Harçlıkla kandırdılar, otomotivci oldu

Hayatı boyunca merak ve tutkularının peşinden giden, öğrenme sevdası hiç bitmeyen Mehmet Torun, bir yandan da aile işi otomotivde sektörü temsil edecek kadar profesyonellik kazandı

Kurulduğu 1995 yılından bu yana Ege'de otomotiv sektörünün tüm paydaşlarını çatısı altında toplayan Ege Otomotiv Derneği'nin iki dönemdir başkanlığını yürüten Mehmet Torun ile hem kendi tecrübelerini hem de EGOD'u konuştuk:

Bize kendinizi tanıtır mısınız?
1981 Konya doğumluyum. 1987 yılında ailem İzmir'e taşındı. İlk, orta, lise tahsilimi İzmir'de tamamladım. Çok yaramaz ve meraklı bir çocuktum. Her şeyi öğrenmeye çalışırdım. Babam jeolog, annem arkeolog. Eğitimli bir ailede büyümenin nimetlerinden yararlandım. Bir gün annem, 'kitap okuyarak her şeyi öğrenebilirsin, dünyayı gezebilirsin' dedi. Okumayı çok sevdim. Hep edebiyat eleştirmeni olmak istedim. Rus yazarların kitaplarını ilk ağızdan kendi dilinde okuyabilmek için Ankara Üniversitesi Dil Tarih Coğrafya Fakültesi Rus Dili Edebiyatı bölümünü okudum. Üniversite bittikten sonra edebiyat eleştirmeni olma hayalim bitti. Okul bittikten sonra eleştirmenliği yan uğraş olarak yapabileceği konusunda telkinler aldım. Eğitimli bir ailede büyümenin hem mutluluğunu hem mutsuzluğunu yaşadım. Farkındalığım hep yüksek oldu.

Çocukluk hayali yan uğraşa dönüşünce meslek seçiminiz nasıl gerçekleşti?
Firmamız Mühendis Oto Yedek Parça 1980 yılında babam Ahmet Fikret Torun tarafından Konya'da kuruldu. Neden Mühendis? Babam 1972 yılı Hacettepe Üniversitesi jeoloji mühendisliği mezunu. Bir süre yapmış. Bu işi açtıktan sonra da lakabı mühendis olarak kalmış. İsim oradan geliyor. Benim çocukluğum sanayide geçti. 1990'da imalat başladı. 1997'de imalat bırakıldı. Tamamen ticarete yöneldi. Eğitim hayatım devam ederken harçlık alabilmek için şirkete gidip gelmeye başladım. Harçlık alabilmek için çalışıyordum. Para kazanmanın tadını alınca bırakamadım. Üniversite biter bitmez askere gittim. Dönüşte kendi şirketimizde çalışmaya başladım. İnternet çok yaygın değildi o dönemde. Bir çok firmada bilgisayar bile yoktu. Hemen bilgisayar aldım. Lada'nın yedek parçalarını satıyorduk. İnternetten oradaki firmalarla konuştum. Dış ticarete girmeye karar verdim. Derken işin içine girdim.

Eğitiminizden farklı bir alanda çalışmak zor olmadı mı?
DEÜ'de dış ticaret yüksek lisansı, Yaşar Üniversitesi'nde işletme mühendisliği alanında ikinci yüksek lisansımı yaptım. Bu EGOD ile Yaşar Üniversitesi'nin bir projesiydi. İndirim protokolü imzalamışlardı. Bu süreçte EGOD ile tanıştım. O dönemki Başkan Mustafa İduğ ve yönetim kurulu babamı ziyaret etti. Beni de davet ettiler derneğe. 2007'de üye oldum. 2008 sonundaki dernek seçimlerinde yönetim kuruluna girdim. Üç dönem Mustafa İduğ, bir dönem de Mustafa Akkalay ile çalıştım. Farklı görevler üstlendim.

