İnsan haklarının öncüsü İzmir

Yenikiraz.com'dan Turgay Kılıç'ın haberine göre Emek ve Demokrasi Güçleri üyeleri, İzmir Barosu önünde polis çemberi içinde...

TAKİP ET

Yenikiraz.com'dan Turgay Kılıç'ın haberine göre; Emek ve Demokrasi Güçleri üyeleri, İzmir Barosu önünde polis çemberi içinde toplandı. 'Özgür Kürsü' olarak nitelenen kürsünün baro binası önüne gelmesiyle, ilk konuşmayı İzmir Barosu Başkanı Av. Sefa Yılmaz yaptı. Kanunda ve hukukta atılacak adımlara dikkati çeken Başkan Yılmaz, 'Bizi Anayasa'ya uygun davranmaya yönlendirmeye çalışan anlayışın, önce Anayasa'ya uygun davranması gerekiyor. Nasıl mı? Temel hak ve özgürlüklerin kullanılmasının önü açılarak. Türkiye Cumhuriyeti'nin eşit yurttaşlarına karşı kin ve nefret dilini kullanmaması gerekiyor. Bunu söyleyenlerin her şeyden önce Anayasa'nın 83. maddesini harekete geçirip, Can Atalay'ı serbest bırakması gerekiyor. Anayasa'ya uygun davranmak budur' diye konuştu.

'İzmir Barosu 2 kere saldırıya uğradı'

Basın açıklamasına geçilmesiyle LGBTİQ+ bireylerinin Ege Üniversitesi'ndeki 'Onur Pikniği' engellenmesi ve İzmir Barosu özgür kürsüdeki basın açıklaması engellenmesi üzerine konuşuldu. Avukat Aykut Yılmaz'ın kürsüye gelerek okuduğu açıklamada şunları söyledi: 115 yıllık tarihi ile seçkin bir hukuk kurumu olan İzmir Barosu, geçtiğimiz günlerde, iki hafta arayla iki ayrı saldırıya uğradı.

2 Haziran Cumartesi günü, Ege Üniversitesi öğrencilerinin kampüste yapmayı planladıkları 'Onur Pikniği' Rektörlükçe yasaklanması üzerine İzmir Barosu önünde basın açıklaması yapmak isteyen öğrenciler ve avukatlar, polis tarafından darp edilmiştir.

Ardından, İzmir Barosu'nun, 1136 Sayılı Avukatlık Kanunu'nun barolara verdiği görevler çerçevesinde LGBTİ+ haklarını korumak ve savunmak, LGBTİ+'lara yönelik baskı, şiddet ve ayrımcılığa karşı yaşamın ve eşitliğin yanında yer almak amacıyla tüm dünyada kutlanan Onur Haftası kapsamında düzenlediği etkinlik programı ve İzmir Barosu hedef gösterilmiştir.  Bu süreçte, sosyal medyada LGBTİ+'ları aşağılayan, hor gören, nefret içerikli söylemler içeren paylaşımlar ve haberler yapılmış, İzmir Barosu tehdit edilmiştir. İzmir Barosu onur haftası programının ilk etkinliği olan onur ayı kahvaltısının yapıldığı Baro Bahçe önünde toplanan gerici ve faşist bir grup etkinliği kışkırtmaya çalışmıştır.'

'Amaç baskı altına almak'

Yılmaz, 'Aile kurumunu zedelediği, kadını ve çocuğu aşağıladığı gerekçelerinin ardına gizlenerek gerçekleştirilen bu provokasyonun, LGBTİ+ bireyler ile LGBTİ+ hakları savunan kişi ve kurumları baskı altına almak, korkutmak ve yıldırmak amacıyla gerçekleştirildiğini biliyoruz. Bu gerici zihniyetin cüretkarlığını ve saldırganlığını, siyasi iktidarın seçim malzemesi yaptığı LGBTİ+ düşmanlığı ve nefret söylemlerinden aldığını, bu saldırıların topyekûn demokrasi kültürüne ve birlikte yaşama idealine karşı olduğunu unutmuyoruz' ifadelerini kullandı.

'Burası boyun eğmeyen İzmir Barosu'

Yılmaz sözlerini şu şekilde tamamladı: 'Burası yıllardır, barış, demokrasi, haklar ve özgürlükler mücadelesinden vazgeçmeyen, boyun eğmeyen İzmir Barosu!

Bizler, İzmir Emek ve Demokrasi Güçleri olarak LGBTİ+ bireylere ve İzmir Barosu'na yapılan saldırılara karşı, yan yana ve omuz omuza durarak, dayanışarak, insan haklarından, hukukun üstünlüğünden ve toplumsal barıştan vazgeçmeyecek, siyasi iktidarın ve gerici grupların nefret söylemlerine ve saldırganlığına karşı LGBTİ+ haklarını savunmaya devam edeceğiz!'

HABER MERKEZİ

Bakmadan Geçme