CHP lideri Özel: Baba evinin tapusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk'ündür

CHP Genel Başkanı Özgür Özel, TBMM’deki grup toplantısında önemli açıklamalarda bulundu. Özel, Hatay’da yaşanan seçim tartışmaları üzerine iktidarı ve Yüksek Seçim Kurulu’nu sert bir şekilde eleştirerek, “Hatay halkının iradesi sakatlanmıştır. Hatay halkının tercihine sahip çıkmak ve bu meseleyi sonuna kadar takip etmek bizim için kişisel ve milli bir meseledir” dedi. Özel, bu sözleriyle Hatay’ın CHP için önemini vurguladı ve halkın demokratik haklarının korunması gerektiğini belirtti.

Özel ayrıca, Ak Parti’li Şebnem Bursalı’nın ıstakoz paylaşımına da atıfta bulunarak, genel seçimlerde iktidar olma hedefini dile getirdi. Partisinin grup toplantısında Antalya’daki teleferik faciası ve Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz’ün tutuklanması konularına da değinen Özel, bu olaylara ilişkin olarak adaletin sağlanması gerektiğini vurguladı. Ayrıca, Türkiye genelinde yaşanan çeşitli felaketlerde kamu görevlilerinin sorumluluğunun tartışıldığını ve adaletin yerine getirilmesi gerektiğini dile getirdi.

ISTAKOZ GÖNDERMESİ

Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ün kurduğu Cumhuriyet Halk Partisini iktidara getireceğini söyleyen Başkan Özel, Ak Parti’li Şebnem Bursalı’nın ıstakoz paylaşımına gönderme yaparak, “Biz belediyeleri birileri gibi çocuklarımızı işe sokmak için değil biz birileri gibi geldiği günleri oturup saraylarda oturup millete dayattığı adayları millet açlıktan kırılırken ıstakoz yiyenler gibi ihaleleri yandaşlara dağıtmak için değil biz belediyeleri partizanlık yapmak için değil biz belediyeleri bir kenarı itip temiz dürüst yöneterek Türkiye’ye de bunu göstermek ve cumhuriyetin 2. yüzyılının ilk genel seçiminde Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün partisini iktidar yapmak üzere aldık. ” diye konuştu.

CHP lideri Özel, partisinin grup toplantısında şu ifadeleri kaydetti:

Bugün tarihi bir toplantıyı gerçekleştiriyoruz. Kasım ayının başında hep birlikte Kurultay’ımızda sözlerime başlarken işöyle söylemiştik. 81 ilde 973 ilçede biri uyandı. Televizyonu açtı birazdan gelirler birlikte izleriz dedi. Rize’de Gülsüm Tatar. Antalya Manavgat’ta Ayşenur Bulut. Çankırı’da Nigar Baran. Isparta’da Reşat Yalvaç. Edirne Keşan’da Seyit Ahmet Özlüer. Mersin Anamur’da Mustafa Duman uyandı. Zabit Erdoğan. Manisa’da Selda Koç kalktı yine çayı koydu televizyonu açtı ve hayatlarında ilk kez Türkiye’nin Birinci partisinin grup toplantısını izliyorlar. Bu mutluluğu elbette çok kişiye borçluyuz. Saya saya bitmez ama en çok tayin listesi olmaz terfi listesi olmaz zaten bizde o iş olmaz. 40 yıldır ağız tadıyla iktidar yüzü görmemiştir ama bayrağı yere bırakmaz kalkar çayı demler baba evinin bacasını tüttürür ve bugünlere geldiğimizde teşekkür edilecekse önce örgütümüze aramızda olmayanlara bütün örgütümüze yürekten teşekkür ediyorum. Baba ocağının bacasını tüttürenlere selam olsun.

Bize oy veren hiç kimseyi pişman etmeyeceğimize buradan söz veriyoruz.

