Prof. Dr. Naci Görür: İzmir'e yalvarıyorum, bütün Türkiye'ye örnek olun

'İzmir Afet Planı-Deprem Hazırlık ve Dirençlilik Çalışmaları' toplantısında konuşan Jeolog, Deniz Jeolojisi Uzmanı ve Bilim Akademisi Üyesi Sayın Prof. Dr. Naci Görür, 'Ben İzmir'e görev gösteriyorum. Bütün Türkiye'ye örnek olun. İstanbul için bunu söyleyemiyorum' dedi.

TAKİP ET

İzmir'de 30 Ekim 2020'de meydana gelen depremin ardından kapsamlı bir deprem araştırmaları ve risk azaltma projelerini başlatan İzmir Büyükşehir Belediye ev sahipliğinde 'İzmir Afet Planı-Deprem Hazırlık ve Dirençlilik Çalışmaları' toplantısı gerçekleştirildi. 'İzmir'e görev gösteriyorum' diyerek sözlerine başlayan Jeolog, Deniz Jeolojisi Uzmanı ve Bilim Akademisi Üyesi Sayın Prof. Dr. Naci Görür, 'Bütün Türkiye'ye örnek olun. Deprem dirençli İzmir'i biz yaratacağız derseniz Anadolu peşinizden gelir. Bunu maalesef İstanbul'a diyemiyorum' ifadelerini kullandı.

                                                              İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer

'YALAN SÖYLEMEYECEĞİZ'

Açılış konuşmasını yapan İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, İzmir'in deprem bölgesi olduğunu ve fay hatlarını tedirgin edecek kadar güçlü olduğunu kaydetti. 4 yıldır deprem ile ilgili yapılan çalışmaların masaya yatırılacağını dile getiren Soyer, 'Bunları yaparken size yalan söylemeyip popülizm yapmayacağız. Yaptığımız çalışmaları bilin istiyoruz. Eksik bulduğunuz, kusurlu bulduğunuz ne varsa onları bizimle paylaşın. Bugüne kadar yaptığımız her şeyi detaylı olarak size anlatıyor olacağız. Çünkü bir şey bize net göründü bu süreçte. Ortak akıl ve ortak enerjiyi güce dönüştürmezsek hepimiz eksiliriz. Bu şehirde çocuklarımız da torunlarımız da güvenle yaşasın istiyorsak birbirimiz dinleyip birbirimizden ders alacağız' dedi.

'31 BİN BİNA İNCELENDİ'

İnşaat Mühendisleri Odası İzmir Şubesi Başkanı Eylem Ulutaş Ayatar, İzmir Büyükşehir Belediyesi ile imzalanan protokol doğrultusunda taranan binaların sayılarını paylaştı. Bayraklı'da 31 bin 270 binanın incelendiğini söyleyen Ayatar, Bornova'da ise yaklaşık 62 bin binanın inceleneceğini dile getirdi.

'SIFIR HATA'

ODTÜ İnşaat Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Erdem Canbay, binaların ayakta kalmak için tasarlandığını vurgulayarak 'Bir yapıya bakıyorsunuz 1985'te yapılmış ama ayakta. Doğru bina yapayı öğrenmemiz gerekiyor. Elbette her depremden ders alıyoruz. Sonradan Bu deprem bize biraz doğru yapmanın büyük depremlerde yetmediğini gösterdi. Biz bir bina inşa ederken sıfır hata yapmalıyız. Yoksa binalarımız göçüyor. 2020'deki deprem bana göre orta ölçekli uyarıcı bir depremdi. Bu deprem bize 'İzmir ayağını denk al' demiş oldu' diye konuştu.

Son olarak uyarılarda bulunan Canbay, 'Baya yüksek oranda kötü zeminler ve o zeminlerde yer alan 5 ve üstü katınız varsa dikkat edin diyebilirim. Ama bu yaptığım genelleme öyle çıkacak değil. Biraz daha iyi zemindeyseniz bu dediğim uyarıyı sekiz kata kadar çıkarabiliriz' dedi.

