Depremin olacağı biliniyordu ancak hiçbir şey yapılmadı
Türkiye İşçi Partisi (TİP) 24 Mart'ta, Deprem (Suçları) Raporu yayımladı. 154 sayfalık rapor üç bölümden oluşuyor.
Özlem KARA/YENİ İZMİR Raporun birinci kısmında deprem anında ve sonrasında yaşananlar ele alınırken; ikinci kısımda depremin öncesine, AK Parti'nin deprem hazırlığına odaklanılıyor. Üçüncü ve son kısımda ise TİP depremlerin ardından yürüttüğü faaliyetlerin ve yapılması gerekenlere ilişkin önerilerini sunuyor.
Raporun, Giriş Beklenen Felaket kısmında ise 'İktidar ve iktidar medyası 6 Şubat'ta yaşanan depremin 'yüzyılın felaketi' olduğunu iddia etti. Bu iddiayı yıkımın büyüklüğünü ve deprem sonrası acizliklerini gerekçelendirmek için kullandılar. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan depremden üç gün sonra Hatay'da yaptığı açıklamada 'böylesi büyük felakete hazırlıklı olabilmek mümkün değildir' iddiasında bulundu. Oysa ki gerçek bundan çok farklıydı. Yaşadığımız felaketi Marquez'in 'Kırmızı Pazartesi' romanının hikayesine benzetebiliriz. Marquez'in romanı, işleneceğini herkesin bildiği ancak engel olmak için kimsenin bir şey yapmadığı bir cinayetin öyküsünü anlatır. Buna benzer şekilde, deprem konusunda bilim insanları gelecek olan felaketi raporlamış, etkilerini öngörmüş, alınması gereken önlemleri sıralamış, ancak iktidar bu konuda harekete geçmemiştir' ifadelerine yer veriliyor.
'AFAD'ın organizasyonsuzluğu
AFAD'ın organizasyonsuzluğu başlıklı metinde Hatay'daki AFAD gönüllüsünün Diken gazetesine verdiği röportaj'dan alıntı yapılarak bölgeye ulaşmaya çalışan AFAD gönüllülerin otostop çektiklerini, hasarlı binalarda uyumak zorunda kaldıkları, AFAD koordinatörünün bölgeye 6. gün gelmesi gibi önemli detaylara değiniyor. Bir AFAD görevlisinin 'Samandağ'ı taradık, herkes ölmüş' minvalinde kurduğu cümlenin ardından bölgeden 350 insan canlı çıkarıldığına vurgu yapılan raporda Eski Bakan Sadullah Ergin'in Hatay'daki açıklaması, ve AFAD'ın Afetlere Müdahale Genel Müdürü (İsmail Palakoğlu) uzun yıllar Diyanet Vakfı ve Diyanet İşleri Başkanlığı'nda çalışmış bir ilahiyat fakültesi mezunu olduğuna dikkat çekildi.