İYİ Parti'de deprem! İstifalar peş peşe geliyor…

Olağanüstü kurultay gerçekleştiren ve Meral Akşener'in aday olmadığı parti içi yarışta İzmir Milletvekili Müsavat Dervişoğlu genel...

Olağanüstü kurultay gerçekleştiren ve Meral Akşener'in aday olmadığı parti içi yarışta İzmir Milletvekili Müsavat Dervişoğlu genel başkan seçilmişti.

İYİ Parti'de istenilen sonuçların alınamadığı yerel seçimlerin ve kurultayın ardından İzmir'de toplu istifalar yaşanmaya başladı.

Toplu istifaların son adresi Çiğli, Tire, Menderes ve Foça ilçe başkanları, il yöneticileri ve parti üyeleri istifa etti. İstifalarla ile birlikte ilçe yönetimleri de düştü.

Geçtiğimiz günde Bornova, Gaziemir, ve Bayraklı'da da yaşanan toplu istifalar ile yönetim düşmüştü.

ÇİĞLİ İLÇEDE 100 İSTİFA!
Çiğli İlçe Başkanı Özgür Doğan ile 100'e yakın partili istifa etti.

Özgür Doğan tarafından yapılan açıklamada şunlara yer verildi:

2017 senesinde partimizin kurucularından olduğum andan  bu ana kadar daha demokratik ve daha müreffeh bir ülkede yaşamak için sizlerle birlikte siyasi bir mücadele verdim.  İktidara destek verenler de dhil daha iyi bir Türkiye hayal eden milyonlarca makul seçmeni  İYİ Parti'nin ikna edebileceğini ve bunu başarabilecek kadro ve söylemlere sahip olduğunu düşünüyordum.

İyi Parti Kurucu Üyesi olarak başladığım siyasi hayatımı 2 dönem seçilmiş İlçe Başkanı ve 2024 yerel seçimlerinde de Çiğli Belediye başkan adayı  olarak devam ettirdim. Bu süreçte gerek parti içi, gerekse genel ve yerel seçimler olmak üzere çok sayıda seçim çalışması yürüttük. Gece gündüz, yağmur çamur demeden, sokak sokak, ev ev çok ama çok çalıştığımızı gönül rahatlığıyla söyleyebilirim.

İYİ Parti, doğru bir kurumsal yapı ve güçlü liderlik ile seçmenin talep ettiği boşluğu doldurmaya aday bir aktördü. Demokrasiye inanan milyonlarca vatandaşımızın umudu olma noktasında her fikriyattan vatan sevdalısı cesur ve iyi insanların kurmuş olduğu emek verdiği zaman harcadığı adını siyasi bir partiden ziyade cesurlar hareketi olarak tanımladığımız bir yapıydı.

Ne var ki, zaman içinde partinin zaafiyetlerini hep birlikte gördük. Partimizin kurumsal yapısı kişilerin çıkar, eğilim ve beklentileri karşısında çöktü, geriye küçük olsun benim olsun diyen anlayışın hakim olduğu bir yapı haline dönüştürüldü. Delegelerin iradesi ile seçilmiş il başkanının ve il yönetiminin yerel seçimlere kısa bir süre kala  görevden alınması bunun en büyük ispatı olarak demokrasiye inanmış herkesin vicdanında ve zihinlerinde yerini aldı. Bu durum, partimizin demokratikleşme çabalarına zarar verdi ve demokrasiye olan inancımızı zedeledi.

Son bir sene içinde ise sürekli olarak bir mağdur psikolojisi içinde ve yaşadığı bütün sorunların kaynağını dışarıda arayan, kendini sadece dışarıya düşmanlık ederek meşrulaştıran bir siyaset tarzı izledik.

Sonuç olarak artık kendi dışına konuşamayan, toplumun sadece sansasyonel haberler ve skandallarla ilgisini çekebilen bir parti kaldı geriye.  Partiye oy veren vatandaşlarımız ise tepkilerini ya sandığa gitmeyerek ya da başka partilere oy vererek gösterdi. Geldiğimiz nokta budur.

Kuruluşundan bu ana kadar İYİ Parti'nin ülkemizde iyi bir yönetime kavuşması için kilit bir görevi olduğunu ve kurumsal yapısıyla merkezde güçlü bir kitle partisi olması için çok çalıştık. Ancak gelinen noktada parti merkezden ve kitle partisi olmaktan gitgide uzaklaşmıştır.

Bir olağanüstü kurultay atlattık, parti olarak geldiğimiz noktayı ortak akıl ile ele almalı ve meseleyi genel başkanlık rekabetinin ötesine taşımalıydık. İYİ Parti'nin meselesi kimin genel başkan olacağı değil partinin nasıl yeniden toplumun tamamına konuşabilecek ve umut veren bir yapıya dönüşeceği olmalıydı. Ancak gördük ki, bu noktanın çok uzağındayız.

