Ara eleman çok kıymetli…

Türkiye’nin birçok sanayi kuruluşunda yaşanan ara eleman eksikliği birçok sanayi kuruluşunu zor durumda bırakıyor. Ara elemanın artık daha kıymetli olduğunu dile getiren iş insanı Bülent Tercan, konuyla ilgili açıklamalarda bulundu

Türkiye’nin ancak üreterek büyüyebileceğini belirten sanayici iş insanı Bülent Tercan, ‘Türkiye’de artık ara eleman Almanya’da olduğu gibi çok kıymetli hale geldi. İkinci Dünya Savaşı’ndan harap halde çıkan Almanya, üreterek, sanayileşerek ve mesleki eğitimle bugünlere geldi. Tüm dünyaya çok güzel bir örnek oldu. Biz de Türkiye’de  bir mesleki eğitim seferberliği başlatmalı ve tüm aileleri mesleki eğitim konusunda bilinçlendirmeliyiz’ dedi. Kalifiye gençler için çok iş alanı imkanı bulunduğunu hatırlatan Tercan, ‘Gençlerimiz artık iyi yaşam şartlarına kavuşmak için illa üniversite bitirmek zorunda değil. Ara eleman yetiştiren meslek liselerine gidip Almanya’nın benimsediği dual sistemle kendilerini geliştirebilirler. Dual sistemde haftanın bir günü okula gidip teorik öğrenen gençler,  4 gün fabrikalarda veya sanayi sitelerinde, işletmelerde pratik yaparak meslek sahibi olabilecekler.

MESLEKİ EĞİTİME YÖNLENDİRME

Bu noktada ailelerimizin evlatlarını mesleki eğitime yönlendirmeleri çok önemli. Ailelere ve gençlerimize sesleniyorum, İyi yaşam şartları elde edebilmek için üniversite mezunu olmak şart değil. Meslek sahibi olmak, evladınızın koluna altın bir bilezik geçirmek demektir. Bugün Türkiye’de sanayi sitelerinden fabrikalara kadar iyi bir usta her yerde uygun, geliri güzel iş bulabilir. Kalifiye elemanlar; ara elemanlar,  aranan elemanlar oldu. Gençlerimiz iş ,kariyer planlarken bu yeni oluşan şartları iyi değerlendirmeli. Gençler meslek liselerini tercih ederlerse iş bulabilme şansları yüksek olacak, hatta okurken bile iş bulma şansına kavuşabilecekler. Görünen o ki, bu konjonktür önümüzdeki on yıl hatta 20 yıl bu şekilde devam edecek. Şu an meslek lisesi mezunları üniversite mezunlarından daha rahat iş bulabiliyor. Benim evladım mutlaka doktor, mühendis olsun diyen aileler bakış açılarını değiştirmeli ki, çocuklarını doğru yönlendirebilsinler. Bu noktada Milli Eğitim Bakanlığı da ülke çapında kampanya ve kamu spotları hazırlamalı’ diye konuştu.