'FAYIN GEÇTİĞİ YERLERİ BİLMELİYİZ'

Depremin Türkiye'nin gerçeği olduğunu dile getiren ODTÜ Jeoloji Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Erdin Bozkurt, 'Coğrafyamız aslında depremler ile oluştu. Ben özellikle depremin bir doğa olayı olduğundan bahsetmek istiyorum. Biz bir şekilde deprem ile yaşama bilincini kazanmak zorundayız. Bu konuda da eğitim çok önemli. Depremin yıkıcı etkisini belirleyen faktörler öncelikle faya olan uzaklık, zemin koşulları, yapı imalat hataları ve tsunami. Buna ek olarak da büyüklüğü, odak derinliği ve süresi de önemli. Depremler olmaya devam edecek, biz bir şekilde depremler ile yaşamayı öğrenmeliyiz' ifadelerini kullandı.

Fayın nereden geçtiğini çok iyi bilmek ve ona göre önlem almamız gerektiğini dile getiren Bozkurt, 'Hatay'ı yıkan en önemli faktör zemin yani sıvılaşma. Şehrimizde fayları iyi bilmeliyiz ki geleceğe hazırlanalım ve binaları ona göre tasarlayalım. Bunları bilip binaları yetkin mühendislerce inşa edilmesi gerekiyor. Biz sadece ilimizin içinden geçenleri değil yakın civardaki bütün fayları çalışmak zorundayız. Merkezi baz alındığında 100 kilometre çapında 42 büyük fay ile çok sayıda küçük ölçekli fayımız var' açıklamasını yaptı.

'HERKESİ JEOLOG YAPMA NİYETİMİZ YOK'

Jeolog, Deniz Jeolojisi Uzmanı ve Bilim Akademisi Üyesi Sayın Prof. Dr. Naci Görür, 'Umarım bütün kentlerimiz İzmir'in yaptığı çalışmaları yapar. Bildiğim kadarıyla bu çalışmaların büyük çoğunluğu İstanbul'da yapıldı. Mikro bölgelemeyi ben sadece zemin olarak görmüyorum. Deprem kentlerinde ister belediye başkanı ister vali mikro bölgeleme çalışmalarından toplanan veriler olmadan kentin büyümesini doğru ve bilimsel olarak yapamaz. Mikro bölgeleme olmadığı için kentsel şuursuz anlamsız bazen fay hatları üzerinde bazen de hiç inşaat yapılmaması alanlarda inşaat yapılıyor' dedi.

İzmir'in deprem dirençli kentleri ilk oluşturan il olmak zorunda olduğunu dile getiren Naci Görür, 'İzmir, Türkiye'ye örnek teşkil etmek zorunda. Bunu halkı, aydın tutum ve davranışlarıyla, bilime inancıyla Türkiye'de deprem dirençli kent olmayı tüm Türkiye'ye gösterebilir. İzmir, gerçekten dikkat çekecek şekilde öne çıkmalı ve gerekli vurguyu davranışlarıyla yapmalı. Bu ülkede halkı jeolog yapma gibi bir niyetimiz yok, gereği de yok. Depremleri durdurma lüksümüz yok, o halde depremleri gerçek olarak algılamalıyız. Artık bu zaman kaybı olan fay tartışmalarını bir tarafa bırakıp gelecek depremde yıkılmamak binlerce insanımızı bir dakikada kaybetmemek için deprem dirençli kentlerin nasıl oluşturabileceğimizi tartışalım' diye konuştu.

'DEPREM KADERİMİZ OLAMAZ'

Depremin toplumun gerçek bir problemi olduğunu dile getiren Görür, 'Bizim hiçbir şey yokmuş gibi davranmamız bile bizim için ağır olmuyor mu? Nasıl hiçbir şey olmamış gibi davranıyoruz? Türk hükümetlerinin birinci görevi vatandaşının can sağlığı sağlamak. Az yol az havalimanı az köprü yapsınlar ama kentleri deprem dirençli yapsınlar. Deprem asla bizim kaderimiz olamaz. Deprem molozlarını bertaraf etmek kamyonları götürmekle olmaz uluslararası belirlenen yöntemlerle olur. Deniz kıyısına bu molozları atarsanız bu sizin sofranıza geri döner' ifadelerini kullandı.

Prof. Görür, ekonominin depreme hazır olması gerektiğinin altını çizerek, 'İzmir batı Anadolu'yu elinden tutan bir kent. Ben İzmir'e hasbelkader görev gösteriyorum, yalvarıyorum. Bütün Türkiye'ye örnek olun. Deprem dirençli İzmir'i biz yaratacağız derseniz Anadolu peşinizden gelir. Bunu İstanbul'a maalesef diyemiyorum' açıklamasını yaptı.

Haber: SILA ARABACIOĞLU 

Bakmadan Geçme