Bir yılı aşkın süredir yapılan yanlış tercihlerin toplamında benimle birlikte partimize gönül vermiş emek harcamış değerli yol arkadaşlarımızla birlikte İYİ Parti'den ayrılmamıza neden olmuştur.

Bugüne kadar tüm arkadaşlarımızla birlikte elimizden gelenin en iyisini yapmaya çalışmış olmanın huzuruyla, ilçe yönetiminden ve meclis üyesi adaylarımızdan büyük bir kısmı ile  İYİ Parti'den ayrıldığımızı, bu ayrılmanın ardından ilçe yönetiminin düştüğünü  kamuoyunun bilgilerine sunarız.   Partinin kuruluşundan itibaren İYİ Parti'de birlikte çalışma fırsatı yakaladığım tüm vatanperver  insanlara minnettarım. Bugüne kadar benimle birlikte emek harcamış tüm arkadaşlarımıza sevgi saygı ve şükranlarımı iletiyorum.  İYİ partiden ayrıldık ama ülkemizin aydınlık yarınları için mücadelemiz devam edecek.

ALİAĞA İLÇE BAŞKANI DA İSTİFA ETTİ
Ayrıca Aliağa İlçe Başkanı Tuğba Oktay Bor da istifa ettiğini duyurdu.

Bor'un açıklaması ise şu şekilde:

Sevgili Aliağalılar,

Kıymetli İYİ Parti'li Yol Arkadaşlarım;

Ülkemizin içinde bulunduğu duruma karşı uzunca bir zamandır İYİ Parti bünyesinde farklı görevlerde ve son 1,5 yıldır da ilçe başkanı olarak mücadele veriyorum. Bu mücadelemizde zorlu iki seçimi geride bıraktık. Genel Merkezimizin almış olduğu karar doğrultusunda 2024 yerel seçimlerine hür ve müstakil olarak katılım sağladık ancak 31 Mart gecesi hedeflediğimiz başarıya ulaşamadık. Yaşanan olağanüstü kongre süreci neticesinde de doğal olarak partimiz tüm kadroları ile yeniden yapılanma sürecine girdi.

Söyleyecek belki çok şey var ancak kol kırılır yen içinde kalır diyerek, bu noktada 2022 yılından bu yana büyük bir gurur ve özveri ile devam ettirdiğim ilçe başkanlığı görevimden ve ailem olarak gördüğüm İYİ Parti üyeliğimden istifa ediyorum.

Bana güvenerek benimle yol yürüyen, beni hiçbir şartta yalnız bırakmayan, yeri geldiğinde benden daha büyük zorlukları göğüsleyen, aile olan sevgili yönetim kurulu arkadaşlarıma ve ilçe teşkilatıma,

Bu süreç içerisinde tanışma fırsatı elde ettiğim ve çok şey öğrendiğim her biri birbirinden kıymetli olan İYİ Parti ailesinin her ferdine,

İlçemizde sakin ve huzurlu siyaset yapmamıza olanak ve katkı tanıyan bütün siyasilere, basın mensuplarına ve kolluk güçlerine,

Son olarak her zaman bana destek olan ve süreçteki tüm zorlukları benimle birlikte göğüsleyen sevgili aileme, biricik eşime, teşekkür ediyor, helalliklerini istiyorum.

Eğer ki benim de bir hakkım var ise, önce memleket ve dava diyerek menfaatini ve şahsını düşünmeden yol yürüyen arkadaşlarıma hakkım helali hoş olsun.

Görevim boyunca; gücüm yettiğince, yanlışa yanlış demekten kaçınmayarak, aldığım her kararın öncelikle milletimiz ve partimizin menfaatine olmasına önem vererek, 'Makamın büyüdükçe sen küçül' düsturundan şaşmadan kimseyi kırmamaya, tek bir ah almamaya büyük özen göstererek üzerime düşen her vazifeyi şahsıma ve partime yakışır bir şekilde yerine getirmeye çalıştım. Gece gündüz, yağmur çamur, hastalık sağlık demeden, sokak sokak, ev ev çalışmanın verdiği rahatlıkla görevimi tamamlamanın gönül ferahlığıyla sizlere veda ediyorum.

Mücadelenin hiçbir zaman bir sıfata ya da koltuğa ihtiyacı olmamıştır. Bundan sonra da bugüne kadar olduğu gibi inandığım değerler uğruna sahip olduğum ahlaki değerlerden vazgeçmeden, Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ün izinde, Cumhuriyet değerlerine bağlı Türk evladı olarak mücadeleye devam edeceğim.

HABER MERKEZİ 

Bakmadan Geçme