Tunç Soyer: Kimseye ilanınızı keserim demedim!

Sansürün kaldırılışının 116'ncı yılında önceki dönem İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ve Medya Ombudsmanı Haluk...

Sansürün kaldırılışının 116'ncı yılında önceki dönem İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer ve Medya Ombudsmanı Haluk Şahin, Türkiye Gazeteciler Sendikası İzmir Şube Başanı Nil Kahramanoğlu'nun moderatörlüğünde düzenlenen söyleşiye katıldı.

İzmir Mimarlık Merkezi'nde Basın Özgürlüğü ve Medya Araştırmaları Derneği'nin öncülüğünde düzenlenen programda konuşan Tunç Soyer, desteklediği gazeteler tarafından bile en ağır şekilde eleştirilmesine rağmen hiçbir zaman yaptırım uygulamadığını söyledi.

'TÜRKİYE'DE FARK YARATAN UYGULAMALAR YAPTIK'

'Basın özgürlüğünün doğan sıkıntıları gidermenin yolu yine basın özgürlüğünden geçer' diyen Tunç Soyer, 'Yerel basına sahip çıkmanın, özgürlüğe ve demokrasiye sahip çıkmak olduğunun bilinciyle Türkiye'de fark yaratan bazı uygulamalar yaptık' dedi.

Yerel basına elinden gelen desteği fazlasıyla verdiğini belirten Soyer, yaptıklarını madde made şu sözlerle sıraladı:

  • Bizden önce yerel basına verilen ilan desteğini arttırdık. Destek alan basın kuruluşu sayısındaki sınırlamayı kaldırdık.
  • İnternet üzerinden yayın yapan haber sitelerine yasa gereği ilan veremiyorduk ama onların ayda bir çıkardıkları basılı yayınlara her ay düzenli ilan verdik. Böylece hem biz çalışmalarımızı duyurma olanağı bulduk, hem de haber siteleri aylık sabit gelire kavuştu.
  • Günlük yayın yapan gazetelere de ayda en az bir kez ilan verdiğimiz gibi her birinden belli sayıda alarak çalışanlarımıza ve işçilerimize dağıttık. Üstelik bu alımı şirketlerimizin yaptığı toplu sözleşmelere ek madde olarak koyduk. Zaman zaman da anketler yaparak işçilerimizin hangi gazeteleri tercih ettiğini belirledik. Bunu Türkiye'de yapan başka yerel yönetim olduğunu sanmıyorum.
  • İzmir Gazeteciler Cemiyeti iş birliğinde Türkiye'de ilk kez meclis karar özetlerinin yerel basında yayınlanması için bir meclis kararı alıp basın kuruluşlarıyla anlaşmalar yaptık. Böylece hem kent için alınan kararların kentli tarafından incelenip denetlenmesini hem de yerel basının sabit bir gelir kaynağına kavuşmasını sağlamış olduk

'BU RİSKİ ALMALIYDIK'

Yerel medyanın demokrasinin yaşam kaynaklarından biri olduğunu ifade eden Soyer, 'Bir hususu daha dikkatlerinize sunmak isterim. Geçen ay hükümet bir tasarruf genelgesi yayınladı. Yine her zamanki gibi basın da bundan payına düşeni aldı. Bizim dönemimizde yayınlanan bir önceki tasarruf genelgesi de ilanlar başta olmak üzere basın desteklerini engelleyen hükümler taşıyordu. Birçok yerel yönetim bu genelgeyi bahane edip basın desteğini keserken 'zimmet çıkar' uyarılarına aldırmadım ve biz aynen devam ettik. Yerel demokrasinin adeta yaşam kaynaklarından biri olan yerel basının ayakta kalması için bu riski almalıydık' dedi

'YETER Kİ KARARLILIK VE DEMOKRAT İRADE OLSUN'

Başkan Soyer açıklamalarını şu sözlerle sürdürdü:

'Yukarıda anlattığım çalışmaların hiçbiri yasalara aykırı değildir. Ancak bir yerel yönetim reformu henüz söz konusu olmadığı için yaptığımız çalışmaları dayandırabileceğimiz yasal dayanaklar da yoktur. Ama buna rağmen bu çalışmalar gerçekleştirilebilmiştir. Kısacası, dayanağını kamu vicdanında, anayasal haklarda ve demokrasinin değerlerinde bulan bu uygulamalar ve daha fazlası Türkiye'nin her yerinde hayata geçirilebilir. Bunlar sosyal demokrat belediyeciliğin yani yönetime halkın katılımının önünü açacak ve bunun mümkün olabilmesi için yerel basını güçlendirecek hamlelerdir ve hiç kimse bunların önünü kesemez. Yeter ki kararlılık ve o demokrat irade olsun.

'İLANINIZI KESERİM DEMEDİM'

Ancak bir şeyin daha altını çizmeliyim hiçbir zaman 'Ben size destek veriyorum, beni eleştirmeyin' demedim. Kamu adına yönettiğimiz mali gücü hiçbir zaman silah olarak kullanmadım. Desteğimizle yayınlanan gazetelerde çok ağır eleştiriler oldu asla müdahale etmedim. 'Devam ederseniz ilanınızı keseriz' demedim. Değerli dostlarım o gün yaptıklarımızın değerini anlamayanlar zamanı geldiğinde ne yaptığımızı ne yapmaya gayret ettiğimizi mutlaka anlayacaklardır. Meşakkatli, zaman zaman kırıcı olsa da basın özgürlüğünden doğan sıkıntıları gidermenin yolu yine basın özgürlüğünden geçer'

ARİF ENES DURAK

Bakmadan Geçme