Doğumunun 100. yılında Selçuk Yaşar'ı andılar

Selçuk Yaşar, 100. doğum gününde Yaşar Üniversitesi'nde düzenlenen panelle anıldı. Etkinliğin açılış konuşmasını yapan Yaşar Holding Yönetim Kurulu Başkanı Feyhan Yaşar, 100. doğum yılında Selçuk Yaşar'ı hep güzelliklerle anmak istediklerini belirterek, 'Onun iz bıraktığı değerli eserlerle anacağız. Baba olarak sevgisini çok belli etmese de sağlığımız, eğitimimiz, arkadaşlıklarımızla çok ilgilenirdi. Bizi iş hayatı konusunda hep teşvik etti. Paylaşımcı ve mütevazi bir insandı' dedi.

Daha sonra 100. doğum yılında Selçuk Yaşar konulu panele geçildi. Selçuk Yaşar'ın danışmanlığını da yapan Gazeteci Hakan Atis'in moderatörlüğündeki panelin konuşmacıları Selçuk Yaşar'ın hayatında önemli yerlere sahip iş insanları Uğur Yüce, Hasan Denizkurdu ve Yılmaz Gökoğlu'ydu.

Selçuk Yaşar'ın onurlu, çalışkan ve insanı motive eden kişiliğe sahip olduğunu belirterek, bu özelliklerini kritik konularda deneyimlediğini vurgulayan Hakan Atis, sezgileri güçlü, ileriyi gören, lider biri olduğunu, pek çok alanda ilklere imza attığını anlattı.

Selçuk Yaşar'ı abi dediği 1950'li yıllardan beri tanıdığını belirterek sözlerine başlayan Uğur Yüce, 'Annem noterdi, sonra da avukatlığa döndü. Hem noter hem de avukatken Durmuş Yaşar'a hizmet verdi. Biz de benden 15 yaş büyük Selçuk Abi ile aynı liseden mezunuz. O nedenle aramızda gönülbağı var. Selçuk Yaşar hakkında en güzel tespiti yıllar önce Raşit Özsaruhan yapmıştı; 'Krizlere bir tek Selçuk direnebildi. Onun genlerinde sanayici kanı var demişti. Et, süt ve boya sektörlerine ilgisi dededen geliyor. Selçuk Bey yeniliklere açık ve bunları uygulayan bir insandı' diye konuştu.

Selçuk Yaşar ile 1983 yılında tanıştığını söyleyen Yılmaz Gökoğlu da 'O tarihlerde toplulukta çalışmaya başlamıştım. 1995 yılında holding merkezine gelince daha yakın çalışmaya başladık. Selçuk Bey'in 4 ana prensibi vardı iş hayatında. Kurduğu tesislerin sürdürülebilirliği, iş yaparken topluluk değerlerine ve etiğe verilen önem, toplumsal fayda sağlayan vakıflar kurulması, değişim ve gelişim. Yaşadığı her soruna belli bir reaksiyon gösterebildiği için o sorunlardan güçlenerek çıktı' dedi.

Hasan Denizkurdu ise henüz 3 yıllık avukatken Çeşme'de başlatılan kadastro çalışmaları nedeniyle yolunun Selçuk Yaşar ile kesiştiğini açıladı. Denizkurdu, o yılları şöyle anlattı; 'Kemeraltı'nda avukatlık yapıyorum. Bir telefon geldi Selçuk Bey. Beni görüşmeye çağırdı. O tarihte Çeşme'de kadastro çalışması başlatılmış. Tapu'da arazilerin eksik gösterilmesi yüzünden tapuda görünmeyen kısımlar hazineye devrediliyor. Selçuk Bey'in evinin yarısı, Altınyunus, marina hep hazineye gidiyor. Ayrıca marina da yıkılacak. O zaman Meydan Apartmanı'nda bulunan holding merkezine toplantıya davet edildik. Pek çok hukukçu var. Herkes çözüm yolu söyledi. Ben itiraz ettim. Onların söylediği gibi olmayacağını anlattım. 2 gün sonra beni tekrar çağırdı ve hukuki süreci bana verdi. Arazileri kurtardık. Anlaştığımızın 2-3 katı para verdiği gibi beni holdinge aldı. 28 yaşında İdare Komitesi Üyesi oldum. Selçuk Bey, yatırım alanlarını iyi seçtiği kadar ekibini de iyi seçiyordu. Başarısının bir nedeni de buydu. Gençlere fırsat vererek büyüdü.'