Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal: Değişim böyle olmaz!
Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal yerel seçim öncesi adaylık sürecine ve siyasi gündeme ilişkin Bayraklı Havuz...
Bayraklı Belediye Başkanı Serdar Sandal yerel seçim öncesi adaylık sürecine ve siyasi gündeme ilişkin Bayraklı Havuz Kafede basın mensuplarıyla bir araya geldi. Sandal gerçekleşen ilçe adaylarının atamalarına tepkisini dile getirerek, Genel Merkezi eleştirdi.
Sandal açıklamalarında şu ifadelere yer verdi:
Bayraklı'daki iradeyi yok saymaya kimsenin hakkı olmadığını vurgulayan Sandal açıklamasında şu ifadelere yer verdi:
Mahalle, il ve ilçe seçimlerinden sonra bir kurultayımız oldu. Kılıçdaroğlu ve Özel yarıştı. Demokratik süreç sonucunda Özel yeni Genel Başkanımız oldu. Sayın Genel Başkanımızın konuşmasındaki söyledikleri bütün partilerimizi ve arkadaşlarımızı umutlandırdı. Özel, 'kayıt dışı siyaseti bitireceğim' dedi bu çok kıymetli bir cümleydi. Siyasetin şeffaf ve kayıtlı olması son derece önemliydi. 'Anket yapacağım, heyetler gönderip raporlarına bakacağım, fikirler alacağım ve bunların tamamı şeffaf olacak' denildi. Ancak sonucun değerlendirmesini takdirlerinize bırakıyorum.
''ANKETTEKİ İSİMLERDEN ESER YOK''
Bayraklı'nın memnuniyet anketi sıralamasında üst sıralarda olduğunu kaydeden Sandal, ''Bayraklı memnuniyet anketi İzmir'dekilerden en iyisiydi. Komisyon kararları, parti yetkililerden duyduğum; güçlü adayın belediye başkanı olacağı yönündeydi. Belediye başkan adayını belirlemeye yönelik üç isimli bir anket ile Bayraklı yurttaşlarına sordular ve bizim oranımız o ankette oldukça yüksek çıktı. Rakamları da biliyorum, ancak kimseyi rencide etmek istemem. Sorulan ankette üç arkadaştan eser var mı? Yok. Çünkü Serdar Sandal, Kemal Kılıçdaroğlu'na yakın bir isimdi ve Kılıçdaroğlu'na oy verdi.
''ARSLANOĞLU İZMİR İRADESİNE SAHİP ÇIKAMADI''
Sandal açıklamalarında şunları da kaydetti:
25-26 Kasım'da Tüzük kurultayı toplanacaktı, noldu tüzük kurultayız? Ön seçimden haberi olan var mı? İl ve ilçelere sormadan herhangi bir atama yapmayacağız dediler, ancak İzmir İl Başkanı'na kimin atama yapacağını söylemediler. Arslanoğlu, gelmiş geçmiş en düşük performans gösteren il başkanıdır. İzmir iradesine ve örgütün gücüne sahip çıkamamıştır. İlk ve ikinci oyu Kılıçdaroğlu'na verdi. Bir vekilimiz oyumu değiştirmemi istedi, ben de bir söz verdim. Kılıçdaroğlu'na oy verme gerekçem onun vicdanı, liyakitiydi ve toplumsal barışın mimarına oy verdim. Ben tavşan değilim ki bana belediye başkanı ile ilgili ışık tutuyorsunuz, ben işimi adam gibi yapan bir belediye başkanıyım. Ekipler değiştiğinde adaylar ve kadrolar da değişir, gayet doğal. Bize anketlerden ve komisyonlardan çıkın ve gerisini bize bırakın dediler. Özel ile de aynı görüşmem oldu. Ancak ankette sorularının esamesi okunmadı. Bu süreç bizi üzüyor. Partimizle ilgili kaygı duyuyoruz. Aldığımız telefonlar bizi rahatsız ediyor ancak bir haksızlık olsa da farklı bir yönetim anlayışı olsa da biz CHP'liyiz. Bağımız sıradan bir bağ değil.
''HESAP GÜNÜ BUGÜN DEĞİL''
CHP'deki küskünlüğün bitirilmesi için gereken iradeyi ortaya koymanın önemine vurgu yapan Sandal, ''Dağınıklığı ve küskünlüğü bitirecek bir irade ortaya koymak önemlidir. Hesap günü bugün değildir, bu işler bittikten sonra olacaktır. O gün oturup bir daha konuşacağız. Hiç kimsenin bir ülkenin umudu olan bir süreci sekteye uğratmaması gerektiğini düşünüyorum. Kılıçdaroğlu'na oy verdiği için belediye başkanlarını yok saymak çok yanlış. Kılıçdaroğlu'na oy verdim, pişman değilim ve bugün olsa yine veririm. Beş benzemezi bir arada tutan biri olarak, bugün biz beş parçaya bölündük. Sandığa gitmemek veya oy vermemek, yanlış bir yaklaşım. Adayın doğruluğu veya yanlışlığı, bugünün meselesi değildir. Süreci hep birlikte yürüteceğiz. Bayraklı'da payımıza düşen ne varsa yapacağız. Bireysel hırsımı siyasal aklımın önüne geçirmeye kararlıyım. Öne çıkanlar da ellerini çeksinler artık'' şeklinde konuştu.
''KORKUNUN ECELE FAYDASI YOK''
Sandal sorulan cevaplara yanıt verdi. Seçim sonrası olağanüstü kurultayın toplanma ihtimali konusunda gelen soruya, ''Bu parti, otel odalarında veya hukuk bürolarında kurulan bir parti değil. Bu partiyi var edenler, farklı bir geleneğe sahip insanlar ve gelecekle ilgili kuşku duyduklarında gereken adımları atarlar. Bu mesele sona erdikten sonra, bu sorunu tekrar gözden geçireceğiz. Bazıları belediye başkanlarının üstünü çizmiş olabilir, ancak bu korkunun ecele faydası yok'' dedi.
''DEĞİŞİMDEN KASIT BUYSA KARŞISINDAYIZ''Formun Üstü
Değişim ileriye mi yoksa geriye mi oldu sorusuna ise şu cevabı verdi:
Söz konusu olan siyasi parti, önderinin Atatürk olduğu bir parti. 6 okumuzdan bir tanesi de devrimcilik. Değişim dediğinizde devrim çok daha büyük bir kavram. Adayları değiştirmek ise sadece adam kayırmacılıktır. Değişim başka bir şeydir. Değişim, Ali'yi değiştirmekle, 'ben yaptım' demekle gerçekleşmez. Değişim böyle olmaz. Eğer değişimden kasıt bu ise, tabii ki karşı duruyoruz.
Aysun Güler