Florya'da öğretmen Kemeraltı'nda köfteci

Adnan Şahin. İstanbul Florya’da tarih öğretmeniydi. Dershanelerin kapanması süreciyle işinden, yurdundan oldu. Soluğu İzmir’de aldı. Beyaz önlüğünü giyip, köfteciliğe soyundu. Havra Sokağı’nda küçük bir arabada dede tarifi köfte satıyor. “Parası olan değil, olmayan da gelsin” diyor.

TAKİP ET

Küçük bir seyyar araba ile hava kararına kadar Kemeraltı'nda köfte satan Adnan Şahin, nam-ı diğer Adnan Usta, aslında bir eğitimci. Dershanesinin kapanmasını yaşlı gözlerle izleyen Adnan Usta, şimdi dede tarifi köftelerini yapmaktan büyük mutluluk duyuyor

İstanbul Florya'da iş insanları ve bürokrat ailelerin çocuklarıyla ilgilenirken hükümetin dershaneleri kapatma politikasıyla kurumunun kapandığını ifade eden Adnan Usta, '450 bin dolar borcum vardı. 6 daire kaybettim. Ya intihar edecektim ya da devam diyecektim. Ancak, ailem ile beraber dimdik ayakta durmayı seçtim. Etrafımdakiler bana 'yapamasın' dediler ama inat ettim, yurt dışına gidebildim. Her şeyi elimin tersiyle itip, dedemin tarifiyle köfte yapmaya başladım. Burası garibanlara kapısını sonuna kadar açmış bir yer, parası olmayan da gelsin' dedi.

4 KATLı BINA KAPANDı

'Eğitimciliği bırakıp, köfteciliğe geçiş yapınca başta eşim tepki gösterdi ' diyen Adnan Usta, yaşadıklarını şöyle anlattı: '17 sene öğretmenlik yaptım, 12 sene okul müdürlüğü, 6 sene aile danışmanlığı yaptım. Amerika'ya kaçan ve ne olduğu belli olmayan FETÖ ile dershaneler kapatıldı. Sıfırdan dört katlı bir dershaneydi, kapatırken çok hüzünlenmiştim. O süreç kalbimi çok yaraladı, mesleği bırakmama neden oldu.'

'BORÇLARI BİTİRDİM'

2012 senesinde eşi Nurgül Hanım ile birlikte hayata tekrar tutunduğunu söyleyen Adnan Usta, '1950'li yıllardan kalma dedemin tarifiyle köfte yapmaya başladım. Edirne, Antep ve İzmir ciğerinin birleşimiyle ün yaptım. Dedem ile babaannem taşı kaynatsa yerdiniz. Ben de onlardan el aldım. İyi ki de bu dede mesleğine geri döndüm.  Buraya,  'Halil İbrahim Sofrası' diyorum. Diyorum ki, 'parasında değilim'  Cebinde parası olmayan karnını doyurur gider. Yeter ki yüreğinizi insanlarla paylaşın. Köfteyi yemek için 1 saat kadar sıra bekleyenler var. Burası bereketli bir yer. Küçücük seyyar araba ile borçları bitirdim' ifadelerini kullandı.

'ÖĞRETMENLIKTEN ÇOK SEVDIM'

Ailesine olan sevgisini dile getiren Adnan Usta, 'Birileri bana trilyon verse, ailemi değişmem. 3 tane çocuğum var; Fatih, Fatma ve Faruk. Onlara vakit ayırmaya çalışıyorum, kendime özüme döndüm. 2006- 2007 yıllarında Bakırköy'de eğiticilerin eğitilmesi semineri hocasıydım. 5 bin kişiye seminer verebilirim. Evim de belki de 30 takım elbisem var, 30 rugan ayakkabım var, 200 kravatım var. Toplumun en alt seviyesiyle içli dışlıyım. Ancak buradaki samimiyet hiçbir şey ile ölçülemez. Bu esnaf torunu olmamızdan kaynaklanıyor. Yedirmeyi, içirmeyi öğretmenlikten daha çok sevdim' diye konuştu.

'TOPRAĞIMIZI BIRAKMAYALIM'

Vatana, millete, devlete ve gençliğe kendisini feda etmeye hazır olduğunu vurgulayan Adnan Usta, ülkenin ekonomisinden de dolayı insanların karamsar olduğunu söyledi. Bireylerin ne olursa olsun kendisine inanması gerektiğini hatırlatan Adnan Usta, 'Dedim ki, 'çalışacağız, üreteceğiz ve kazanacağız' Doğal Cüceloğlu'nun öğrencisiydim, kendisinden ders aldım, seminerlerine katıldım. Bir insan inanırsa, başarır. Dürüstlük ve kararlılığın da altını çizmek istiyorum. Çevrenin ne dediği önemli değil, yeter ki önlüğünü giyip, eldivenlerini taksın. Amerika'ya 10 yıllık vizem vardı, İngiltere'ye vizem vardı, dünyanın çeşitli yerlerine kolej müdürü olarak gidebildim. Ama elimin tersiyle ittim.  Yurt dışını gidip görün ancak toprağımızı bırakmayalım. Hep beraber el ele vererek, sıkıntılı günleri aşacağız. Türkiye'yi bize Atatürk hediye etti. Suriyeliler kaçıp ülkemize geldiler. Oysa ki bizler vatanımızı bırakmayız' dedi

'BU IŞE OĞLUM DEVAM EDECEK'

Vakıf üniversitelerin açılmasıyla okuma oranı artığını  ama okuyanın değerinin düştüğünü belirten Adnan Usta, 'Çok üniversite mezunu var lakin  bu insanlar iş bulamıyor. Doktor, mühendis, öğretmen ama işsiz. Vasıfsızın insanın değeri artarken,  vasıflı insanın değeri azaldı. Büyük oğlum Fatih, Dokuz Eylül Üniversitesi, işletme mezunu ve benim mesleğim olan köfteciliğe devam edecek' şeklinde konuştu.

 

Haber: Tuğçe Yerdelen

Fotoğraflar: Batuhan Vuruşkanlar

Bakmadan Geçme