HDP İzmir İl Binasına yönelik saldırı davasında savcı mütalaasını sundu
HDP İzmir İl Başkanlığına girerek parti binasındaki Deniz Poyraz’ı öldüren Onur Gencer’in yargılandığı duruşmada, Cumhuriyet savcısı...
HDP İzmir İl Başkanlığına girerek parti binasındaki Deniz Poyraz'ı öldüren Onur Gencer'in yargılandığı duruşmada, Cumhuriyet savcısı esas hakkındaki mütalaasını açıkladı. Cumhuriyet savcısı, parti binasında Deniz Poyraz'ı öldüren sanığa, 'tasarlayarak kasten öldürmek' suçundan 'ağırlaştırılmış müebbet', diğer suçlardan da 7 yıl hapis verilmesini talep etti. İzmir Adliyesi'nde iki gün önce duruşma salonunda yaşanan olaylar nedeniyle Aliağa Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'ne alınan duruşmaya, tutuklu sanık Onur Gencer ile avukatı katıldı. Mahkeme salonuna vekaletname ibraz etmeyen avukatların alınmaması üzerine, asil avukatlar da kararı kabul etmeyerek duruşma salonuna girmedi. Salona girmeyen maktul Deniz Poyraz'ın aile yakınları da kampüs girişinde bekledi. Ayrıca, salonda elektronik eşyaların bulundurulmasına izin verilmedi. Mahkeme başkanı duruşmada bulunmayan müdahil avukatların haklı, kabul edilebilir mazeret içeren dilekçe sunmadıklarını belirterek, katılan avukatlar olmadan celseyi açtı. İlk olarak tanıklardan özel kurs çalışanı F.G, dinlendi. İfadesinde olay hakkında bilgisinin olmadığını belirten F.G, 'Karşı binada kendi odamda otururken silah sesleri duydum. Sonra bina etrafına polislerin geldiğini gördük. Ben bir kursta çalışıyorum. Olaylar nedeniyle 12-13 yaş çocukların o gün kursa gelmemeleri için ailelere mesaj attım. Sonra polisler geldi.' dedi. Tanığın ifadesinin alınmasının sonrası müdahil vekiller salona geldi. Katılan vekilleri, diğer avukatların salona alınmadığını söylemeleri üzerine mahkeme başkanı, vekaletname ibraz etmeyen avukatların içeriye alınmayacağına dair ara kararını okudu. Söz alan katılan vekili Türkan Aslan Ağaç, yetki belgesi olan avukatların duruşmaya katılabileceklerini, durumun hukuka aykırı olduğunu ileri sürdü. Ağaç, 'Tüm ara kararlar hukuka aykırıdır. Duruşma salonuna cep telefonları ve bilgisayarlar alınmadı. İçeriye avukat arkadaşlarımız alınmadı. Avukatların görevlerini ifa etmeleri engelleniyor. Dosyada çok sayıda talep ve dilekçemiz var. Ancak ara kararlar ile delillerin toplanılmasından kaçınılıyor. Adil tarafsız bir yargılama olmayacağı ve tarafsızlığınınız yitirdiğiniz gerekçesiyle heyeti ve üyeleri teker teker reddediyoruz. Reddi heyet talebinde bulunuyoruz.' dedi. Katılan diğer avukatlar da reddi heyet talebinde bulundu. Mahkeme heyeti duruşmaya ara verdikten sonra reddi heyet talebini reddetti. Mahkeme başkanı ara kararları yazdırırken, katılan avukatları reddi heyet taleplerinin olduğunu ve ara karar yazılamayacağını savunarak, itirazda bulundu. Avukatların ısrarla itirazları üzerine başkan, avukatlardan salondan çıkmalarını istedi. Bunun üzerine avukatlar salondan ayrıldı. Sanık avukatı söz alıp, mahkemenin kararına katılmadığını belirterek, yetki belgeli avukatların duruşma salonuna alınmasını istedi. Duruşma, katılan avukatlar olmadan tanıkların dinlenmesine devam edildi. Olayın