Rojin Kabaiş davasında flaş gelişme: Aileden 'gizlilik kararı kaldırılsın' talebi
Van'da kaybolduktan 18 gün sonra cansız bedeni bulunan üniversite öğrencisi Rojin Kabaiş'in ölümüne ilişkin soruşturmada yeni gelişmeler yaşandı. Aile, dosyadaki gizlilik kararının kaldırılmasını ve olayın tüm boyutlarıyla aydınlatılmasını talep etti.
Van Yüzüncü Yıl Üniversitesi (YYÜ) Çocuk Gelişimi Bölümü 1. sınıf öğrencisi olan 21 yaşındaki Rojin Kabaiş, 27 Eylül'de kaldığı Seyyid Fehim Arvasi Kız Yurdu'nda yemek yedikten sonra ortadan kaybolmuştu. 18 gün süren arama çalışmaları sonucunda, genç kızın cansız bedeni Molla Kasım Mahallesi'nde bir sahil kenarında bulunmuştu.
GİZLİLİK KARARI SÜRÜYOR, AİLE ADALET ARIYOR
Rojin'in ölümüne ilişkin yürütülen soruşturmada gizlilik kararı hl devam ediyor. Ancak baba Nizamettin Kabaiş ve anne Aygül Kabaiş, dosyadaki şüphelerin aydınlatılmasını istiyor. Aile, şüpheli unsurlar arasında yer alan cesette iki erkeğe ait DNA bulgularını, kaybolan eşyaları ve olayla ilgili sessizlik içinde olan bazı kişileri gündeme getirdi.
SAVCI DEĞİŞTİ, İFADELER YENİLENDİ
Ailenin mücadelesi sonucu, dosyaya bakan savcı değiştirildi. Yeni görevlendirilen savcı, 16 Ocak'ta ailenin ifadelerini Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) üzerinden aldı. Baba Nizamettin Kabaiş, kızının ölümünün bir cinayet olduğunu savunarak faillerin bulunması için çağrı yaptı.
'ROJİN'İN İNTİHAR ETTİĞİNE DAİR DELİL YAPTILAR'
Kızının kaybolmasının ardından evlerinde yapılan polis aramalarını hatırlatan baba Kabaiş, polislerin Rojin'in okuduğu kitaplar arasında Sait Faik Abasıyanık'ın 'Kayıp Aranıyor' kitabını bulduğunu belirtti. Bu kitabın, genç kızın intihar ettiği algısını oluşturmak için kullanıldığını iddia eden Kabaiş, 'Kızlarım da, Rojin'in Sümer Park'ta bulunan kütüphaneyi kullandığı bilgisini vermiş. Demek ki bunlar gidip kütüphanede Rojin'in okuduğu kitapların bilgisini almış. Okuduğu kitaplar arasına da Sait Faik Abasıyanık'ın 'Kayıp Aranıyor' kitabını bulmuşlar. Ondan sonra bunu direk kendilerine 'intihar' delili olarak kullandılar. Sonrasından dokümanları çıkardı. Orada çalışan kişi 'Doğrudur o kitabı almış ama okula gitmeden 8 ay önce bu kitabı okumuş' dedi. Yani kitabı 19 Şubat 2024'te almış, 13 Mart 2024'te ise kütüphaneye geri teslim etmiş. Tabi o kitabın yanı sıra 2 tane kitap daha almış. Polisler de gelip bir şey bulamayınca o kitabı kendilerine Rojin'in intihar ettiğine dair delil yaptılar. Polisler bize bu kitabı Van'da okuduğunu söylediler. Sonra da bunu medyaya servis ederek intihar süsü vermek istediler. Rojin o kitabı Van'da değil Diyarbakır'da ve okula gitmeden 8 ay önce okumuş. Ben de bu durumu yeni savcıya anlatarak, bu bilginin de dosyaya eklenmesini istedim. Savcı da kabul etti ve üzerinde duracağını söyledi' dedi.
ANNE KABAİŞ: 'ROJİN HAYALLERİYLE YAŞIYORDU'
Anne Aygül Kabaiş ise savcının, Rojin'in karakteri ve psikolojisi hakkında sorular sorduğunu belirtti. Kızının öğretmen olma hayaliyle büyük bir mutlulukla üniversiteye başladığını ifade eden anne Kabaiş, Rojin'in herhangi bir sorun yaşamadığını vurgulayarak, 'Bana Rojin ile en son ne konuştuğumu ve Rojin'in psikolojisinin nasıl olduğunu sordu. Ben de Rojin ile son konuşmamı anlattım ve moralinin gayet yerinde olduğunu ve görünürde hiçbir sıkıntısının olmadığını söyledim. Rojin okula büyük bir mutlulukla ve öğretmen olmak hayaliyle gitti' diye konuştu.
AİLE: 'GİZLİLİK KARARI KALDIRILMALI'
Hem baba hem de anne, dosyadaki gizlilik kararının kaldırılması ve genç kızın ölümünün tüm boyutlarıyla araştırılması gerektiğini ifade etti.
Kaynak: Artı Gerçek