Soyer’den Bakanlığa çağrı: Gelin İzmirli’nin istediği projeleri yapalım
Sıla Arabacıoğlu/YENİ İZMİR-11 Şubat 2020 tarihli kararname ile Çeşme Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi...
Sıla Arabacıoğlu/YENİ İZMİR-11 Şubat 2020 tarihli kararname ile Çeşme Kültür ve Turizm Koruma ve Gelişim Bölgesi sınırları belirlenirken 16 bin dekarlık alanın yapılaşmaya açılması için ise proje hazırlandı. Kamuoyundan tepkiler yükselirken dava yoluna gidildi. Bilirkişi heyeti mahkemeye sunduğu raporda projenin planlama ilkeleri ve kamu yararına uygun olmadığı yönünde görüş bildirdi. Danıştay 6. Dairesi, önceki günlerde aldığı 2192 sayılı kararında, davacıların talebini reddetti. Yüksek mahkeme, Cumhurbaşkanlığı'nın söz konusu kararında hukuka aykırılık olmadığına karar verdi. Konu ile ilgili İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer'in katılımıyla İzmir Mimarlık Merkezi'nde basın toplantısı düzenlendi. Soyer, Kültür ve Turizm Bakanlığı'na çağrıda bulunarak, 'Bundan vazgeçmelisiniz, gelin İzmirli'nin isteği projeleri hep beraber yapalım' dedi.
'İŞ BİRLİĞİNE HAZIRIZ'
İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer, alınmış iki karar olduğunu dile getirerek 'Birincisi Çeşme Turizm Bölgesi'nin devamı noktasına alınan karar bir diğeri ise sit alanları ile ilgili alınış karar. Birbiriyle çekişen iki karar var. Bundan sormasında hukuk gereğini yapacaktır. Biz baromuza avukatlarıma güveniyoruz. İzmir'in İzmirli haklarını ve İzmir'in geleceğini koruyacaklarına inanıyorum. Ben yeni bakanımıza bir çağrı yapmak istiyorum. Bu proje birçok çevrelerde anlatıldı ama sözün sonunda bu projeyi İzmirli İzmir'in kurumları İzmirli meslek odaları İzmir'deki kimse istemiyor. Birçok gerekçesi var bunlar yeri gelir ifade edilir ama bir tanesini söyleyeyim. İzmir'de 15 turizm bölgesi var ama bunların kapasitesi yüzde 15 civarında. Dolayısıyla dev bir alanın turizm bölgesi olarak ilan edilmesinin ne olacağını hepimiz biliyoruz. Gelin İzmir'in daha öncelikli hedefleri var bütün kaynaklarımızı hep beraber seferber edip Kemeraltı'nı en güzel açık hava alışveriş merkezlerinden biri haline getirelim. Biz bakanlığımız ile iş birliği yapmaya hazırız. Bundan vazgeçmelisiniz, gelin İzmirli'nin isteği projeleri hep beraber yapalım' dedi.
'OY ÇOKLUĞU'
Basın açıklamasını İzmir Baro Başkanı Sefa Yılmaz okudu. Dairenin bu ret kararının kaldırılması ve yürütmenin durdurulması kararı verilmesi için başvurdukları, Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu (DİDDK), bilirkişi raporunu da değerlendirmeye alarak, Danıştay 6. Dairenin ret kararını kaldırmış ve yürütmenin durdurulması kararı verildiğini belirterek, 'Kurul kararında, dava konusu işlemin hukuka aykırı olduğu, uygulanması halinde giderilmesi güç veya imkansız zararlar doğmasına yol açacağı tespit edilmiştir DİDDK'nin yürütmeyi durdurma kararındaki maddi ve hukuki koşullar hiç değişmediği halde, Danıştay 6.Dairesi, 'hukuki belirlilik', 'hukuki istikrar' ve 'hukuki öngörülebilirlik' ilkelerini de yok sayarak açıkça hukuka aykırı olan davanın reddi kararı vermiştir. Kararın ikiye karşı üç oyla oyçokluğuyla alındığını da vurgulamak isteriz' diye konuştu.
2577 Sayılı Yasanın 50/5.maddesine göre; 'Danıştay İdari ve Vergi Dava Daireleri Kurulları kararlarına uyulması zorunludur' ifadesine dikkat çeken Yılmaz, 'Yasanın bu amir hükmü gereğince ve yürütmeyi durdurma kararını değiştirecek nitelikte maddi ve hukuki değişiklik olmadığından Danıştay 6.Dairesi kararının DİDDK tarafından bozulacağı bellidir. DİDDK'nin yürütmeyi durdurma kararı, Danıştay 6.Dairesi'nin davanın reddi kararı ile ortadan kalkmıştır. Bunun fırsat olarak görülüp, Yarımada'da telafisi olanaksız zararlara yol açacak oldubittiler yaratılmamalı, temyiz başvurumuz hakkında karar verilene kadar yeni işlem ve eylem yapılmamalıdır' ifadelerini kullandı.