İçleri ısıtan ilham dolu azim: Öğretmen Melek, başarısıyla öğrencilerine örnek oluyor

İzmir'de görev yapan 29 yaşındaki Rehber Öğretmen Melek Alkış, doğuştan sahip olduğu engeline rağmen azmi ve çalışma disipliniyle hem meslektaşlarından hem de çevresinden büyük takdir topluyor. Sol kolu dirsek altından gelişmemiş ve sol bacağında diz üstü protez bulunan Melek öğretmen, yaşadığı zorluklara rağmen öğretmenlik mesleğine olan tutkusunu sürdürmeye devam ediyor.

İlk, orta ve lise eğitimini tamamladıktan sonra Hatay Mustafa Kemal Üniversitesi Psikolojik Danışmanlık ve Rehberlik Bölümü'nden mezun olan Alkış, İzmir'deki ilk görevine başladı. Psikolojik danışmanlık görevini sürdürürken, aynı zamanda Dokuz Eylül Üniversitesi Resim Bölümü'nü de bitirerek, sanatla olan bağını güçlendirdi. Şu anda aynı üniversitede yüksek lisans eğitimine devam eden Alkış, Buca Tınaztepe Anadolu Lisesi'nde rehber öğretmen olarak görev yapıyor ve 6 yıl boyunca hem öğrencilere rehberlik hizmeti sunuyor hem de sanatla terapilere katılıyor.

“YAKLAŞIMLARI HER ZAMAN ÇOK İYİYDİ”

Doğuştan engelli olan Melek Alkış, engeli nedeniyle zaman zaman zorluklar yaşadığını ancak bu durumun kendisi için olumsuz bir engel oluşturmadığını belirtiyor. Alkış, ilkokul ve ortaokul yıllarındaki deneyimlerinin oldukça olumlu olduğunu ifade ederken, aile ve öğretmenlerinin desteğiyle bu zorlukların üstesinden geldiğini belirtiyor. Alkış, “Doğuştan engelli bireyim. İlkokul ve ortaokul dönemim güzel geçti. Arkadaşlarımın ve öğretmenlerimin yaklaşımları her zaman çok iyiydi. Başta ailem olmak üzere bu konuda çok destek aldığımı düşünüyorum” şeklinde konuştu.

“SANATLA TERAPİ İLE BİRLİKTE BİRLEŞTİRMEK İSTİYORUM”

Lise yıllarında psikolojiye olan ilgisinin arttığını ve bu dönemde kendisini tanımak için daha fazla çaba sarf ettiğini belirten Alkış, psikolojik danışmanlık alanına yönelmiş. Resme olan ilgisini de aynı zamanda devam ettirerek, psikolojik danışmanlık eğitiminin ardından resim öğretmenliği bölümünü okudu. Hedefinin iki alanı birleştirerek sanatla terapi yapabileceği bir ortam oluşturmak olduğunu söyleyen Alkış, bu alanda ilerleyen yıllarda bir atölye açmayı planladığını söyleyerek, “Psikolojik danışmanlık okumak istedim. Aynı zamanda resme de yeteneğim vardı. Yıllardır resim yapmayı da sürdürdüm. Psikolojik danışmanlığım bittikten sonra resim öğretmenliği bölümünü okudum. O da yetmedi bu alan üzerine yüksek lisansa başladım ve şu an eğitimimi sürdürüyorum. İki alanın da bana çok katkı sunduğunu düşünüyorum. Bu iki alanı sanatla terapi ile birlikte birleştirmek istiyorum. İlerleyen süreçlerde bir atölyem ve terapi yapabileceğim bir ortamım olsun istiyorum. Bu yüzden hazırlıklara başladım” dedi.

“MESLEĞİMİ SEVEREK YAPMAYA DEVAM EDECEĞİM”

Melek Alkış, lisede görev yapmaktan büyük mutluluk duyduğunu vurguladı. Öğrencileriyle çok iyi bir diyaloğu olduğunu ve onların enerjilerinden beslendiğini ifade eden Alkış, mesleğini sevdiği için karşılaştığı zorlukların üstesinden gelmenin kendisi için kolay olduğunu söyledi. Öğretmen Alkış, “Öğrencilerimle çok mutluyum. Öğrencilerle aramdaki diyalog güzel. Cıvıl cıvıl enerjileri var. Zaman zaman herkes sorun yaşıyor. Bazen zorluklarla karşılaşıyorum ama üstesinden gelinmeyecek zorluklar değil. Bence önemli olan da bu. Mesleğimi seviyorum ve severek yapmaya da devam edeceğim. Öğrenciler beni yüzlerinde gülümsemeyle karşılıyor. Belki de farklı olduğum içindir. Bunun üzerine bir farkındalık oluşturduğumu düşünüyorum. Beni de kendileri gibi görüyorlar. Dışarıdan biri gibi görmüyorlar” ifadelerini kullandı.

“BİR ÇİZİM ORTAYA KOYUYORUZ VE YORUMLUYORUZ“

Resim yapmayı bir terapi aracı olarak kullandığını ifade eden Melek öğretmen, öğrencileriyle resimlerini zaman zaman yorumladıklarını söyledi. Öğretmen Alkış, bu yöntemin terapilerde oldukça faydalı olduğunu ve resimlerin öğrencilerin duygusal ifadelerini anlamak için güçlü bir araç olduğunu belirterek, “Öğrenciler yaptığım resimleri bazen çok ilginç buluyorlar ve şaşırıyorlar. Bazen de resimleri yorumluyoruz. Bunu genellikle grup terapilerinde yapıyorum. Bir çizim ortaya koyuyoruz ve yorumluyoruz. Aslında herkes kendi içinde gördüğünü yansıtıyor. Bu durum da terapide çok kıymetli bir durum” şeklinde konuştu.