CHP'li Nalbantoğlu: Bugün dünden daha kötüyüz
CHP İzmir Milletvekili ve TBMM İnsan Hakları Komisyonu Üyesi Rıfat Nalbantoğlu, 10 Aralık Dünya İnsan Hakları Günü dolayısıyla yaptığı açıklamada Türkiye'deki insan hakları ihlallerine dikkat çekti. Nalbantoğlu, 'Ne yazık ki bugün dünden daha kötüyüz' diyerek hükümeti eleştirdi.
Rıfat Nalbantoğlu, Avrupa Komisyonu’nun yayımladığı 2024 Türkiye Raporu’na atıfta bulunarak, insan hakları ve hukukun üstünlüğü alanındaki ciddi gerilemenin devam ettiğini belirterek, "Geçtiğimiz ay Avrupa Komisyonu 2024 Türkiye Raporu yayımlandı. Raporda 'Hukukun üstünlüğü ve temel haklar alanında önceki raporlarda tespit edilen konularda ilerleme kaydedilmedi ve ciddi endişeler devam ediyor.' diyor. Raporları çoğaltmak mümkün. Raporların tümünde ise aynı konulara dikkat çekiliyor; yasaların adil bir şekilde uygulanmaması, insan hakları ihlalleri, Anayasa'yla güvence altına alınan düşünce ve ifade özgürlüklerinin gaspı ve basın özgürlüğü." dedi.
Dünya Adalet Projesi verilerine göre Türkiye’nin, hukukun üstünlüğü sıralamasında 142 ülke arasında 117. sırada olduğunu hatırlatan Nalbantoğlu, cezaevlerindeki doluluğun alarm verdiğini şu sözlerle vurguladı:
"Yine Avrupa Konseyi’nin Cezaevi Raporu'na göre, nüfusa göre en fazla mahkûm ve tutuklu bulunan ülke sıralamasında Türkiye yine ilk sıralarda. Cezaevlerinde yatacak yer yok. Onun için Adalet Bakanlığı’nın en büyük yatırımı cezaevleri. Sürekli cezaevi yapıyoruz. İçinde bulunduğumuz 21. Yüzyıl Türkiye'sine hiç ama hiç yakışmayacak bir durumla karşı karşıyayız."
BİREYSEL BAŞVURU HAKKI İHLALLERİ GÖZLER ÖNÜNDE
Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuru hakkının getirildiği 2012 yılından bu yana 633.488 başvuru yapıldığını ifade eden Nalbantoğlu, bu başvuruların büyük çoğunluğunun hak ihlaliyle sonuçlandığını belirtti:
Nalbantoğlu, "Verilen hak ihlali kararlarında ilk sırada makul sürede yargılama hakkının ihlali yer almakta. 56.443'ünde makul sürede yargılanma, 5.487'sinde adil yargılanma, 4.661'inde mülkiyet, 4.348'inde ifade özgürlüğü, 1.622'sinde özel hayata ve aile hayatına saygı haklarının ihlal edildiği sonucuna varılmış. Bunu biz söylemiyoruz, Anayasa Mahkemesi yani en yüce yargı organı söylüyor. Aslında temel hak ve özgürlükler konusunda yaşanan gerilemeyi itiraf ediyor" dedi.
İFADE ÖZGÜRLÜĞÜ MAYINLI TARLA HALİNE GELDİ
Türkiye’de ifade özgürlüğünün ciddi tehdit altında olduğunu belirten Nalbantoğlu, ülkenin bir "mayınlı tarlaya" dönüştüğünü söyleyerek "Son yıllarda yaşananlar da göstermiştir ki ülkemizde yargı siyasal iktidarın tekelindedir. Yargı organlarının giderek uluslararası sözleşme ve protokollerde düzenlenen standartlardan uzaklaştığı, anayasa 90. Maddeye aykırı kararlar ürettiği, AİHM ve AYM karar ve içtihatlarına aykırı kararlar aldığı, alınan kararları tanımadığı (Selahattin Demirtaş, Osman Kavala ve Can Atalay kararları) oldukça vahim bir durum yaşanmaktadır" dedi.
Nalbantoğlu, insan hakları savunucularını, gazetecileri, öğrencileri ve yazarları hedef alan baskıcı politikaların terk edilmesi gerektiğini belirterek şu çağrıda bulundu:
"Toplumun sesini kısmaya çalışan, düşünceyi ifade hakkını, basın özgürlüğünü kısıtlayan, insan hakları savunucuları başta olmak üzere gazeteciler, siyasetçiler, sendikacılar, öğrenciler, aydın ve yazarları baskı altına alan bu politikalardan bir an önce vazgeçilmelidir."
