İzmir AK Parti Milletvekili adayı Bakan Kasapoğlu Habertürk canlı yayınında
Ersoy’un neden İzmir’den aday olduğunu sorusuna Kasapoğlu “İzmir biliyorsunuz güzel tabi ki Manisa, Ege ve ben...
Ersoy'un neden İzmir'den aday olduğunu sorusuna Kasapoğlu;
'İzmir biliyorsunuz güzel tabi ki Manisa, Ege ve ben de bir Ege evladıyım onu söyleyeyim. İzmir'de gençlik şehri, spor şehri ve bununla birlikte potansiyeli çok yüksek güçlü bir şehir. İzmir'i hak ettiği seviyeye getirmek için İzmir'e hizmet etmek için' yanıtını verdi.
Sahadaki çalışmalarına İzmirliler'in geri dönüşlerini anlatan Bakan Kasapoğlu;
'Tabi saha çok hakikaten bize büyük bir enerji katıyor her gün milletimizle beraberiz çok farklı ortamlarda onlarla bir araya geliyoruz ve hakikaten sahanın bu anlamdaki bize yansıması çok pozitif bir şekilde oluyor. Özellikle gençler, bu anlamda genç gruplar gençlerin teveccühü bizler için ayrı bir enerji kaynağı oluyor. Saha dinamik ve bu dinamizme uygun bir şekilde bizde çok yoğun bir tempoyla günümüzün hemen hemen tamamını sahada geçiriyoruz'. ifadelerini kullandı.
' Bir günüm ise yaklaşık şunu söyleyeyim sabah 8 buçuk gibi başlayan bir günümüz var ortalama saat 3-4 gibi Ramazan ayında özellikle daha geç oluyordu. Sabahları öncelikle arkadaşlarla değerlendirmemiz oluyor özellikle İzmir'de farklı gruplara çat kapı ziyaretlerimiz oluyor'.
'HALKIMIZIN İRADESİ BAŞ TACIMIZ'
'İzmir'de Türkiye'de olduğu gibi bir seçim atmosferi var. Bizim kampanyamızdaki temel motivasyonumuz samimiyetimiz. Halkımızın bu anlamdaki iradesi bizlerin başının tacı. Biz AK Parti olarak gönül hareketiyiz. Halkımızın teveccühünü 15 seçimde kazanmış bir hareketiz. O yüzden İzmir'de tabii ki kampanyamızın temel mesajı bu anlamdaki ittifaklar her biri önemli tanımlama gerektiriyor. Bu süreçte parti olarak beyannamemiz, mesajlarımız en güçlü şekilde aktarılıyor. AK Parti'nin milli irade yönündeki önceliği, teröre olan iltisakı ile bilinen gruplara mesafesiyle ilgili mesajımız çok net. Tecrübemiz, bu ülkeye sağladığımız kazanımlar. Giremediğimiz gönülleri ikna ederek, süreçlere güzel şekilde katarak yolumuza devam etmeye çalışıyoruz. Beklentimizi çok daha fazla arkadaşımızı parlamentoya götürmek. Bizim için rakam en yükseğidir. Bugüne kadar İzmir'de aldığımız sayıların daha yukarısına çıkmaktır. Temel hedef bu. Bu anlamda potansiyelimiz İzmir'de çok yüksek. Bunu değerlendirme niyetindeyiz. Bizim hedeflerimiz hep daha yukarısıyız. 15 seçimi almış, 21 yıl güçlü şekilde iktidar etmiş siyasi temsili temsil ediyoruz. Belediyenin ortaya koyduğu vizyonsuzluk, siyaset noktasındaki yetersizliği bizim için bilakis avantaja dönüşüyor. İzmir'i mahrum bıraktığı hizmetler. İnşallah biz bunu hem genel hem yerel seçimde partimiz lehine dönüştürerek İzmir'e hizmet siyasetine dönüştürme gayretindeyiz'.
