılması gereken adımlar, yerel yönetim ve toplum üzerinde nasıl bir etki yaratacak?
Balçova, son günlerde artan kadın ve çocuk cinayetlerine karşı duyulan endişeyi dile getirmek amacıyla Ata Caddesi'nde geniş katılımlı bir yürüyüş düzenledi. Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Balçova İlçe Başkanlığı tarafından organize edilen etkinliğe, CHP İl Başkanı Şenol Arslanoğlu, CHP İlçe Başkanı Murat Aküzüm, Balçova Belediye Başkanı Onur Yiğit ve eşi Ayşegül Yiğit de katıldı. Yürüyüşe katılan Balçovalılar, “Kadına kalkan eller kırılsın”, “Kadın, Yaşam, Özgürlük”, “İstanbul Sözleşmesi Yaşatır” ve “Susmuyoruz, korkmuyoruz, itaat etmiyoruz” gibi sloganlar atarak tepkilerini dile getirdiler.
Etkinliğin son bulduğu Cumhuriyet Meydanı'nda, CHP Balçova İlçe Başkanlığı Yönetim Kurulu Üyesi Melike Dikmen, kadınlara ve çocuklara yönelik şiddete karşı bir basın açıklaması yaptı. Dikmen, açıklamasında, “Her geçen gün yeni bir kadın cinayeti haberiyle uyanıyoruz. Bizler CHP Balçova İlçe Örgütü olarak, bu vahşeti durdurmak ve sesimizi duyurmak için buradayız” ifadelerini kullandı.
Şiddet ve Cinayetlere Karşı Acil Önlemler Talep Edildi
Dikmen, açıklamalarında Türkiye'de kadın ve çocukların yaşam haklarının ihlal edildiğine dikkat çekerek, “Devletin, kadınların yaşam haklarını güvence altına almak için daha güçlü önlemler alması gerekmektedir. İstanbul Sözleşmesi'nden bir gecede çıkılması, kadına yönelik şiddetin artışını doğrudan etkileyen bir durumdur” dedi.
Kadınların korunması ve yaşatılması için etkin politikaların hayata geçirilmesi gerektiğini ifade eden Dikmen, “Yargı ve kolluk kuvvetleri bu konuda kararlı bir şekilde hareket etmelidir. Kadın ve çocuk cinayetlerini durdurmak, devletin asli görevidir” vurgusunda bulundu.
Dikmen ayrıca, “Eğitimden hukuki yaptırımlara kadar her alanda topyekûn bir mücadele başlatılmalı ve kadına şiddet sıfırlanmalıdır. Şiddete karşı susmuyoruz!” diyerek, tüm yetkilileri sorumluluk almaya davet etti. Ayrıca, 10 Ekim'de barış çağrısıyla hayatını kaybeden barış gönüllülerine saygı duruşunda bulunarak, “Onları saygı ve özlemle anıyoruz” ifadesini kullandı.
Toplumun Duyarlılığı ve Gelecek İçin Umut
Bu yürüyüş, Balçova halkının kadın ve çocuk cinayetlerine karşı gösterdiği duyarlılığı bir kez daha ortaya koydu. Toplumda bu tür etkinliklerin devam etmesi ve kadın hakları konusunda farkındalığın artırılması gerektiği belirtiliyor.