İzmir'e dolardan kanatlar
Son dönemde küresel rüzgar enerjisi piyasasının diğer yenilenebilir enerji kaynakları gibi popülaritesinin arttığını, bu alanda iş...
Son dönemde küresel rüzgar enerjisi piyasasının diğer yenilenebilir enerji kaynakları gibi popülaritesinin arttığını, bu alanda iş yapan firmalarda kalite, büyüklük gibi unsurların rüzgar enerjisi üretiminde verimliliği artırdığını vurgulayan Johansen, 'Bir çok ülke enerji projeleri planlamalarında belli bir aşamaya geldi ve ekipman tedariki için arayışlarını sürdürüyor. 2012'de Türkiye'de kurulan fabrikamızda Türkiye'nin ilk rüzgar kanadını ürettik. 2020'de ise Hindistan fabrikamız Türkiye ekibinin liderliğiyle kuruldu. Türkiye'nin global operasyonlar içindeki payı yüzde 30'a ulaştı. Türkiye'de üretilen kanatlar ise 5 farklı kıtada 28 farklı ülkeye ihraç edildi.' diye konuştu.
BOYLARI 100-150 METRE
Johansen, karasal rüzgar santrallerinde kullanılan kanat büyüklüklerinden farklı olarak deniz üstü rüzgar santrallerindeki kanat büyüklüklerinin 100 metreyi aştığını belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: 'Türkiye'de yatırımını planladığımız fabrikada üretilecek kanat uzunlukları da 100 metreyi aşkın büyüklükte olacak. Bu yüzden fabrikanın yerini seçme konusunda bir takım zorluklarla karar verme aşamasındayız. Buna karar vermek gerçekten zor. İyi bir limana da ihtiyaç bulunuyor. Ama karar verme konusunda Türk yetkililerden de olumlu geri dönüşler alıyoruz. Bugün gerçekleştirilen ziyaret bu anlamda çok önemli. Bizim neler ürettiğimiz konusunda kendilerine bilgi vermekten dolayı memnunuz. Üretimlerimizde Türk malı ürünlerini kullanmayı önceliyoruz. Bu da ülke içindeki rüzgar enerjisi pazarına katkı anlamına geliyor. Tüm bu gelişmeler ışığında, TPI Composites, deniz üstü rüzgar enerjisi türbininde kullanılan kanat üretimi fabrikası yatırımı için hazır. Bu fabrika için en az 100 milyon dolar yatırıma ihtiyaç var ve biz bu yatırımı yapmaya hazırız.'
İZMİR ÖNE ÇIKIYOR
TPI Composites Tedarikçi Zinciri Direktörü Burak Mücahitoğlu da dünyada deniz üstü rüzgar enerjisi pazarının karasal rüzgar enerjisi pazarına göre daha hızlı büyüdüğünü söyledi. Türkiye'nin bulunduğu coğrafi konum, denizle taşımacılıktaki avantajları sayesinde kanat üretim tesisinin Türkiye'de yapılmasının rüzgar enerjisi sektörüne avantaj sağlayacağını dile getiren Mücahitoğlu, şöyle konuştu: 'Böyle bir tesisin limana yakın yerde yapılması gerekiyor. Bu anlamda İzmir en uygun lokasyon olarak öne çıkıyor. 100-150 metre civarında kanat üretimi bu bölgede gerçekleştirilebilir. Dış pazara ihraç edilebilir. Henüz iç pazar için offshore olma ihtimali belki düşük ancak ilerde olabilir ama dünya pazarı için bu kanatların Türkiye'de üretilmesi avantaj olarak karşımıza çıkıyor. Ayrıca yüzde 70'i ihracat yaptığımız bu sektörde Avrupa pazarında ürünlerin yer bulması çok daha olası. Know-how, teknoloji ve ekip anlamında biz bunu yapma imkanına sahibiz.'