İzmir Körfezini kurtarmak için ilk adım 17 Eylül'de atılacak

İzmir Körfezi, ciddi çevre kirliliği ve balık ölümleri ile karşı karşıya. Yapılan incelemelerde, körfezde atık su kaynaklı amonyak oranının olması gerekenden 50 kat fazla olduğu ve oksijen seviyesinin tehlikeli boyutlara düştüğü tespit edildi. Bu çevresel felaketin nedenlerini araştırmak ve çözüm yolları geliştirmek amacıyla İzmir Körfezi Acil Eylem Planı hazırlanıyor. İlk toplantı, 17 Eylül'de gerçekleştirilecek.

Kirliliğin Nedenleri Araştırılıyor

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, 20 Ağustos'ta İzmir Körfezi'nde meydana gelen balık ölümleri sonrası bölgede inceleme başlattı. Deniz suyu örnekleri üzerinde yapılan incelemelerde, balık ölümlerinin başlıca nedenleri olarak deniz suyu sıcaklığındaki artış, kirlilik ve oksijen yetersizliği gösterildi. Bölgedeki kirliliğin daha detaylı incelenmesi için Bakanlık, Deniz İzleme Gemisi ve mobil laboratuvar ekiplerini bölgeye sevk etti. Bu incelemelerde, körfeze deşarj olan dereler ve atık su kaynakları da mercek altına alındı.

Acil Eylem Planı Hazırlanıyor

Bakan Murat Kurum'un talimatıyla İzmir Körfezi'ndeki kirliliği incelemek amacıyla İzmir Körfezi Bilim Kurulu oluşturuldu. Ardından 5 Eylül'de İzmir Körfezi Koordinasyon Kurulu toplandı ve çözüm önerileri üzerinde çalışmak için çeşitli çalışma grupları oluşturuldu. Bu gruplar, farklı uzmanlık alanlarına göre, İklim Değişikliği ve Doğa Temelli Çözümler, Atıksu Altyapısı ve Dereler ile Deniz Alanlarının Değerlendirilmesi ve Ekosistemin İyileştirilmesi konularında faaliyet gösterecek. 35 akademisyenin yer aldığı bu ekipler, Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakan Yardımcısı Fatma Varank başkanlığında toplanarak, İzmir Körfezi'nin kurtarılması için acil eylem planını oluşturacak. İlk toplantı 17-18 Eylül tarihlerinde İzmir'de yapılacak.

Kirliliğin Boyutları: Amonyak Değeri 50 Kat Fazla

Yapılan ön incelemelerde İzmir Körfezi'nde atık su kaynaklı amonyak miktarının, olması gerekenin 50 kat üzerinde olduğu belirlendi. Ayrıca, deniz suyundaki oksijen seviyesi kritik seviyeye düşmüş durumda. Normalde 6 miligram/litre olması gereken oksijen miktarı, bazı yerlerde 1,8 miligram/litreye, hatta sıfıra kadar indi.

Bakan Murat Kurum, kirliliğin başlıca nedenlerinden biri olarak Büyük Kanal Projesi ve Çiğli Atıksu Arıtma Tesisi'ni işaret etti. Körfezdeki bu çevresel felaketin önüne geçmek için kapsamlı bir eylem planının oluşturulacağını ve bölgenin kaderine terk edilmeyeceğini vurguladı.

Kasım ayı sonuna kadar, körfezin uzun vadede korunmasını sağlayacak kalıcı eylemler de belirlenerek uygulamaya konulacak.