“FİLİSTİN DAVASINA SAHİP ÇIKACAĞIZ”

Ortadoğu coğrafyası 7 Ekim’den bugüne zor günler yaşıyor. Haftasonu İran ile İsrail arasında tırmanan gerilimi endişeyle takip ediyoruz Ortadoğu’da tansiyonun bu denli yükseldiği süreçte tarafların gerginliği artıracak açıklamalardan uzak durmaları çağrısını yineliyorum. Ülkemiz tansiyonu düreşrek her türlü çabanın öncüsü olmalıdır. Ben yarın grubumuzdan 6 arkadaşımızın da görevli olduğu Avrupa Karva Parlamento Meclisi’nde bir konuşma yapacağım konuşmamın özünde Filistin ve Filistin’de yaşananlar İsrail’in mezalimi olacak. 15 Nisan günü dün Filistin’de olacaktım ancak hafta sonu yaşanan saldırılardan sonra tüm hava sahalarının kapatılması ziyaretimizi erteledi ancak en kısa zamanda Filistin’e gitme ve oradaki halkın mağduriyetini bir kez daha dünyaya duyurulmasını; 33 bin tane bir ülkede civciv ötse DSÖ harekete geçer. BM heyet kurar salgın mı geliyor diye. 33 bin çocuk genç kadın ölüyor kimse kılını kıpırdatmıyorsa orada bize düşen 3. Genel Başkanımız Karaoğlan Bülent Ecevit’in Rahmetli Yaser Arafat ile kurduğu ilişki ve Deniz Gezmiş ve arkadaşlarının davası olan Filistin davasına sahip çıkmaktır.

“YÜREĞİMİZ AĞZIMIZDA 24 SAAT GEÇİRDİK”

Antalya’da hafta sonu hem yüreğimiz yandı hem de yüreğimiz ağzımızda 24 saat geçirdik. Bir vefat var. Kaybettiğimiz kardeşimizin eşi hastanede yatıyor. Çocuklar bilmediği için şu anda ismini zikretmiyorum. Memleketlerine döndüklerinde oradaki belediyemiz talimatlarındı. Aile ailemizdir. Bugün Sayın Muhittin Böcek ve belediye başkanlarımız tarafından yaralılarımız ziyaret ediliyor bir kez daha. Tüm yaralılara acil şifalar diliyorum.

“ADALETİN TECELLİ EDECEĞİ YER HUKUKTUR”

Böyle meselelerde yıllardır bu gibi olaylarda kimin ihmali varsa sonuna kadar soruşturulmasını cezasını çekmesini savunduk savunmaya devam edeceğiz. Kusuru olan kim varsa güzünün yaşına bakılmasın. Adli soruşturmayı takip ediyor kendi iç denetim mekanizmalarımızda işletiyoruz. Adaletin tecelli edeceği yer hukuktur. Ancak bugün Antalya’da büyük bir hukuksuzluk kanunsuzlukla ve vicdansızlıkla karşı karşıyayız. 2017’de AKP döneminde inşa edilmiş bir teleferik.  hattın denetimi hükümetteki ilgili bakanlığın yetkililerinden şirkete verilen onaylan bakanlık tarafından kabul edilen uluslararası sertifikaların varlığında yaptırılmış ve devam ediyor. Şu anda geçtiğimiz hafta rekor bir oyla Kepez Belediye başkanı seçilen Mesut Kocagöz, teleferiği işleten şirketin belediye şirketindeki görevinden 2023 yılında ayrılmışken o ayrıldıktan sonra 3 kez daha denetlenmiş ve rapor sağlam verilmişken. Bugün hiçbir kusuru ve günahı olmadığı halde gözaltına alındığı yetmezmiş gibi. Elbette araştırılsın gerekiyorsa yargılamanın sonunda her şey ortaya çıksın ama tutukluluk gibi bir tedbire başvurulması. Allah’tan korksunlar.

“İZİN VERMEYECEĞİM”

Soma’da 301 madenci öldü bir kamu görevlisi yargılanmadı. Soma’dan İliç’e ne facialar yaşandı hiçbirinde bir kamu görevlisi yargılanmadı. Tren kazası olur, hatları işleten açığa alınır yargılanma izni verilmez Devlet Demiryollarına Genel Müdür yapılırken 22 yıllık iktidarında 1 kişiye yargılanma izni vermemişken, yaşanan olayın günah keçisi suçsuz başkanım Mesut Kocagöz’e yıkanlara yazıklar olsun buna izin vermeyeceğim.