'MİLLETİN İRADESİNDEN BAŞKA BİR GÜÇ TANIMIYORUZ'
'Önceki gün Urla'daydık İYİ Parti'nin noktası vardı, arkadaşlarla selamlaştık. CHP'li arkadaşlarla selamlaşıyoruz. Burada demokratik bir yarış var. Kim milletin teveccühünü kazanırsa o kazanacak. Milletin görevine girerken kırıp dökmeden, iftira atmadan milleti ikna etmek. Muhalefetin bu anlamdaki gayretleri bizi farklı mecralara çekemez. Yaptığımız pek çok çalışmayı karalama kampanyalarının amacı belli. Milletimizin iradesini baş tacı olarak algıladık. Milletimizin iradesiyle 21 yıldır iktidarız. Yine bu aziz millet bizi en güçlü şekilde iktidara getirecek. Cumhurbaşkanımızın net ifadesi, milletimizin iradesinden başka güç tanımıyoruz. Milletin iradesi en güçlü şekilde demokrasiden yana olacaktır. Vesayeti millet yine en güçlü şekilde reddedecektir. Türkiye'nin kazanımlarını, 21 yıllık süreçte demokratik kazanımlarımızın nereden nereye geldiğini biliyoruz. Milletin kararının vurgusunu da unutmamak lazım. Bu anlamda milattır 14 Mayıs açısından. Menderes'e sahip çıkan millet en güçlü şekilde milli iradenin güçlü mesajını verecektir. Biz bu seçimi milletimizin teveccühü ile güçlü şekilde kazanacağız. Cumhurbaşkanımızı inşallah milletimizin güçlü desteği ile başkan yapacağız'
'İZMİR'DEKİ POTANSİYELİMİZ HER ZAMANKİNDEN GÜÇLÜ'
'İzmirli seçmenin HÜDA PAR ve diğer ittifak ortaklarımızla ilgili menfi bir yaklaşımı ile karşılaşmadım. İzmir'de, ilçelerde, sokaklarda, kafelerde milletimizden böyle bir konuda menfi bir durumla karşılaşmadım. Millet bu anlamda her şeyden önce Türkiye'deki istikrarın devam etmesinden yana. Karşı ittifakın bu anlamdaki dağınıklığı. Mekanizmanın kaotik ortamı andırması millete umut vaat etmiyor. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sisteminin etkin karakterinin çok büyük etkisini görüyorum. Özellikle karşı ittifakın cephelerinin gizli ortaklarının hakikaten farklı bir gündem oluşturmasından rahatsız. Ülkemizin istikbali, bağımsızlığı noktasında İzmir'in çok hassas bir misyonu var. İzmir Kuvayı Milliye'nin şehri İzmir. Düşmana ilk kurşunu atan Hasan Tahsin'in şehri. Ülkenin bağımsızlığı ve istikbali ile ilgili tavrı net. Kimin kimlerle ortaklık yaptığı, ne tür anlaşmalar içinde olduğunu milletimiz çok iyi görüyor. Bizim bu seçimde İzmir'deki potansiyelimizin her zamankinden çok daha güçlü olduğunu görüyoruz. İzmir artık malum zihniyetin çaresizliğinden, şehre katamadığı, mahrum bıraktığı hizmet yoksunluğundan artık bıkmış. İzmir hükümetimizin, partimizin eser siyasetini daha güçlü bir şekilde algılıyor'.
'GENÇLER, GÜNDEMİMİZİN EN BAŞINDA'
'Gençlerle sadece seçim sürecinde beraber değiliz. Gençlik ve Spor Bakanı olarak her daim gençlerle birlikteyim. Hep dinliyorum. Gençlik benim için yeni bir gündem değil. Gençlerin talepleri, seçim sürecinde karşılaştığım konular değil. Biz milletimizle zaten beraberiz. Talepler, yaklaşım bizlere yeni değil hiçbir şey. Halkımızın hissiyatını, memnuniyetini, memnuniyetsizliğini hepsini konuşuyoruz. Tabii gençler eğitimi, istihdamı, stajıyla, seyahatiyle ilgili pek çok alanda talepleri var. Biz bunları çalışıyoruz. Bizim siyasetimizde 21 yıldan beri gençlik var. Gençlerin aktör, özne olarak var olması var. Gençleri şu ya da bu diye tasnif etmiyoruz. Gençleri sınıflandırma gayretimiz yok; onları anlama, tanıma gayretimiz var. Her gün yeni bir kavram, yeni bir durum. Bunu yönetmekle mükellefiz. Gençlerle hasbıhalimiz, dertleşmemiz çözüm odaklı. Biz bakanlığımızda katılımcı gençlik politikaları uyguladık. Bunları her geçen gün yaygınlaştırıyoruz. 2 yıldan beri bütçemizi gençlerle birlikte kararlaştırıyoruz. Biz gençliği bir figüran olarak değerlendirmiyoruz. Gündemimizin en başında var. Bizim milletvekili aday listelerimizin en önünde gençler var. Türkiye'de en genç aday bizde, İzmir'de. Gençlik AK Parti kabinesinde en genç kabinesidir. Bürokraside, sivil toplumda gençler. Elbette gençlerin talepleri olacak da. Hayatın akışında gayet doğal konular. Gençliğin eleştirileri de olacak. Yeter ki konuşalım. Konuşmaktan, dertleşmekten başka yolumuz yok. Ve elbette ortak akılla çözeceğiz. Temel motivasyonumuz her alanda katılım.
