Foça'da 'Sadekarlık' yeniden hayat buluyor

İzmir'in Foça ilçesinde yaşayan Cihan Bilgen, Osmanlı dönemine ait unutulmaya yüz tutmuş Sadekarlık zanaatını son 10 yılda yaptığı çalışmalarla günümüz estetik anlayışıyla birleştirerek benzersiz mücevher tasarımları oluşturuyor.

İzmir'in Foça ilçesinde yaşayan Cihan Bilgen, Osmanlı dönemine ait ve kuyumculuk sanatının önemli bir parçası olan unutulmaya yüz tutmuş Sadekarlık zanaatını, son 10 yılda yaptığı çalışmalarla günümüz estetik anlayışıyla harmanlayarak benzersiz mücevher tasarımları ortaya koyuyor.

Osmanlı Devleti döneminde, saraylarda padişah ailesi ve devlet erkânı için özel mücevherler üreten kuyumcu atölyeleri vardı. Bu atölyeler, babadan oğula geçen lonca düzeni ile faaliyet gösterir, değerli taşlar ve metallerle süslenmiş tören eşyaları, Kur'an-ı Kerim kapları ve dekoratif objeler üretirdi. Bu özel sanat dalı “Sadekarlık” olarak bilinir ve ince işçilik ile uzun uğraşlar gerektiren kıymetli bir meslek olarak anılırdı. Sadekarlık zanaatında; kıymetli metallerin dökümü, şekillendirilmesi ve süslenmesi gibi bir dizi işlem gerçekleştirilirdi. Bu süreç, metallerin eritilmesi, kalıplara dökülmesi, şekillendirilmesi ve cilalanması adımlarını içeriyordu.

MODERN DÖNEMDE ‘SADEKARLIK'

Günümüzde Sadekarlık, geleneksel yöntemlerin yanı sıra modern teknolojilerin de entegre edildiği bir sanat dalı haline geldi. Unutulmaya yüz tutmuş bu zanaat, Cihan Bilgen gibi zanaatkarlar sayesinde yeniden hayat buluyor. Bilgen, son 10 yıldır yaptığı eserlerle sadekarlığın estetik ve duygusal boyutunu gözler önüne seriyor. Onun elinden çıkan takılar, doğal malzemeler ve geleneksel tekniklerin birleşimiyle benzersiz tasarımlara dönüşüyor.

“SADEKARLIĞI YAŞAM BİÇİMİ OLARAK BENİMSEDİM”

Cihan Bilgen, bu eski zanaatı modern estetikle yeniden canlandırmaya çalıştığını ifade ederek, “Üniversiteden mezun olduktan sonra kültür sanat alanında çalışmalarda bulundum. Uzun yıllar çalıştıktan sonra hobi olarak başladığım geleneksel kuyumculuk tekniklerinden sadekarlığı yaşam biçimi olarak benimsedim. 10 yıl önce kurduğum ve tek başıma idare ettiğim bir atölyem var. Ölmekte olan unutulmaya yüz tutmuş ‘Sadekarlık' zanaatını yaşatmaya çalışıyorum. Osmanlı Devleti döneminden gelen geleneksel kuyumculuk tekniği olan Sadekarlık zanaatını gücüm yettiği yere kadar devam ettireceğim” diye konuştu.


Bakmadan Geçme