'Sorun asgari ücret değil, kurlar üzerindeki baskı kaldırılsın'

Yılbaşında yeniden belirlenecek asgari ücretle ilgili taraflardan yeni yeni açıklamalar gelirken, farklı rakamlar ve artış oranları dile getiriliyor. Yüzde 25'den yüzde 17'lere oranlar dillendirilirken, 19 bin liradan 25 bin liraya kadar da rakamlar konuşuluyor. Ekonomi yönetiminin IMF'ye asgari ücret ve emekli maaşları konusunda sıkı para politikasına sadık kalınacağı açıklamaları, hükümet yetkililerinin enflasyonun sorumlusu olarak emekli maaşları ve asgari ücret artışlarını göstermeleri tüm çevrelerde farklı değerlendirmeler yapılmasına yol açıyor.

Ege Hazırgiyim ve Konfeksiyon İhracatçıları Birliği Yönetim Kurulu Üyesi ve Ege Girişimci İş Kadınları Derneği Başkanı Şahika Aşkıner, üretime dayalı sektörlerin yoğun iş gücü kullanmaları nedeniyle işçilik maliyetleri altında ezildiğini belirterek, “Konfeksiyon sektöründe az çalışanımız asgari ücret alıyor. Büyük bölümü uzmanlık gerektiren işler yaptığı için asgari ücretin üzerinde maaş alıyor. Tabi ki asgari ücretin artış oranı onların maaşlarını da etkileyecek. Yoğun olarak ihracata çalışan sektör olduğumuz için işçilik maliyetleri bizi doğrudan etkiliyor. Ancak bizi çıkmaza sokan işçilik maliyetlerinin yüksekliği gibi görünse de aslında kurların baskı altında tutulması. İhracat rakamlarımız maliyetleri karşılamadığı için ihracat sürekli düşüyor” dedi.

2023'ÜN KONKORDATO RAKAMINA 2024'ÜN İLK 6 AYINDA ULAŞILDI

Konkardato ilan eden firma sayısının her geçen gün arttığını hatırlatan Şahika Aşkıner, 2023 yılında konkardato ilan eden firma sayısına 2024'ün ilk 6 ayında ulaşıldığını belirterek, sayısının giderek arttığını söyledi. Bu rakamın 2025 yılında daha da artacağını ifade eden Aşkıner, bunun önüne geçmek için yeterle önlem alınmadığını vurgulayarak, “Üretici sektörlerin ihracat rakamlarıyla üretim maliyetlerini karşılayabilmesi gerekiyor. Öncelikle döviz kurları üzerindeki baskı kaldırılmalı. Bu baskılamayı enflasyonu düşürmek adına yaptıklarını söylüyorlar. Ama enflasyon böyle düşmez. Üretici firmaların sonunu getiriyorlar. Tarım gibi tekstil gibi güçlü üretici sektörlerin gerçek anlamda desteklenmesi gerekiyor. Üretim maliyetlerinin üzerimizdeki yükü önemli oranda alınmalı. O zaman ne işçilik maliyetleri ne de asgari ücret bizim için tartışma konusu olmaz. Sadece asgari ücret konuşuluyor ama işçi maliyetleri bununla kalmıyor. Bu maliyetler devam eder, gerekli desteği alamazsak, işsizler ordusuna yeni insanlar eklenecek. Girişimci destekleri açıklanıyor çeşitli kurum ve kuruluşlar tarafından Ama bakıyorsunuz maliyetler çok yüksek. Normal krediden 4-5 puan daha düşük maliyetli ürünlere destek diyorlar. Finansman maliyetleri yüksek. Bu durumda destekleme olmuyor. Üretim yapmadan ranttan para kazanılması noktasına gelindi. Uygulamalarla neredeyse üretim yapmayın diye zorluyorlar” diye konuştu.