gerçekleştiği binanın 8. katında ofisi bulunan tanık Ö.Y. ise olay günü babasıyla ofiste olduğunu ve sesleri duyduğunu söyledi. Karşı komşularının sesler nedeniyle korkup kapılarını çaldığını anlatan Ö.Y, şöyle dedi: 'Babam karşı komşularımıza içeriye girmelerini ve kapıyı kilitlemelerini söyledi. Biz de içeri girip kapıyı kilitledik. Bir süre sonra ben kapı deliğinden bakarken bir kişinin olduğunu gördüm. Kapıyı açıp polis misiniz diye sordum. Ancak cevap vermedi. Sonra tekrar sorduğumda 'Bana ellerimi yıkayabilir miyim' dedi. Bu sırada elini beline götürünce bende silah olduğunu düşünüp korkarak kapıyı yüzüne kapattım. Durumu babama söyledim. Sonra babam kapı arkasından seslendiğinde geri gelip ellerini yıkamak istediğini söyledi. Babam kim olduğunu sorunca Onur Gencer olduğunu söyledi. Biz kapıyı açmayı kabul etmeyince gitti. Sonra polisler almış.' Sanık Gencer'in liseden arkadaşı olan H.İ. de tanık olarak verdiği ifadede 2020 yılının Aralık ayından sonra sanıkla 2 kez görüştüklerini söyledi. Sanığın olay günü kendisini aradığını ancak çağrıyı görmediği için telefona cevap vermediğini ifade eden H.İ, 'WhatsApp paylaşımını gördüm. Akşamüstü ortak arkadaşımız Pınar beni arayarak 'Olayı gördün mü?' dedi. Evet dediğimde Onur'un yaptığını söyledi. Olaydan bir gün önce olay günü görüşmek için sözleşmiştik. Daha önce de defalarca aramıştı ancak açmamıştım.' dedi. Verilen aranın ardından söz verilen sanık Onur Gencer, olay öncesinde kabuslar görmeye başladığını öne sürerek, 'Poyraz ailesinin terör bağlantısının araştırılmasını ve HDP'nin kapatılmasına ilişkin hazırlanan iddianamenin dosyama eklenmesini istiyorum.' dedi. Sanık avukatı da sanık hakkında tam teşekküllü bir hastaneden akli durumuna ilişkin rapor alınmasını talep etti. Mahkeme heyeti tüm talepleri reddetti. İddia makamı esasa ilişkin mütalaasını sundu. Savcı, mütalaasında, sanığın saldırı öncesinde HDP İzmir İl Başkanlığına giderek keşif yaptığını, tabanca satın aldığını, atış poligonuna giderek ücretli silah kullandığını ve eğitim aldığını belirterek sanığın suçu tasarlayarak işlediği kanaatine vardığını belirtti.
Sanığın, Deniz Poyraz'ı 'tasarlayarak kasten öldürmek' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmasını isteyen savcı, sanığa 'iş yeri dokunulmazlığını ihlal etme', 'siyasi partiler veya meslek kuruluşlarının kullanımında olan bina, tesis veya eşyaya zarar verme' suçlarından da 7 yıl hapis verilmesini istedi. Sanık avukatının mütalaaya ilişkin savunma için süre istemesi üzerine duruşma, 27 Aralık'a ertelendi. Duruşmanın yine Aliağa Ceza İnfaz Kurumları Kampüsü'nde görüleceği de kararda belirtildi. İzmir'de bir iş merkezinin ikinci katındaki HDP İzmir İl Başkanlığına 17 Haziran 2021'de gelen Onur Gencer, burada çalışan Deniz Poyraz'ı tabancayla öldürmüştü. Olayın ardından gözaltına alınan ve tutuklanan Gencer'in, 'tasarlayarak kasten öldürme' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılması, 'iş yeri dokunulmazlığını ihlal etme', 'siyasi partiler veya meslek kuruluşlarının kullanımında olan bina, tesis veya eşyaya zarar verme' suçlarından da 7 yıla kadar hapsi istenmişti. AA