Boyun fıtığı olduğunuzu nasıl anlarsınız?

Ofis hastalıkları arasında en sık görülenlerden biri de boyun fıtığı. Covid-19 pandemisi döneminde evden çalışma, saatlerce...

Ofis hastalıkları arasında en sık görülenlerden biri de boyun fıtığı. Covid-19 pandemisi döneminde evden çalışma, saatlerce masa başında ekrana kilitlenme ve hareketsizlik derken boyun ağrılarından yakınanların sayısı arttı. Acıbadem Taksim Hastanesi Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. İsmail Yüce “Sürekli bilgisayar ekranına bakma boyun hareket ve omurga duruşunu bozarak boyun fıtığına zemin hazırlıyor. Masa başı çalışma olarak tanımladığımız sürekli aynı pozisyonda oturmak ve bu esnada duruş bozukluğuna maruz kalmak da boyun fıtığının sebepleri arasında yer alıyor” dedi.

Her ağrının boyun fıtığı anlamına gelmediğini ve tedavinin çoğunlukla ameliyatsız yapılabildiğini belirten Doç. Dr. Yüce, pek çok hayatı kabusa çeviren, verimlilik kaybına da yol açabilen boyun fıtığı hakkında bilinmesi gereken 6 önemli noktayı açıkladı, uyarı ve önerilerde bulundu.

Her ağrı, fıtık anlamına gelmez. Boyun fıtığında ilk akla gelen boyun ağrısı olmakla birlikte aslında tek başına boyun ağrısı nadiren boyun fıtığı kaynaklıdır. Boyun ağrısı çoğunlukla boyun çevresi kaslarından ve omurga diziliminin gerekli eğimde olmamasından kaynaklanır. Bu sorun yaygın olarak ‘boyun düzleşmesi’ olarak tanımlanır.

Boyun ağrısına eşlik eden kol ya da kollarda ağrı, uyuşma, his ya da kas gücü kaybı şikayetleri var ise ağırlıklı olarak boyun fıtığını düşündürür ve gerekli tetkikler yapılarak kesin tanı konulur.

Risk faktörlerine dikkat. Boyun fıtığı ani ve kontrolsüz şiddetli hareket ya da travma ile kısa sürede meydana gelebilmektedir. Bu nedenle ani hareketlerden ve boyun eklemlerine zarar verecek hareketlerden kaçınmak gerekir. Masa başı çalışma ve özellikle bilgisayar karşısında uzun zaman geçirmek de hareket ve omurga duruşunu bozacağı için zamanla fıtık oluşumuna yol açmaktadır.

Masa başında birkaç saniyelik egzersiz bile fayda sağlıyor. Boyun sağlığı için düzenli boyun egzersizlerini ihmal etmemek gerekir. Ofis ortamında da masanızda oturarak basit boyun egzersizlerini birkaç saniye kolaylıkla yaparak boyun sağlığınıza destek sağlayabilirsiniz. Doktorunuzun vereceği egzersizleri düzenli yaparak boyun fıtığının önüne geçebilirsiniz. İlerlemiş ve tedavi edilmemiş boyun fıtığı kalıcı hasara hatta felce bile neden olabilir.

Ameliyat konusunda da bilgi veren Beyin ve Sinir Cerrahisi Uzmanı Doç. Dr. İsmail Yüce “Öncelikli olarak boyun fıtığı olan hastalarımızın çok azını ameliyat ederek tedavi ediyoruz. Konservatif tedaviler dediğimiz cerrahi dışı tedaviler ilk seçeneklerimiz olmaktadır. Boyun çevresi kaslarını güçlendirici egzersizler ve fizik tedavi uygulamaları, bunların arasında ilk sıralarda yer alır. Cerrahi tedavinin öncelikli sebepleri şiddetli, dayanılmaz, ilaç tedavisine yanıt vermeyen ve hayat kalitesini bozan ağrı, kol ya da kollarda güçsüzlük, his kaybı şikayetleridir” diyor.

Kapalı ameliyat (Minimal invaziv cerrahi) iyileşme süresini kısaltıyor. Boyun fıtığında minimal invaziv cerrahi denilen kapalı ameliyat ile omurgaya yabancı cisim koymadan sadece bası oluşturan disk bölümünün çıkarılabildiğini belirten Doç. Dr. Yüce şöyle konuşuyor: “Minimal invaziv cerrahi tedavilerde omurgalar arasına materyal konulmadığı ve boyun omurga dinamiği bozulmadığı için ameliyat sonrasında boyunluk kullanımı gerekmemektedir. Ameliyatın ertesi günü hasta taburcu edilmekte ve yaklaşık 20 gün sonra normal hayatına dönebilmektedir. Kol ya da kollarda güçsüzlük cerrahi tedavi sonrasında devam ediyor ise fizik tedavi süreci tedaviye dahil edilecektir.”

HABER MERKEZİ

Bakmadan Geçme