6 YILDA FARK ORTAYA KOYAMIYORSANIZ, 7 YILA GEREK YOK

Başkanlık nasıl oldu?
İlk 2021'de başkan oldum. 2024 Şubat'ta yeniden seçildim. İkinci dönemim. Yönetim kurulunun yaş ortalaması gençleşti. Ben en yaşlı ikinci kişiyim. Sektörün ikinci ve üçüncü kuşakları var. Hem sanayi kültürü ile büyümüşler hem de yurtdışında okumuş, en az bir yabancı dil bilen son derece liyakatli bir kuşak. Profesyonel hepsi. Bizimle beraberler. Daha pek çokları var. Hepsini davet ediyoruz. Tecrübeye saygımız sonsuz ama ben genç bir ekiple yürümek istedim. Yaratıcı, gönüllülüğe açık insanlar olmalı. Canla başla çalışan yönetimimiz var. EGOD'un yıldızı parlayacak. Yıldızı parlamış şekilde bırakacağız. Benim için son dönem. 6 yıl demek bu. 6 yılda fark koyamıyorsanız 7. yıla gerek yok. Koyuyorsanız geriden gelenleri yetiştirmişsiniz onlar görev üstlenebilir demek. Onlara yol açmak gerekir. İzmir yıllarca koltuklardan inmeyen yöneticiler yüzünden sıkıntı çekti. Artık bunlar yaşanmamalı. İzmir Ticaret Odası'nda da meclis üyesiyim. 2 dönemdir. 3 dönemdir meslek komitesi üyesiyim. Orada da son dönemim. Kendim olmayacağım ama onlar için çalışacağım. Tecrübemden faydalanmalarını sağlayacağım. Bayrağı devredeceğim. Daha gencim ama başka hedeflere yöneleceğim. EGOD'ta görevim 2026'da bitecek. Genel kurul yapıp, görevi bırakacağım.

Hangi projeleri hayata geçirdiniz?
Başkanlık, liderlik öğrenilebilen bir şey. Kimse lider doğmuyor. Bu farklı birşey. Yaşadıkça anlıyorsunuz. İlk yıl pandeminin ortasında göreve geldik. 1,5 yılımız pandemiye kurban gitti, ortaya koyabildiğimiz çok şey olmadı. Ekibin birbirini tanıması için fırsat oldu. Bugünkü ekibi oluşturabildik. Kişisel gelişimim konusunda yoğun çalışmalar yaptım, eğitimler aldım. Bilişsel davranış terapi eğitimi aldım. Orada birşey keşfettim. 7 yaşına kadar ne yaşıyorsanız hayatınız o temel üzerinden gidiyor. Beni ilkokula çok erken yazdırmışlar. Okuma yazma öğrenenlerin aralıkta takmaya başladığı kurdelayı ben mayısta taktım. Marttayız. Babam ders çalıştırıyor. Anladın mı dedi anlamadığım halde anladım dedim o da oku dedi. Okuyamadım. Tokat attı. Başarısız olursam dayak yerim fikri bilinç altıma yerleşti. Bütün hayatım boyu başarılı olmak için koştum. Bir de disiplinlerarası yaptım bu koşturmayı.

İkinci dönemimiz Şubatta başladı. Sempozyum düzenledik. ABD'den gelen 5 uzmanla aile işletmelerinin geleceği konulu bir sempozyum yaptık. Bir Anneler Günü etkinliği sayesinde eğitim fonu kurduk. Mesleki eğitim programı başlattık. Teknik liselerle işbirliği yaparak sektörümüze ara eleman kazandırmaya çalışıyoruz. Sektörümüzde kadınlar da var. Bu nedenle eş başkanlık gibi bir yönetim sistemi oluşturmak istemiştik. Olmayınca Nilsu Kalkan başkanlığında kadın komisyonu kurduk. Proje geliştiriyorlar. 29 Kasım'da Otomotiv 2035 adı altında seminerler dizisi başlattık. 1995'te Ömer Kaplan'ın öncülüğünde kurulan EGOD'un bugüne kadar 850 üyesi oldu. Bazıları aktif değil. Ama hepsinin derneğe katkısı oldu.

Özel Haber

Bakmadan Geçme