“85 YAŞINDAKİ İNSANLARI CEZAEVİNDE TUTAN BİR KİN VAR”

Ramazan Bayramı boyunca takip ettiniz tüm siyasi parti lideriler başta olmaz üzere üzerimize düşen bayram görüşmelerini gerçekleştirdik. Sevgili Çetin Doğan’ın eşiyle görüştüm. Çetin Doğan hükümetin kini ve inadıyla cezaevinde tuttuğu bir orgeneral hayatının son 14 yılını 7 yılı cezaevinde geçtiği. Son 45 gün içinde ceza infaz kurumunda tutulamayacak hale geldiği için yeniden hastaneye gitti. Şimdi yeniden cezaevine yollanmaya çalışıyor. Erdoğan’a telefon görüşmemizde önümüzdeki günlerde bir görüşme talebim olacağını söyledim. Hasta tutulu ve hükümlülerine hangi görüşte olursa olsun benim bu partide Sayın Ağbaba ile yaptığım en kapsamlı çalışmalardan biridir. Ancak 28 Şubat’ın o dönemin yaşanmışlıklarının tümünün kinini 85 yaşındaki insanları cezaevinde tutan bir kin var. 28 Şubat’ta yaşananlar başak bir süreçtir. 28 Şubat’ın kini ile yapılan bu vicdansızlığın kabule dilebilir bir yanı yoktur.

“SANDIKTAN BİR DERS ALMADIKLARI ANLAŞILIYOR”

31 Mart’ta millet bizi birinci parti yaptı bu hükümete de mesaj yolladı. Bu mesajlar birazdan konuşacağız ama hukuk ve adalet noktasındaki en yüksek memnuniyetsizlik bu Adalet Bakanlığı’ndan ve adalete güvenken, geçmiş dönemlerde yaptıkları hataları misliyle tekrar etmeye çalışanların sandıktan bir ders almadıkları anlaşılıyor. Hatay seçimlerini yaşadık yaşıyoruz. Dün Hatay’ın iradesine sahip çıkmak üzere tam kanunsuzluk iddiasıyla bizzat başvurumuzu ilgili yardımcılarımla birlikte ben yaptım.

“EN AZ 8 KEZ YENİLENMESİ GEREKMEKTEDİR”

Ve orada da ifade ettim. Eğer geçen 31 Mart seçimi Ak Parti’nin başvurusuyla bizim bu dosyamıza göre Hatay seçiminin en az 8 kez yenilenmesi gerekmektedir. Tam kanunsuzluk halinin  her bir iddiamızda bir birini aşan ve bu kadar da olmaz dedirten bir kaç maddesini Meclis çatısı altında kayda geçirmek isterim.

“HATAY BİZİM KİŞİSEL MESELEMİZDİR”

108 seçmen çeşitli sebeplerden hakkında kısıtlılık kararı var oy kullanamazken oy kullandıklarını ispatladık. 3389 seçmen ölmüş olduklarım halde yerlerine oy kullanıldı. Bazı yerlerde örneğin Gaziosmanpaşa’da aradaki fark geçersiz oylardan küçük gerekçesiyle tüm oyların sayılması yoluna gidilirken, CHP Hatay’da geçersiz oyların aradaki farkın 15 katı olmasına rağmen yapmış olduğu başvurular ilçede ilde ve YSK’da reddedilmiştir. Şimdi aynı başvuruyu bir kez daha yapıyoruz. Reyhanlı ve Kumlu ilçelerinde ilçe seçim kurulu oluşturulurken  belediye meclis üyesi adayları, ilçe seçim kurulu üyesi olmuş itirazları reddetmiş içlerinden bir tanesi kendi mazbatasını imzalamıştır. Ölü seçmenin oyundan kısıtlı seçmenin oyundan ya da emniyet görevlilerinin sandık başkanı olmasında yoksa bu kanunun neresinde yazmaktadır. Bu tam kanunsuzluk haline susacak olanlar bunu kendi vicdanlarına 31 Mart’ta attıkları imzalara Gaziosmanpaşa’da ve Türkiye’nin dört bir yanında oyları baştan saydırıyorken, Hatay’da 1 sandığı saydırmayanlar bu itirazlar reddedenler şimdi bu tam kanunsuzluğun daniskasına bakalım ne cevap vereceklerdir. Hatay halkının iradesi sakatlanmıştır, Hatay halkının tercihine sahip çıkmaya bu işin peşini bırakmamaya devam edeceğimizi altını bir kez daha kalın çizgilerle çekiyorum. Hatay bizim kişisel meselemizdir Milli meselemizdir.

