‘Bebek mamalarını at çiftliklerine satıyor’

Yenikiraz.com’dan Turgay Kılıç’ın haberine göre Demokrat Parti Göç ve Sosyal Politikalardan Sorumlu Genel Başkanı Yardımcısı İlay...

‘Bebek mamalarını at çiftliklerine satıyor’
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Yenikiraz.com’dan Turgay Kılıç’ın haberine göre Demokrat Parti Göç ve Sosyal Politikalardan Sorumlu Genel Başkanı Yardımcısı İlay Aksoy, “Suriyelilere ilaç ücretsiz veriliyor. Dolayısıyla çok sayıda kaçak ecza depoları var. Suriyelilerin ilaç alma kotası, sınırı olmadığından Suriye’de farklı isimler altında sürekli ilaç alabilir. Bu ilaçları ücretsiz alan Suriyeliler, başka birilerine satabiliyorlar” ifadelerini kullandı.

“TÜRK’E İLAÇ YOK”

DP Genel Başkan Yardımcısı Aksoy, Türk vatandaşının ilaçları alamadıklarına dikkati çekerek, ” Türkler artık o kadar çok fakirleşti ki, ilaç alamayacak düzeye geldiler. Türkler, Suriyeli komşularından rica ediyorlar; ‘Siz ücretsiz ilaç alıyorsunuz bize de alın lütfen’ diye” dedi.

“FARKLI FARKLI İSİMLERLE”

Suriyeli kadınların evlenmesinde eşinin soyadını almak zorunda olmadığına dikkati çeken açıklamayı Yeni İzmir’e aktaran Demokrat Partili Aksoy, “Suriyelilerde kadın evlendikten sonra eşinin soyadını almak zorunda değil. Bu farklı bir soyadı olabilir. Bir evde yaşıyorsa, 4 eş ve çocuklardan biri engelli, ona da bir rapor çıkartıyor. O raporla her eş gelip farklı farklı eczanelerden çocuğa takviye gıda komisyonu, bebek maması alıyor. Bunu da ücretsiz alıyorlar. Bu ilaçların bir kutusu yaklaşık 580 liraydı” dedi.

ATLARIN İHTİYACI 

At çiftliğindeki skandal olayı paylaşan Demokrat Partili Aksoy, halkın fakirleşmesinde ilaçları temin etmekte güçlük çektiğini ekledi “Bu bebek mamalarını alıp, at çiftliklerine 50 liraya satıyorlar. Çünkü atlar için yüksek dozda kalori ve vitamin içeriyor. Onlar da yem ile karıştırıyorlar, atlara veriyorlar” iddiasında bulundu

SURİYELİLERE DENKLİK BELGESİ

Mersin Eczacılar Odası Başkanı Özgün Sağır, Suriyeli’nin resmi eczane açabilmesi için 6197 ve 6641 sayılı kanuna tabii olmaları gerektiğine işaret ederek “Bu yasalardaki kıstasları yerine getirmeleri gerekiyor. Bunlar da mezun olduktan sonra diplomaların denkliklerini alabilmeleri Türkiye şartlarında ve de Türkiye Cumhuriyeti vatandaşları olmaları gerekiyor. Suriyeli bir kişi, Türkiye’de bu şartları taşımadan resmi bir eczane açamaz. Kaçak yolla olabilir, sadece ilaç piyasasında değil, diğer tüm piyasalarda olduğu gibi kaçak olabilmektedir. Eczaneyi açtıktan sonra herhangi bir Türk vatandaşlarının eczanesiyle Suriye kökenlilerin açtığı eczane arasında bürokratik hiçbir fark yoktur” dedi.

SGK SÖZLEŞMESİ

“Sosyal medyada dolaşan ‘SGK Türklerle sözleşme yapmıyor, Suriyelilerle sözleşme yapıyor’ iddiasının yanlış bir bilgi olduğunu belirten  Başkan Sağın, “Türkiye’de eczanesi olan her kişi, SGK ile ilişkili olan her kısımda sözleşme yapmasında mani hali yoksa, sözleşme imzalayabilir. Bu durum onlarla ilişkili bir şey değildi. Türkiye Cumhuriyeti’nde eczanesi olan herkes SGK ile sözleşme imzalar. Türk ve Suriye gibi bir ayrım yok. Suriye kökenliler, Türkiye’de eczane açabilmek için Türk vatandaşı olmak zorunda.

Ve bu Suriyeli kökenli eczanelerin de bizim Türk vatandaşının açtığı eczaneler gibi, sağlık müdürlüğünden ruhsatını alır, SGK’deki sözleşmesini yapar. Normal bir eczanedeki yetkinlikler, onlara da tanımlanmıştır” dedi.

“KATKI PAYI ALINMALI”

Türk vatandaşlarının ilaçları temin etmesinde katkı payının ödendiğine dikkati çeken Başkan Sağın, “Suriyelilerin ilaç almasında hiçbir şekilde katkı payı ödememeleri, çok büyük bir suiistimaldir. Katkı payı ödemeden ilacı alan bir Suriyeli vatandaşa göre diğer Türk vatandaşına göre ürün ücretsiz olduğundan da haliyle kıymetsiz hale geliyor. Suriyeli hasta birinden mutlaka belirli bir katkı payından alması gerekiyor. İlaçlara nasılsa rahatlıkla ulaşabildikleri için, bol bol yazdırıp, bol bol kullanmaları söz konusu oluyor. Fazla alıp, fazla kullandıkları için de ilaçları satabiliyorlar ” dedi.

“ONLAR İÇİN OLAĞAN”

Mersin’deki at çiftliğinde ilaçların ucuza satıldığına dikkati çeken Mersin Eczacılar Odası Başkanı Sağın, “O bölgede beslenme solisyonu dediğimiz, beslenme yetersizliği olan gerek çocukların, kanser hastalarının gerek yaşlıların kullanması gereken ilaçları ücretsiz elde ettikleri için onları götürüp at çiftliklerine sattılar. Aynı olay diğer ilaçlar için de geçerlidir. İhtiyacı olmayan bir ürünü, ücretsiz elde ettikleri için, o ilacı nasıl paraya çevirdiklerini düşünüp, olağan görüyorlar bu durumu” dedi.

 

 

Özel Haber

Bakmadan Geçme