TBMM Başkanı Kurtulmuş: Yeni anayasa yapma mecburiyeti ayan beyan ortada!
Numan Kurtulmuş, Ankara Üniversitesi’nin yeni akademik yılı açılış törenine katılarak, ‘Türkiye'yi Yarınlara Taşımak’ konulu ilk dersi verdi. Kurtulmuş,...
Numan Kurtulmuş, Ankara Üniversitesi'nin yeni akademik yılı açılış törenine katılarak, 'Türkiye'yi Yarınlara Taşımak' konulu ilk dersi verdi.
Kurtulmuş, Türkiye'nin içinde bulunduğu bölgenin emperyalistlerce bir savaş alanı haline getirildiğini söyleyerek, 'Hiç şüphesiz bugün hem Orta Doğu'da hem Türkiye'de ve dünyanın birçok yerinde ortaya çıkan bu terör örgütleri, sadece kendi başlarından ibaret değildir. Bu saldırıların arkasında birkaç tane pespaye terörist yoktur. Bunlara lojistik destek sağlayan, istihbarat destekleri veren, silah destekleri veren ve hatta kendi ülkelerinin başkentlerinde siyasi destekler verenlerin kimler olduğunu çok iyi biliyoruz' dedi.
Türk tarihinin her bölümünün içinden dersler çıkarılacak incelenmesi gerektiğine dikkat çeken Kurtulmuş, 'Türkiye'nin tarihini bölerek, tarihinin bir diğer kısmını bir diğer kısmına yabancılaştırarak okumaya çalışmak, bu millete yapılacak en büyük haksızlıktır. Selçuklu da bizimdir, Osmanlı da bizimdir, Cumhuriyet de bizimdir. Hepsinin birikimi de bu aziz milletin kendi çabasıyla ortaya koymuş olduğu büyük bir birikimdir. Tarih yazan milletler, güçlü tarihlerinden güç devşirerek, tarihlerinden ders alarak ileriye doğru hızla yürüyebilen milletlerdir. Onun için özellikle Osmanlı'yı ve Cumhuriyeti iki farklı devletmiş gibi, iki farklı serüvenmiş gibi okumaya çalışmak hem bilimsel olarak hata hem tarihi olarak büyük bir yanılgıdır. Şimdi Allah'ın izniyle bu topraklarda kurduğumuz son devletimiz olan Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ni kıyamete kadar yaşatacak kararlılık içerisinde yolumuza devam edeceğiz' diye konuştu.
'YENİ BİR SÖZ DEĞİL'
Türkiye'de adalet sisteminin, siyaset kurumunun ve sivil toplumunun güçlenmesinin, Türkiye'nin 2'inci yüzyılındaki önemli hedeflerinden biri olduğunu vurgulayan Kurtulmuş, şunları söyledi:
'Bu beyanda, özellikle Türkiye'nin artık yeni bir anayasa yapma mecburiyeti olduğu ayan beyan ortadadır. Bunun için TBMM olarak öncülüğünü yapacağız ve inşallah bütün siyasi partilerin, üniversitelerimizin, sivil toplum kuruluşlarımızın, hukuk camiamızın ve herkesin fikirlerinin tartışıldığı; sonuçta milletin büyük çoğunluğunun 'Evet bu oldu, içimizde sindi' dediği yeni bir anayasayı inşallah bu millete birlikte kazandıracağız. Daha doğrusu milletimiz bu yeni anayasayı yapabilecek bir gücü ortaya koyacaktır. Anayasanın çok kuvvetli şekilde değiştirilmesi hedefi, yeni bir söz değil; yeni bir talep hiç değildir.
Hele hele bir fantezi de değildir. 1982 Anayasası, 1961'in antidemokratik, darbeci anayasasından aldığı güç ve ilhamla, Türkiye'nin ayaklarına yeni prangalar olarak vurulmuş ve anayasanın kabul edildiği günün neredeyse ertesi gününden itibaren başta üniversitelerimiz olmak üzere her platformda yeni bir anayasa tartışılmıştır. Ümit ediyorum ki Türkiye yeni, özgürlükçü, katılımcı, kapsayıcı, çağdaş, milli, yerli bir anayasa yaparak, özellikle insan odaklı hak ve özgürlükleri geliştiren yeni bir anlayışla artık yeni bir anayasaya kavuşacaktır.'
Haber Merkezi