“YSK’YA TAM KANUNSUZLUK İDDİASI İLE BAŞVURDUM”

31 Mart’ta millet bizi birinci parti yaptı, hükümete oylarıyla bir mesaj yolladı. Geçmiş dönemlerde yaptıkları hataları misliyle tekrar etmeye çalışanların sandıktan bir ders almadıkları anlaşılıyor. Hatay seçimlerini yaşadık dün YSK’ya tam kanunsuzluk iddiası ile başvurumuzu yaptım. Dönemlerinde yaptıkları hataları misliyle tekrar etmeye çalışanların sandıktan bir ders almadıkları anlaşılıyor. Hatay seçimlerini yaşadık dün YSK’ya tam kanunsuzluk iddiası ile başvurumuzu yaptım.

“BABA EVİNİN TAPUSU GAZİ MUSTAFA KEMAL ATATÜRK’ÜNDÜR”

CHP’yi, Cumhuriyet’in ikinci yüzyılının ilk genel seçimlerinde nasıl iktidar yapacağımızı konuşmaya çalışmaya başlıyoruz. Türkiye ittifakı ile bir büyük ittifakı sağladık. CHP hiçbirimizin tapulu malı değildir, bu parti baba ocağıdır. Baba evinin tapusu Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ündür…

“HAKKI YENEN KİM VARSA ÖNLERİNDE YÜRÜYECEĞİZ”

Baba evine milliyetçi demokratlar geldi, yakasında olmasa gönlünde yakasında güneş olan iyi insanlar geldi, MHP’nin kayıtsız şartsız desteğinden bu kadar yokluğa bitmiş ülkücüler MHP’ye geçmişte gönül verenler geldi. Baba evine yalandan tiksinmiş muhafazakar demokratlar geldi. Baba evine bizlere güvenen Kürt demokratlar geldi.

Baba evine gelenlerin hiçbirini pişman etmeyeceğiz. Birinci parti olmanın sorumluluğuyla hakkı yenen kim varsa arkasında yanında değil önlerinde yürüyeceğiz. Esnafın, emeklinin sesi olmaya devam edeceğiz.

“KALKIN VE TÜRKİYE’Yİ KUCAKLAYIN”

Bize oy veren birisi bir sebepten derse ki keşke vermeseydim derse ki elim kırılsaydı bilin ki vebali hepimizin boynunadır. Biz belediyeleri birileri gibi çocuklarımızı işe sokmak için değil biz birileri gibi geldiği günleri oturup saraylarda oturup millete dayattığı adayları millet açlıktan kırılırken ıstakoz yiyenler gibi ihaleleri yandaşlara dağıtmak için değil biz belediyeleri partizanlık yapmak için değil biz belediyeleri bir kenarı itip temiz dürüst yöneterek Türkiye’ye de bunu göstermek ve cumhuriyetin 2. yüzyılının ilk genel seçiminde Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün partisini iktidar yapmak üzere aldık. Buna zarar verebilecek kim varsa kesinlikle ve kesinlikle ne ben ne kadrolarımız ne partimiz gözünün yaşına bakmayacağız. Bu millete eşit ve adil hizmet sunacak inançlara saygılı olacak tüm farklılıkları renklilik zenginlik kabul edecek ve herkesi kucaklayacağız.

27 Şubat’ta demiştim ki ‘Şimdi kalkın gidin, bu seçimi alın’. Şimdi diyorum ki kalkın onlara halkın partisinin nasıl halkçı bir parti olduğunu göstermeye gidin, kalkın ve Türkiye’yi kucaklayın. Biz Türkiye’nin partisiyiz, yolunuz açık olsun.

LEYLA BİLGİ