CHP İzmir'den anayasa krizi tepkisi

Cumhuriyet Halk Partisi İzmir İl Örgütü Yargıtay'ın, AYM'nin Can Atalay kararını tanımaması ve AYM üyeleri hakkında...

CHP İzmir'den anayasa krizi tepkisi
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Cumhuriyet Halk Partisi İzmir İl Örgütü Yargıtay’ın, AYM’nin Can Atalay kararını tanımaması ve AYM üyeleri hakkında suç duyurusu bulunması sonrasında gündeme gelen Anayasa Krizi hakkında basın açıklaması yaptı.

CHP İzmir İl Sekreteri Avukat Özlem Ünsal okuduğu açıklamada; CHP’li ilçe belediye başkanları ve belediye meclis üyeleri, ilçe başkanları, il yöneticileri de yer aldı.

CHP İzmir İl Sekreteri Avukat Özlem Ünsal,  şunları söyledi:

“ Yargıtay 3. Ceza Dairesinin, Can Atalay hakkındaki ihlal kararını uygulamaması, bu da yetmezmiş gibi, usul ve esasa aykırı bir şekilde Anayasa Mahkemesi üyeleri hakkında suç duyurusunda bulunması, Anayasal düzeni değiştirmeye teşebbüstür, kabulü mümkün olamaz. Hukuku hakim kılması, yasaların emredici maddelerine göre adaleti sağlaması ve anayasal düzeni tesis etmesi beklenen Yargının bizzat kendisinin, Anayasanın emredici kurallarını tanımadığı, yok saydığı bir ülkede hukuk devletinden söz edilemez.  Hukuk devletinin olmazsa olmaz ilkelerini yok sayan, kuvvetler ayrılığını reddeden bu meydan okumanın hukuka ve anayasal düzene inanan bizleri asla yıldıramayacağı ve direnmemizi durduramayacağını en başta ilan etmek isterim.”

CHP Genel Başkanı Özgür Özel’in söz konusu kararla ilgili, ‘Anayasa’ya kafa tutmaktır, darbe girişimidir, kalkışma girişimidir’ ifadelerini hatırlatan CHP’li Ünsal, “Anayasa Mahkemesi üyeleri hakkında suç duyurusu yaklaşımı; akıldan, liyakatten, anayasadan ve gerçeklikten kopuk bir karardır. Bu mesele, TİP Hatay Milletvekili Can Atalay meselesi olmanın çok ötesinde bir meseleye dönüşmüştür.  Cumhuriyetimizin ikinci yüzyılında bu ülkeye yaşatılan şey Anayasal krizdir.  Yargıtay’ın aldığı karar, yasaları eğip bükerek yapılan zorlama gerekçelere rağmen, Anayasa’yı inkâr edercesine, tüm demokratik hak ve özgürlüklerin, Anayasal kurum ve kuruluşların, kısacası hukuka dayalı düzenin ortadan kaldırılmasına yönelik bir eyleme dönüşmüştür” diye konuştu.

Anayasa Mahkemesi kararlarının kesinliği ve bağlayıcılığına dikkat çeken Ünsal, “Yargıtay’ın karar sonrasında yaptığı basın açıklamasında, anayasaya aykırı olarak verdiği karara ve Anayasa Mahkemesi üyeleri hakkında, hukuki temelden yoksun suç duyurusuna dayanak yapmaya çalıştığı gerekçelerin tümü Anayasamızın 153. Maddesi söz konusu olduğunda, kadük kalır, ilgili davada uygulanması söz konusu dahi olamaz.  Anayasamızın 153. Maddesi hiçbir tartışmaya, yoruma, amalara fakatlara yer bırakmayarak şunu emreder ‘Anayasa Mahkemesi kararları kesindir. …Resmî Gazete’de hemen yayımlanır ve yasama, yürütme ve yargı organlarını, idare makamlarını, gerçek ve tüzel kişileri bağlar.’ Yani AYM’nin ilgili davadaki kararı Yargıtay’ı da bağlar. Siz AYM’nin bu kararının gerekçesini beğenmeseniz de uygun görmeseniz de Anayasa Mahkemesi kararlarının kesinliği ve bağlayıcılığı gereği, gecikmeksizin yerine getirmek zorundasınız” açıklamalarında bulundu.

Yargıtay’ın tutumu sonrasında bağımsız ve tarafsız yargı güvencesinin kalmadığını dile getiren Ünsal, “Anayasaya, Anayasal kurumlara ve Anayasa Mahkemesine açıkça meydan okuyan bu Yargıtay kararı ve suç duyurusu; bağımsız ve tarafsız yargı güvencesinin kalmadığını göstermektedir. Eğer Anayasa mahkemesinin kararı yok sayılacak, anayasa çiğnenecekse, bu ülkede yaşayan hiç kimsenin hukuk güvenliğinin varlığından ve hukuk devletinden söz edilemez. CHP olarak, anayasaya aykırı, siyasi baskı ve yönlendirmeyle alındığını düşündüğümüz, bağımsız yargıyı ayaklar altına alan bu tavra boyun eğmeyeceğiz” dedi.

Söz konusu tabloya karşı CHP olarak direnmek için tüm yasal haklarını kullanacaklarını söyleyen Ünsal, şöyle konuştu:

“Yargıtay kullanılarak denenen, kamuoyunun tepkisinin ölçüldüğü, anayasal düzene karşı yeni bir düzenin provasının yapıldığını düşündüren bu tiyatroyu izlemeyecek, direnmek için tüm anayasal haklarımızı kullanacağız. Çünkü Anayasa Mahkemesi temel hak ve Hürriyetlerin bekçisidir. Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu partisi, Anayasal düzenin ve milli iradenin tesisini sağlayan siyasi irade olarak, bu hukuk dışı karara karşı tüm Barolar, Hukukçular, Demokratik Kitle Örgütleri ve Sivil Toplum Kuruluşları ile birlikte ve belki de en önemlisi, cumhuriyetine ve anayasal düzene bağlı milletimizle birlikte direnecek, tüm meşru yolları bıkmadan kullanacak ve bu darbe girişimini engelleyeceğiz. Bu türden hukuku hiçe sayan, toplumun sinir uçlarına dokunan kararlarla varılmak istenen yer, her neresiyse bilinsin ki buna müsaade etmeyeceğiz. Bu hukuksuzluğa teslim olmayacağız. Anayasa madde 6 der ki, ‘Egemenlik kayıtsız Şartsız milletindir.’ Bu söz sadece Mustafa Kemal Atatürk’ün bir sözü değildir. Aynı zamanda bir giriş cümlesidir. Devamında der ki, ‘Egemenliğin kullanılması hiçbir surette hiçbir kişiye, zümreye veya sınıfa bırakılamaz.’ Adaletin uygulanacağı, hukukun işletileceği, Yargı’nın karar vereceği tek Saray vardır o da Adalet Sarayıdır. Kimse kendisini hukuktan ve anayasadan üstün göremez.”

HABER MERKEZİ

Bakmadan Geçme