Uzmanlar salgın için neler söylüyor? Yoğun bakım üniteleri neden dolu?

Yoğun bakım ünitelerinin dolu olması ve sağlık profesyonellerinin mevcut salgın hakkındaki görüşleri, Türk sağlık sistemini etkileyen bir dizi sorunu ortaya koymaktadır. Sağlık kuruluşları ve uzmanlık dernekleri, birçok virüsün aynı anda görüldüğü bir salgın yaşandığını belirterek, yoğun bakım ve acil servislerdeki yoğunluğun arttığına dikkat çekmektedir.

Türk Yoğun Bakım Derneği, yoğun bakım doluluk oranlarının %100'e ulaştığını ifade ederek, planlı ameliyatların bu nedenle ertelendiğini veya iptal edildiğini bildirdi. Türkiye Acil Tıp Derneği de acil servislerin aşırı yük altında olduğu uyarısını yaptı.

BBC Türkçe'nin haberine göre, İstanbul Tabip Odası Yönetim Kurulu üyesi Dr. Hacer Ayşen Yavru, çoklu viral enfeksiyon salgınının özellikle İstanbul'da yoğun olarak görüldüğünü belirtmektedir. Hastanelerdeki yoğunluk nedeniyle randevu bulamayan poliklinik hastalarının da acile başvurduğunu ifade eden Yavru, acil servislerde zaten kapasite sıkıntısı yaşandığını vurgulamaktadır.

Sağlık otoritelerinin yeterince uyarı yapmadığına dikkat çeken İTO Yönetim Kurulu üyesi Yavru, toplu taşımada maske kullanımının gibi basit önlemlerin dahi etkili olabileceğini belirtmektedir.

Salgının nasıl bir seyir izlediği konusunda hekimler, mevsimsel grip semptomlarına benzer ancak daha uzun süren bir hastalık olduğunu belirtmektedir. Çeşitli virüslerin bir arada bulunduğu bir salgın yaşandığı ifade edilmekle birlikte, hangi virüsün 'ana sorumlu' olduğunu belirlemek zor olabilmektedir.

TTB Pandemi Çalışma Grubu üyesi Acil Tıp Uzmanı Özgür Karcıoğlu'na göre, toplumda grip, RSV, COVID-19'un çeşitli varyantları ve diğer virüslerin bir arada olduğu bir salgın yaşanmaktadır. Karcıoğlu, grip aşılanmasının düşük olması durumunda hastane yatışlarının azalabileceğini ve genel bağışıklığın artabileceğini belirtmektedir.

Yaşanan ağır seyirli viral enfeksiyonların özellikle kronik hastalıkları olan kişilerde organ yetersizliğine ve yoğun bakım ihtiyacına neden olabildiğini ifade eden Yavru, yoğun bakım yataklarının akılcı kullanılmaması ve kronik bakım hastalarının izlenebileceği kurumların eksikliği nedeniyle yetersiz alt yapıya sahip yoğun bakım servislerinin açıldığını dile getirmektedir.

Karcıoğlu, acil servislerdeki yoğunluğun giderek arttığını belirterek, İstanbul'daki devlet hastanelerine günlük ortalama başvuru sayısının arttığını ve yoğun bakım veya servislere hasta yatırmakta zorluk yaşandığını aktarmaktadır. Ayrıca, hastaların acilde kalma endişesine karşı ülkedeki tıp eğitimi ve deneyiminin yüksek olduğunu vurgulayarak sağlık sistemimizin afet durumlarında etkili bir şekilde yanıt verebilecek kapasiteye sahip olduğunu belirtmektedir.

Haber Merkezi