Sağlıkçılar insanca çalışmak istiyor!

Devrimci İşçiler Sendikası Konfederasyonu (DİSK) bünyesinde yer alan DİSK-DEV Sağlık-İŞ sendikası üyeleri, sağlık koşullarının zorlayıcı etkilerinin...

TAKİP ET

Devrimci İşçiler Sendikası Konfederasyonu (DİSK) bünyesinde yer alan DİSK-DEV Sağlık-İŞ sendikası üyeleri, sağlık koşullarının zorlayıcı etkilerinin yanı sıra çalışma sürelerinin fazla olmasına dikkat çekti. Ayrımcılığa karşın isyan eden sağlık emekçileri, 'Emek verdiğimiz, sağlık ve sosyal hizmeti sunduğumuz işyerlerimiz önünde defalarca bir araya geldik. Emeğimizin, alın terimizin karşılığını alabilmek için, sendika hakkımız için, pandemide uğradığımız ayrımcılığa karşı, sağlıkta şiddetin önlenmesi için ve daha sayamadığımız birçok konuda yetkililere seslendik. Taleplerimizi dile getirdik. Yirmi dört saat çalıştığımız işyerlerimizde iş yükümüz her geçen gün artıyor, eksik personel ile işimizi en iyi şekilde yapmaya çalışıyoruz. Ara dinlenmelerimizi, yemek aralarımızı kullanamıyor; 12 saat çalışırken 11 saat çalışıyor görünüyoruz. Bunun yanında emeğimizin karşılığını alamıyoruz, maddi anlamda çok büyük hak kayıpları yaşıyoruz' dedi.

'SÖZLEŞME DEĞİŞMELİ'

Sağlık çalışanları, çalıştıkları iş kolundaki sorunların çözümünün gerçeklerin yansıtıldığı sözleşme olduğuna işaret ederek, 'İşyerlerimizde yürürlükte olan toplu iş sözleşmesi ise işkolumuzun sorunlarıyla uzaktan yakından ilgisi olmayan, sağlık ve sosyal hizmet işçilerinin taleplerine karşılık vermeyen, büyük ölçüde Kamu Çerçeve Protokolü'nden ibarettir. Oysa Kamu Çerçeve Protokolü, 700 bin kamu işçisi için geçerli olan sadece bir çerçeve sözleşmedir. Oysa biz sağlık ve sosyal hizmet işçilerinin ihtiyacı işkolumuzun sorunlarına çözüm olacak, işkolumuzun gerçeklerine uygun bir sözleşmedir. Bütün kamu işçilerine aynı ücreti, çalışma koşullarını ve sosyal hakları reva gören sendikaların bize anlatacağı hiçbir söz yoktur. Bugün örneğin, bir vergi dairesinde temizlik işini yapan bir kardeşimiz ile hastanede bin bir zorlukla ve riskle karşı karşıya kalarak temizlik işini yapan kardeşimizin aynı toplu iş sözleşmesine tabi kılınması tam anlamıyla aklımızla dalga geçmektir. Vurgulamak istediğimiz işkolu farkı olmadan, işyerlerimizin ve işkolumuzun özelliklerini görmeyen kopyala – yapıştır sözleşmelere bağlı kalmasının kabul edilemez olduğudur' ifadelerini kullandı.

Sağlık emekçileri, çalışma saatlerinin 45 saati bulmasına karşın kamu çalışanlarından fazla mesai harcadıklarını dile getirerek, 'Aile Bakanlığı bünyesinde 10 nolu işkolunda çalışan büro işçileri ile yatılı kurumlarda 17 nolu işkolunda çalışan sosyal hizmet işçileri ile makas 15.000 TL 'ye kadar açılmıştır. Sağlık işkolunda çalışma saati 40 saat olmasına rağmen, kamu çalışanları 40 saat çalışırken bizler en az 45 saat çalışıyoruz. Sağlık ve sosyal hizmetler bir ekip işi olduğu gerçeğiyle eşit çalışma koşulları istiyoruz. Herkesin emeğinin hakkını aldığı bir çalışma yaşamı için mücadele etmeye devam edeceğiz' diye konuştu.

Turgay Kılıç

Bakmadan Geçme