Enflasyon ortada, seçimlere kadar gramla
Son aylarda et fiyatlarındaki yüksek artışlar, Türkiye’deki vatandaşlar tarafından hala endişeyle takip ediliyor. Yılbaşından bu yana...
Son aylarda et fiyatlarındaki yüksek artışlar, Türkiye'deki vatandaşlar tarafından hala endişeyle takip ediliyor. Yılbaşından bu yana yüzde 50'ye yakın zam ile kıyma fiyatları 300 lirayı aşarken, sektörde faaliyet gösteren üreticiler ve kasaplar, fiyatların bir süre daha yüksek seviyelerde kalacağı konusunda uyarıyor.
FİYATLARIN DÜŞMESİ HAYAL
Cumhuriyet Gazetesi'ne demeç veren, İzmir Kasaplar Odası Başkanı Melih Şenkara, artan fiyatların üreticiler ve kasaplar için de bir belirsizlik yarattığını söylüyor. Gram hesabıyla satılmaya başlanan kıyma fiyatlarının düşmesini beklemenin hayalperestlik olduğunu belirten Şenkara, 'İneğimizi ithal samanla besliyoruz. Kimse indirim beklemesin. Enflasyon ortada.' diye konuştu.
Üretimdeki düşüşün devam etmesi nedeniyle fiyatların yüksek seviyelerde kalacağına dikkat çeken Şenkara, şu anda İzmir'de kıymanın kilo fiyatının etin cinsine göre 300 ila 350 lira arasında olduğunu söyledi. Dananın kesim fiyatının 180 liraya, karkas dana etinin kesim fiyatının ise 210 liraya ulaştığına dikkat çeken Şenkara, maliyetlerin ortada olduğunu ve fiyatların düşmesini beklemenin gerçekçi olmadığını ifade etti.
'KESİM DEĞİL , BESİCİ DESTEKLENMELİ'
Kasaplar odası başkanı, seçimlere kadar fiyatların yüksek seviyelerde devam etmesini beklediklerini, esnaf olarak önlerini göremediklerini ve yaza fiyatların ne olacağını bilemediklerini söyledi. Şenkara, fiyatların sabitlenebilmesi için üretimin desteklenmesi gerektiğini belirterek, 'Kesimi değil, besiciliği desteklesinler. 60 bin liralık büyükbaş hayvan için 250-300 lira ödemek teşvik değildir. Sunulan destekler bugün giderleri bile karşılamıyor.' dedi.
YÜKSELİŞ NASIL DURDURULUR?
Türkiye'de et fiyatlarındaki yükseliş, ekonomik koşullar nedeniyle zaten zor durumda olan halkın daha da zorlanmasına neden oluyor. Piyasada bulunan alternatifler de genellikle yüksek fiyatlarla satılıyor. Bu nedenle, vatandaşlar et tüketimini azaltıp alternatif protein kaynaklarına yönelmeye başladılar. Ancak enflasyon nedeniyle bu kaynaklara da ulaşmak asgari ücretli kesim için zor görünüyor.
Türkiye'deki et fiyatlarındaki yükseliş, halkın zaten zor durumda olan ekonomik koşullarını daha da zorlaştırmaktadır. Uzmanlar, et fiyatlarının düşmesi için birkaç çözüm önermektedirler. İlk öneri, et üreticilerinin verimliliğini artırarak üretim maliyetlerini düşürmeleridir. Bu, hayvanların daha verimli bir şekilde yetiştirilmesi ve daha az yem tüketmeleri anlamına gelir. İkinci öneri, Türkiye'nin et ithalatını artırarak iç piyasada arzı artırması ve bu sayede fiyatların düşmesine yardımcı olmasıdır.Üçüncü öneri, vatandaşların et fiyatları yüksek olduğunda alternatif protein kaynaklarına yönelmeleridir. Balık, tavuk, yumurta, mercimek, nohut, kuru fasulye, soya gibi protein kaynakları bu alternatifler arasında yer almaktadır. Dördüncü öneri, et üreticilerine vergi ve destekler sağlayarak üretim maliyetlerinin düşürülmesidir. Bu da ürünlerinin fiyatlarının düşmesine yardımcı olabilir. Son öneri ise et fiyatlarının belirli bir fiyat aralığında tutularak tüketiciye uygun fiyatlı et sunulmasıdır. Bu önerilerin uygulanması, Türkiye'deki et fiyatlarının düşmesine yardımcı olabilir ve vatandaşların ekonomik zorluklarla baş etmelerine yardımcı olabilir.
ÖNERİLER ÇÖZÜM GETİRİR Mİ?
Ancak, her bir önerinin kendine özgü avantajları ve dezavantajları vardır. Örneğin, ithalatın artırılması ile iç piyasada arz artırılabilir, ancak ithalatın maliyeti de yüksek olabilir. Üretimde verimliliğin artırılması da uzun vadede faydalı olabilir, ancak kısa vadede maliyetleri artırabilir. Vergi ve destekler, et üreticilerine yardımcı olabilir, ancak bunların finansmanı da önemli bir konudur. Bu nedenle, et fiyatlarındaki düşüş için çözüm önerileri değerlendirilirken, farklı önerilerin avantaj ve dezavantajları dikkate alınmalı ve uygun bir strateji belirlenmelidir. (ES)
HABER MERKEZİ