Her kadın anne olmak zorunda değil!

Ünlü şarkıcı ve oyuncu Özcan Deniz, geçtiğimiz günlerde eşi Samar Dadgar'ın 30. doğum gününde yaptığı açıklamalarla gündeme geldi.

53 yaşındaki sanatçı, yeniden baba olmayı istemediğini belirttiği bu açıklamaları nedeniyle eleştirilere maruz kaldı. Ancak bu eleştirilere yanıt, eşi Samar Dadgar'dan gecikmedi. Dadgar, toplumsal baskılara ve kadınların anne olma zorunluluğu olmadığına dair önemli bir mesaj verdi.

Özcan Deniz: "Bir Çocuk Daha İstemiyorum"

Özcan Deniz, eşi Samar Dadgar'ın doğum gününü kutladıkları gecede, gazetecilerin "Yeniden baba olmak ister misiniz?" sorusuna verdiği yanıtla dikkatleri üzerine çekti. Deniz, 53 yaşında olduğunu vurgulayarak şu açıklamayı yaptı:

"Eşim Samar ve oğlum benim ömrüm. Kaç sene daha onlara eşlik ederim bilmiyorum. Onlar gençken ben yaşlı olmak istemiyorum. O yüzden de bir çocuk daha dünyaya getirip, o 10'lu yaşlarındayken, ben 70'lerime dayanmak istemiyorum. Bunu göze alamıyorum ama Samar genç bir kadın, benim canım, ciğerim. 'Hayat' diyelim... Onun hakkı."

Bu açıklamaları, sosyal medyada ve bazı kesimlerde tepkiyle karşılandı. Özellikle Deniz'in yeniden baba olma fikrine sıcak bakmaması, bazıları tarafından eleştirildi. Ancak, Deniz'in eşi Samar Dadgar, bu duruma kayıtsız kalmayarak kendisi ve eşi adına bir açıklama yaptı.

Dadgar: "Her Kadın Anne Olmak Zorunda Değil"

Samar Dadgar, Instagram hesabından yaptığı uzun bir paylaşımda, toplumun kadınlar üzerindeki anne olma baskısına dikkat çekti. Dadgar, şu ifadeleri kullandı:

"Her kadın anne olmak zorunda değil. Her kadın anne olma duygusuyla yanıp tutuşmak zorunda değil. Her evlilik çocukla taçlandırılmak zorunda değil. Bir çocuk zaten var ve bizim canımız ciğerimiz. İki taraf da birbirini seviyorsa ve çocuk yapma hasreti yok ise, benim tarafımdan bunu kadın haklarına bağlamak ya da 'sen nasıl istemezsin, eninde sonunda isteyeceksin' zorbalıkla dikte edemezsiniz. Bazen bazı şeyler çok mahremdir, özeldir. Hasta değilim ama ya hasta olsaydım ve çocuk sahibi olamasaydım? Yaptığınız yorumlar kadınları üzen yorumlar. Herkesin, herkesin hayatına saygı duyması dileği ile sizleri seviyorum."

Dadgar, bu açıklamasıyla anne olmanın ya da olmamanın kişisel bir tercih olduğunu ve bu konuda yapılan baskıların kadınlar üzerinde olumsuz etkiler yarattığını vurguladı.

"Bu Benim Kararımdı, Eşim de Saygı Duydu"

Samar Dadgar, açıklamalarına devam ederek, bu kararın tamamen kendisine ait olduğunu ve Özcan Deniz'in bu karara saygı duyduğunu belirtti. Ayrıca, toplumun bu tür mahrem konulara saygı göstermesi gerektiğini şu sözlerle ifade etti:

"Müslüman bir kadın olarak İran topraklarında, o kültürden gelen bir kadın olarak bu kadar mahrem bir konunun her gün bir erkek muhabiri tarafından sorulması beni acayip utandırıyor ve bu çok mahrem bir konu. Türk örf ve adetlerinde de bunun hiçbir yeri yoktur, onu da hepimiz biliyoruz. Benim kararım olan bu karara saygı duymanızı istiyorum ve ebediyen bu sorunun bana yöneltilmesini istemiyorum... Her kadının kendi bedeni ile ilgili karar verebilmesi büyük bir özgürlüktür... Dayatılmalarla ve olması gereken oymuş gibi dikte edilmek artık bu devirde biraz çiğ bir düşünce gibi geliyor bana. Sevgili eşim, yol arkadaşım, en değerlim kocamın bu karara saygı duyması benim için yeterliydi, ondan sonrası bunu sorgulamak ve mesaj yağmuruna tutulmak sadece bir kadına psikolojik şiddettir. Hepinizi saygı ile kucaklıyorum ve hepinizden artık bu denli mahrem konuyu açmamanızı diliyorum. Sizleri seviyorum."

Samar Dadgar'ın bu açıklaması, kişisel seçimlerin ve mahremiyetin korunması gerektiğine dair önemli bir mesaj niteliği taşıyor. Hem Özcan Deniz'in hem de Samar Dadgar'ın bu konudaki duruşları, toplumsal baskılara karşı bireysel özgürlüklerin savunulması açısından dikkat çekici bir örnek oldu.

Bakmadan Geçme