• Haberler
  • İzmir
  • CHP İzmir'den 'manevi danışman' tepkisi: Tehlikeli kadrolaşma

CHP İzmir'den 'manevi danışman' tepkisi: Tehlikeli kadrolaşma

Sıla Arabacıoğlu/YENİ İZMİR-CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu ve Kadın Kolları İl Başkanı Nurdan Şenkal Uçar...

CHP İzmir'den 'manevi danışman' tepkisi: Tehlikeli kadrolaşma
TAKİP ET Google News ile Takip Et

Sıla Arabacıoğlu/YENİ İZMİR-CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu ve Kadın Kolları İl Başkanı Nurdan Şenkal Uçar Cumhuriyet Meydanı’nda İzmir’deki 842 okula atanan manevi danışmanlar konusu ile ilgili bir araya geldi. Aslanoğlu, atamaların eğitim dışı ve tehlikeli ve kadrolaşmanın önünü açtığını dile getirdi. Aslanoğlu, Milli Eğitim Bakanlığı ve Milli Eğitim İzmir İl Müdürlüğü’ne birtakım sorular yöneltti.

‘TEHLİKELİ KADROLAŞMA’

CHP İzmir İl Başkanı Şenol Aslanoğlu, İzmir’deki her üç okuldan birine, imam, müezzin, vaiz, kuran kursu öğreticisi ataması yapıldığını dile getirerek, “Bu süslü başlıklarla yapılan atamalarla görevlendirilen hiçbir personelin çocuklar, gençler veya eğitimle ilgili yetileri, Pedagojik Formasyonları yok. Bu atamaların çağdaş ve modern bir eğitime koyacağı hiçbir katkı yok. Belli ki, yine belli çevreler iktidara baskıyla iş yaptırıyor. Belli ki, çocuklarına kavuşmayı bekleyen yüz binlerce atanamayan öğretmen yerine, çocuklarımız kullanılarak eğitim dışı ve tehlikeli bir kadrolaşmanın önü açılmaya çalışılıyor” dedi.

SORU YÖNELTTİ

Okulların tatile girmesine az bir süre kaldığını vurgulayan Aslanoğlu, Milli Eğitim Bakanlığı ve Milli Eğitim İzmir İl Müdürlüğü’ne soru yöneltti. Yönelttiği sorular şu şekilde:

Daha önce KYK yurtlarına yapılan ve atamalar sonrası intihar vakalarının artmasıyla geri çekilen bu uygulama neden yine gündemde? Bu işin eğitimini üniversitede almış rehber öğretmenlerimiz ve psikolojik danışmanlarımız, öğrenci ve velilerimize her türlü desteği zaten verirken, ne oldu da onları yok sayarak, konuyla uzaktan yakından ilgisi olmayan imamları, vaizleri, kuran öğreticilerini eğitim sisteminin içine soktunuz? Atanamayan rehber öğretmenlerimizi atayarak bu işi bilimsel yönden çözmek varken, neden görevi din anlatmak, din öğretmek olan kadroları milli eğitim kadrolarının içine, üstelikte denetlemez bir şekilde yerleştirdiniz?

Çocuklarını pikniğe götürürken bile velisinden izin alırken, çocukların maneviyatına dokunacağı söylenen bu kadroların, çocuğuna destek vermesi iznini velilerden istediniz mi? Neden “manevi danışmanlık” hizmetini müftülükler bünyesinde açılacak birimlerde vermiyor da illa ki okulların içinde kadrolaşmaya çalışıyorsunuz? Yurtlarda, vakıflarda yaşanan bunca skandaldan hiç mi ders almıyor, laik eğitim anlayışına vurulan darbelerin bu ülkenin geleceğine vurulduğunu hiç mi anlamıyorsunuz?

Milli Eğitimde bunca dert, bunca sıkıntı varken, bu sorunları çözmek, öğretmenlerimizin şartlarını iyileştirmek, atanamayan öğretmenlerimizle boş geçen dersleri doldurmak yerine, neden tepki çeken, bilimsel başarıya katkı koymayan, hatta yeni tartışma ve sorunlara yol açacak olan bu uygulamada ısrar ediyorsunuz?

Haber

‘KİMSE BU AÇIKLAMAYI FARKLI YÖNLERE ÇEKMESİN’

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin’e seslenen Aslanoğlu, “Okullarımızda ayrımcılığa ve liyakatsizliğe yol açacak bu projeden derhal vazgeçin. CHP olarak, bu oldubitti de ısrar edilirse, her aşamasını yakından takip edeceğimizi, velilerimiz, sendikalarımız ve öğretmenlerimizle birlikte mücadeleden vaz geçmeyeceğimizi kamuoyuna duyuruyor, iktidarı aklıselim davranmaya çağırıyoruz. Üstüne basarak vurguluyoruz ki, hiç kimse bu açıklamamızı farklı yönlere çekmesin. Diyaneti kuran, din ve vicdan özgürlüğünü savunan, belediyelerinin camilerin bakımını yaptığı partinin mensupları olarak, tek derdimiz çocuklarımızın geleceği, okullarımızın çağdaş eğitimin yuvası olmasıdır” açıklamasını yaptı.

‘ÇOCUKLARIMIZI TESLİM ETMEYECEĞİZ’

CHP İzmir İl Kadın Kolları Başkanı Nurdan Şenkal Uçar ise kadınların bu konuda mücadelelerine devam edeceklerinin altını çizerek “Çocuğumuzu öğretmenlik eğitimi almamış yalnızca din üzerine eğitim almış kişilere emanet etmek istemiyoruz. Özgür bir ülkede yaşıyoruz. Din kadrolardan eğitim almak isteyen herkes gerekli yerlere müracaat edebiliyor. Bunun önünde engel yokken okullarda bunu yapmak eğitimle ve özgürlükle bağdaşmaz. Okullarda zaten mevcutta din öğretmenlerimiz var. Bu proje okullarda tarikatların, yandaşların, vakıfların kadrolaşacağı ve çocuklarımızın psikolojik olarak baskı altına alacağı korkusu oluşturmuş. Bizler çocuklarımızı bu kadrolara teslim etmeyeceği” ifadelerini kullandı.

Bakmadan Geçme