Tarihi Çarşı'da ayıp!
İzmir Araştırmaları Derneği Başkanı Yaşar Ürük Kemeraltı Çarşısı'nda yıkılan Şadırvan'ın birkaç kez elden geçerek deforme olduğunu aktardı ve yerine daha güzelinin yapılmasını beklediklerini söyledi. Şadırvan Camii'nin meydana açılan bölgesinde dağıtım kutularının görüntü kirliliği yarattığını söyleyen Ürük soruna çözüm bulunması gerektiğini belirtti.
İzmir'de Tarihi Kemeraltı Çarşısı'nda bulunan Şadırvan Camii yakınlarındaki Şadırvan 31 Temmuz 2022 tarihinde vandallar tarafından yıkılmıştı. Şadırvan'dan geriye moloz yığınları kalırken ne yerel yönetimler ne de merkezi yönetim konu hakkında harekete geçmedi. Yıkılan Şadırvan'ın olduğu bölgede hiçbir şekilde güvenlik önlemi alınmazken, çevredeki vatandaşların ise çöplerini alana bırakması dikkat çekti.
Öte yandan İzmir Araştırmaları Derneği Başkanı Yaşar Ürük, söz konusu Şadırvan'ın tarihi olmadığını ve birkaç kez elden geçerek yeniden yapıldığını söyledi. Hem yıkılan Şadırvan'ın hem de bulunduğu küçük arsanın Vakıflar Bölge Müdürlüğü'ne ait olduğunu hatırlatan Ürük, yerine daha güzelinin yapılmasını beklediklerinin altını çizdi. Şadırvan Camii'nin meydana açılan anıtsal merdivenlerin olduğu bölgede elektrik ve telefon şirketlerine ait dağıtım kutularının yarattığı görüntü kirliliğine dikkat çeken Ürük, bu konuya da çözüm bulunması gerektiğini dile getirdi.
'DEFORME OLMUŞTU'
Birçok kişinin Şadırvan'ın yıkılmasına 'tarihi eser' tanımlaması yaparak tepki gösterdiğini hatırlatan Ürük, 'Elbette bu şekilde tahrip edilerek yıkılmaması gereken bir yapıydı, ancak tarihi değildi. Geçmişe baktığımızda o noktada bir su yapısının her zaman var olduğunu görüyoruz. Bu su yapısı bazı dönemlerde bir çeşme, bazı dönemlerde havuz ve bazı dönemlerde de şadırvan olarak form bulmuş' dedi.
Ürük, parçalanarak yıkılan Şadırvan'ın Cumhuriyet Dönemi'nde eskisinin yerine inşa edildiğini ve yakın yıllarda da birkaç kez elden geçirildiğini dile getirerek, 'Bir hayli deforme olmuş basit bir yapıydı' diye konuştu.
'YAPIMINI BEKLİYORUZ'
Bu şadırvanın mülkiyeti ya da sahipliği konusunda ne belediyenin ne de valiliğin hiçbir sorumluluğu olmadığını vurgulayan Ürük, 'Şadırvan'ın bulunduğu çok küçük arsa vakıflara ait bir alandır. Dolayısıyla yıkılan yapı da vakıfların sorumluluğunda bir yapıydı. Nitekim yıkılan yapının molozları temizlendikten sonra Vakıflar Bölge Müdürlüğü bir açıklama yaparak şadırvanın kendileri tarafından yeniden inşa edileceğini beyan etti. Dolayısıyla o şadırvanın yeniden yapılmasını elbette vakıflardan bekliyoruz' açıklamasını yaptı.
'GEREKLİ TEPKİ GÖSTERİLDİ'
Ürük, Şadırvan yıkıldığında hem İzmir Valiliği'nin hem İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin hem de Konak Belediyesi'nin gereken tepkiyi gösterdiğini aktararak, 'Vakıflar, kendisinin yapması gereken Şadırvan'ı bu kurumların yapmasını isterse elbette yaparlar. Nitekim bu türden beyanlar da oldu. Ancak sonuçta hem yıkılan yapı hem de alan vakıfların malı. Vakıflardan yıkılandan daha güzel bir Şadırvan'ı orada yapmasını bekliyoruz' ifadelerini kullandı.
'KALDIRILMALI'
Bir zamanlar Şadırvan Camii'nin meydana açılan anıtsal merdivenlerinin olduğu bölgedeki elektrik ve telefon şirketlerine ait dağıtım kutularına dikkat çeken Ürük, 'Olur olmaz yerlere kondurulan elektrik ve telefon şirketlerine ait dağıtım kutuları var. Ancak bunlar çok çirkin bir biçimde o sevimli meydanın ortasında yer alıyorlar. Bu tür teknik malzemenin meydanın ortasına konmasının anlamını da kavramak mümkün değil. Onların da uygun noktalara alınarak meydandan kaldırılmaları gerekiyor' dedi.
Sıla ARABACIOĞLU-ÖZEL HABER