'YURT KAPASİTESİNİ 180 BİNDEN 850 BİNE GETİRDİK'
Türkiye'de 850 bin yurt yatağı, 800'den fazla yurt var. Türkiye yurt modeliyle dünyanın en önde gelen ülkesi. Bu kadar yurt yatağının ve talebe göre yüzde 100 talebini karşılama oranını olan bir ülke yok. 2022-2023 döneminde tüm şehir merkezindeki başvuruları yerleştirdik, bu bir rekordur. Sadece dün 5 bin 500 yeni yatağı İzmir'le buluşturduk. Öğrencinin talebine karşılık vermek aslolandır. Yurtta kalmak isteyen öğrencilere sonuna kadar barınmasıyla, beslenmesiyle en güzel desteği veren ülkeyiz. 180 bin kapasiteden 850 bin kapasiteye getirdiğimiz bir yurt altyapısı var. Yurtlarımız üniversitelerin aldığı karara göre kapılarını açıyor. Şu anda yurtlarımızda yaklaşık 100 bine yakın depremzede var. Bu yıl seyahatsever genç projesini başlattık. Yurtları ücretsiz olarak gençlere attık. 18-25 yaş sınırını 30'a çıkardık. Yaz boyunca gençler ülkeyi dolaştılar ve yurtlarımızda ücretsiz bir şekilde konakladılar. Deprem sürecinde tamamıyla yıkılan yurt olmadı. Bu anlamda şükürler olsun en güvenli şekilde birer liman olarak devam ediyor milletimize'.
'YÖNETİCİLERE, TARAFTARA, MEDYAYA GÖREV DÜŞÜYOR'
'Kapasiteye göre yurtlar tekrar planlandı. Bazı blokları depremzedelere bazı blokları öğrencilere ayırdık. Her iki tarafı da mağdur etmemek için. Özellikle YÖK'ün online eğitime geçmesiyle öğrenciler memleketlerine gittiler. Sporda şiddete yönelik bir kanun çıkardık. Spor dostluk demek, kardeşlik, birlikte olma motivasyonunu artıran bir olgu aslında. Sporla uygun bir tablo olması lazım. Devlet olarak gereken hassasiyeti gösterdik. Bu sadece mevzuatla olacak bir şey değil Burada yöneticilere, taraftara görev düşüyor, medyaya görev düşüyor. Herkes görev yaptığında tablonun daha farklı olacağını düşünüyorum. Hep birlikte eylem ortaya koyarak yürümek lazım. Farklı takımları destekleseniz de aynı ortamda o maçı izleyebiliyor olmanız lazım'.
KARŞIYAKA STADI NE ZAMAN YAPILACAK?
'Türkiye genelinde 40'tan fazla stat yaptık. Bir tek Karşıyaka'da mı yapamadık biz bunu? 2012'den beri kim ne yapmış, kim neyi iptal ettirmiş, bunları görürsünüz. İşin içerisinde Karşıyaka Beldiyesi, ilgili kurumlar var. Mlum istemezük zihniyeti, hadise bu. Bize bu ülkede yaptığımız her faaliyete kulp takan mantık var. O mantığın neticesidir oraya stat yapılamaması. Togg'u algı yaparak farklı yöne çekmek isteyen zihniyetten köprü projemize, şehir hastanelerine kadar karşı duran zihniyet. İzmirlilerin talebine göre biz yolumuza devam edeceğiz. En son büyükşehir belediyesi yeri bize tahsis edin biz yapalım dedi. Bekliyoruz ne yapacaklar? Yapamayacağız derlerse durumu tekrar değerlendireceğiz. Karşıyaka Stadı'nın temelini ben attım. Yapmak istemesek temel atar mıyız? Projeyle ilgili bir bahane bularak iptal ettirdiler. Millet biliyor bunu. İzmir spor yatırımları açısından çok değer verdiğimiz bir il. Ülkemize sporcu kazandırmış bir şehir'.
Haber Merkezi